Mount&Blade'de Yaşadığımız En Güzel Savaşı Hikaye Gibi Yazalım

Users who are viewing this thread

Birgün Svadyanın Kralı Praven'in Hükümdarı Kral Harlaus daha gün yeni doğarken komutasındaki derebeyleinden tam 680 kişilik bir ordu kurdu.Ve 300 kişiden oluşan Rhodok birliğine saldırdı ölen ölen arkasına geliyordu savaş bitmişti Harlaus yaralıydı ama önünde büyük bir zafer vardı çünkü Kral Grawer ve adını unutuğum bir derebeyi esirdi Rhodok resmen yenikti. :cool:
 
Herkes savaş yazmış ben de bir savaş hazırlığı yazayım dedim :

    Vaegir'in soğuk ve unutulmuş yollarından bir bebeğin bağırışı duyuldu.Birden herkes ortalığa doluştu.
Sahipleri ya da belkide liderleri "Ne oluyor domuzlar ? Dağılın şurdan Haşmetli Kral Ragnar burdan geçecek,hadi dağılın." ama kimse onu dinlemeyince çok garip bir dil kullandı "Hees,ihsta zwe zwe Kwalca-Ragnar exoplois zulvanoi brtany !"  birden herkes sustu ve ona baktı.Yanına gelen iki çapulcu sanki ona soru sorarmış gibi hayatının en büyük amacı olan "zengin olmayı" benimsemiş sesini, o soruyu sorduktan sonra korkuya bırakmıştı.Arkalarından bir miniği gelip Kalradya dilini kullanıp "Öyle mi ?" dedi. ve hemen ordaki bir tüccarın güvenlik için sakladığı çivili sopayı alıp "Gelsinler" dedi.Herkes bir anda güldü."Kaldırın şu p*çi şurdan" "başımıza bela olacak" "bence onu köle olarak Krala sunalım" diye çocuğa karşı hasta ruhlu düşünceler kalabalık arasında arkadan bir alkış geldi yavaş yavaş ve çok sert bir biçimde bu kalkanı kırık bir Vaegir birliği ya da bir maceracı olmalıydı."Krala karşı sadakatinizi böyle mi sunuyorsunuz ? Sizi pislikler" dedikten sonra içlerinden birisinin boğazını sıktı.Hiçbiri ona laf söyleyemedi hatta yüzüne bile bakamadılar."Pekala öyleyse,ses yok demek.Peki kendi vatanınız için ülkeniz için...Sevginiz bu mudur ırkınıza ?"
Sonunda içlerinden bir tane cesur olan çıktı ve "bizim suçumuz nedir,savaşamayız,öldüremeyiz senin gibi değiliz biz yabancı" İçlerinden bir kaç tanesi de ona katıldı. Adam güldü.Ve kılıcını tuttu.Onu kınından çıkardı ve yere attı.Atmasıyla beraber insanlar biraz irkildi.Adam yavaş yavaş soyunuyordu.Kırık kalkanını ve içi deriden dışı demirden paslı ve çatlak zırhını,yünden miğferini bir bir çıkardı.Artık halka göre bu biraz mahremleşiyordu.Adamlardan biri "Yüce Koptas adına...lütfen şunu keser misin ?" Yabancı onu gördü ama devam etti.Sonunda çamaşır yerine kullandığı sarıklarını da çıkarınca aynı adam bağırdı "Eldel,tatlım gözünü kapat" demek zorunda kaldı.Adam sonunda konuştu "Bana bakın,bana.Beni bir şövalye mi sanıyorsunuz ? Ben sizden biriyim.Şimdi fazla uzatmayacağım.Ragnar şu köpek olan...Yaklaşıyor.Eli kılıç tutan her adam ve kadın hatta çocuk benimle gelsin.Ayrıca herkes elinde ne kadar meteliği varsa şu torbaya koysun" dedi halkı ikna mı etti yoksa halk korkusundan mı ona itaat etti bilinmez ancak yine de söylediklerini yapıyorlardı.Sonunda yabancı o ağlayan çocuğu fark etti.Ve yanına gitti.Ona bakan kadın "Sizin konuşmanızda..." diye kaldı kadın,utanmıştı.Bir erkekle ilk defa böyle yakında duruyordu.Sözünü bitirmeye çalıştı "ilk defa sizin konuşmanızda sustu beyim " yabancı çocuğa baktı.Ve kıza dedi ki "ona iyi bak o çok iyi bir yaratık" Birden at sesi duyuldu.Dört nala koşan birlikler birden Kuzeydoğudan gelmeye başladı.Yabancı "Bu Crahask" der demez kendisi 5 m. önünde bir atla şaha kalktı çok ilginçti Lord,kendi sancağını kendi taşıyordu.Yabancı herkes gibi eğilmek yerine öylece dikildi.Lord Crahask bu cürretkarlığı yüzünden ona elinin tersiyle vurması gerekiyordu ama birden yanına bir ulak geldi."Lordum Kral Yarolek'ten mesajım var çok mühim!" Lord Crahask tam konuşacaktı ki yabancı konuştu.27 kişiyiz,öncü olacağız alevli bir sancak görürsen onları bulduk demektir,sonra adamlarını al gel ve savaş" dedi ve arkasını döndü.Crahask bunu yapmak zorundaydı ve adamlarına işaretini verdi.
Ağlayan çocuğun yanına döndü ve "savaşa gitmiyorum,dönüyorum" dedi.Yanındaki biraz önceki küçük sopayı tutan çocuğun da saçını okşadı ve ona şöyle dedi "İkinci çömezler çözülene ve kurtlar karınlarını doyurana kadar bu senin bebek kardeşindir" dedi ve kılıcını kınından çekip bağırdı "KALRADYA !"
 
svsbsadi said:
Native Expansion oynuyordum ve çok güzel bir gündü.
4 tane kalem vardı ancak bu bana yetmiyordu, 1 tane şehir istiyordum bu yüzden kalelerime gidip bütün ordularımı toparladım.
Toparlayabildiğim güçlü, güçsüz 121 askerdi ve ele geçilmek istediğim kalede 319 asker bulunuyordu, fazlada güçsüz değillerdi.
Kaleye gözüm kapalı saldırdım, ya askerlerim çok güçlüydü yada düşman çok güçsüzdü.
İlk savaşta düşman bizden korkmuş olmalıki 319 askerin sadece 228 i savaşa katıldı benim ise sadece 37 askerim ilk savaşa girdi ancak ne olduysa ben sadece 7 asker kaybettim ve 2 askerim bayıldı ama düşmanın 228 askeride öldü.
Bu savaş krallığımın başlangıcıydı ve büyük bir zafer kazanmıştım.

Anlaşılan senin askerler 300 spartalıymış  :lol:
 
Kralın asker olmuştum.Kral şehri fethetmek için savaşa gitmişti.Derhal yardıma koştum 83 askerimle savaşmaya başlamıştık.Okçular yüzünden birkaç askerim daha savaşmadan ölmüştü.Merdivenden tırmandım ve savamaya başladım.Surdaki askerler birer birer düşmüştü ama aşağıda daha çok asker vardı.Askerlerimin çoğu ölmüştü ve çeyreği kadarı mı bilemiyorum ama az kişi bayılmıştı.Ben cesaretimle aşağıya atladım ve tek kişi olarak bir orduya karşı savaştım.Zırhım çok iyiydi silahlarımda öyle idi bazılarınız inanmaya bilir ama vurdukları kılıç ok vb silah darbeleri 1-5 hasar arasında değişiyordu benim tek vuruşum düşmanlarımın fazla kan kaybetmesine neden olmuştu zorda olsa aşağıdakileri 5 veya 10 kişi kadar bırakmıştım.Mutluydum ama daha sonra olanlardan haberim yoktu.Başka bir lord şehri korumak için düşmana desteğe gelmiş idi.O gurubu atlatmam ile başka lord onaları atlatmam la başka lord bir başka ve bir başka lord saldırıya geçti canım bayağı azalmış iken ctrl + h ye basarak canımı fullledim :twisted: Şanslıydım bu şehir artık bizim idi.

 
 
KTO Modundan...
Zeki Paşa ordunun toplanması için emir vermişti az sayıda paşa bu emri yerine getirdi....Osmanlı ordusu Sarranid torağına girdiği gibi köyleri yıkmaya başladı..Devletin en iyi askeri olan Emir paşa tek başına köyleri yağmalayabiliyorken diğer paşalar bi köyü 3kişi zor yağmalıyorlardı Emir Paşa bi köyü daha yağmaladıktan sonra ordunn yanına gidrken savaş olduğunu görüp bütün askerlerine savaşa katılma emrini verdi...Savaşa katıldıklarında ortalık birbirine girdi kim kime kılıç salladığını bilmiyordu Emir paşa düşman lordu görüp peşin takıldı tam lordu öldürecekken kendi ordusundan bir asker önüne geçti ve lord kaçmayı başardı Fakat yeniçeriler tarafından fazla uzaklaşmadan bayıltıldı Ezici bir üstünlkle osmanlı devleti savaşı kazandı..Emir Paşa savaş alanında önüne çıkan askeri idam ettirdi xDxDxD
 
nativede oynarken kergit askerlerimle tulgaya girdim turnuvaya katıldım kazandım sonra peshmiyi kontrol etmek için peshmi köyü benim köyüm halmara doğru yola çıktım o anda vaegirlerden lord gastya ismini yanlış yazmış olabilirim köyümü yağmaladı sonra tabiki intikam gerek ama erzak bitmiş hemen devam ettim narradan erzak aldım turnuva parasını azcık harcadım sonra askerleri terfi ettim birde askerlerin parası derken ede 600 dinar kadar bir şey kaldı yani 3bin dinarı 30 saniyede bitirdim :grin: sonra para kalmayınca alagur noyanla jameyyed kalesi yakınındaki mazigh köyünü yağmalamaya gittik sarranidlerle savaş vardı 1 haftadır mazigh köyünü yağmalarken alagur noyan birliğiyle yanımda duruyor yaklaşık 20 askeri var bende 50 kadar sonra sarranlardan emir atis göründü jameyyedin yanında ondada 40 kadar asker varmış nasıl olduysa arkamdan chaurka geldi yağmaya destek için ordusu onunda 80 kadardı alagur noyan  bize güvendiğinden olacak emir atise daldı 40 a 20 adam yeniliyo sonra chaurka gitti kayboldu ben köyü yağmaladım sonra tamda alagur noyanın 6-7 askeri kalmışken destek için savaşa girdim sonra savaşta farkettim ki emir hamezan sanırım maraşel orduyu toplamış arkadan geliyomuş biz orda alagur noyanla 57 kergitli karşımızda 600e yakın sarranid ordusu tabi yenildik sonra esir düştüm emir atis beni taa narraya kadar götürdü ve emir atis tash kulunu yağmalamaya başladı o anda bende esaretten kurtuldum sonra adam topladım bayağı bi sonra yeterli adam olunca vaegirlerin nelag kalesini kuşattım hemen arkamdan maraşelin ordusu geldi kuşatmaya destek verdi savaş sonucu nelag kalesi chaurka noyana gitti yakınındaki köy ise hugu noyana verildi ben yine hiç birşey alamadan kaldım sonra intikam vakti olduğunu anladım hemen mazigh köyünü tekrar yağmalamaya başladım çıkan ganimeti sattım 3 bin dinarım oldum sonra gittim bir sarranid köyünü daha yağmaladım çıkan herşeyi sattım sonra bir daha bir daha derken 8 bin dinar kadar oldu sonra  :grin: chaurka noyan orduyu toplamış geziyo sonra hemen tavsiye ettim oda jameyyedi kuşattı o anda emir hamezan yine orduyu toparladı geliyo 2 ülkenin orduları çakıştı savaşıyo ben savaşa girmedim baktım halmar tarafından emir atis ile emir ghulassenmiydi neydi o geliyo hemen onlarla savaşa başladım bu sefer ben yendim sonra kurtardığım esirlerle ordum 80 kişi olmuştu hem acemide değil rütbeli askerler vardı sonra arkada kalan o maraşellerin savaşınada girdim kazandık sonra chaurka jameyyedi kuşattı benim sayemde orayı sonrada durquba ve  caraf kalesini aldı sarranidi ikiye bölmüştükki peshmi köyümü yağmalayan lord gashya aklıma geldi hemmen tek başıma gittim lord gashyanın yrruma kalesi etrafında köyleri yağmaladım sonra vaegirlerin ordusu maraşelleriye geliyo bayağı kalabalık reyvadindende kral yaroglek önümdede vaegirlerden bir lord yani 3 taraftan geliyolar bense hemen manevra yaptım aldığımız nelag kalesine kadar kaçtım sonra peşimi bıraktılar yeni maraşel tirida noyan olmuştu onunla aram iyiydi hemen tavsiye ettim yruma kalesini ele geçirmek kolay diye oda hemen orduları toplayıp yrumayı kuşattı aldık ve ben tavsiye ederek tirida noyan ve ordusunu khudana yolladım ben peşlerinden gitmedim onun yerine curaw taraflarında dolaşmaya başladım sonra lord gastya ve crahask hemen savaşa başladım 80 askerime karşı 210 asker devamı reklamlardan sonra şaka şaka :grin: tabi cesurca savaşan kargıcılar sayesinde savaşı kazandım sonra yruma kalesini jamayyed ve mazigh köyü bana verildi durquba ise chaurkaya iki kalem ve iki köyüm oldu bu sayede ama bu savaşlar tam 4 saat sürdü  :grin:

kalelerin ve lordların ismini yanlış yazmış olabilirim

bundan çıkaracağınız sonuç ise: sizin köyünüzü yağmalayanların kalesini kuşatın  :twisted:
 
Veagir Krallığının derebeyiyim kale almıştım kral yaroglek te bana vermişti 120 asker bıraktım kaleye 90 askerim kaldı.Yeni asker almak için yola çıkarken karşıma urubay noyan ve brula noyan çıktı toplam 201 askerlerdi şansıma ilişkimin çok olduğu bir köy çıktı 13 adam verdi 103 oldum sonra beni yakaladılar savaş başladı.Bir baktım adamların hepsi atlı ölücem galiba dedim nişancıları kargıcıları öldürmeye yönelttim.Ben de okçulara dalıyodum birden askerler 1 3 5 7 gidiyo.sonra okçuları sıraya dizdim tektek ateş emri verdirttim bu yüzden atlılarımı kaybettim neyseki ilk savaşı kazanmıştım 137 kişi öldü sonrası kolay dı zaten çatır çatır yedim :grin: .En güzel savaşımdı heleki 2.savaş :grin:
 
Nativedeyim Sarranid lorduydum elimde yalnızca mazigh köyü var.100 adamımla çoğu memlük veya atlı devriye gezerken khergit mareşeli bütün lordlarla çıka geldi.1000-1200 kişi  :shock: :shock: :shock: :!: :!: ama çoğu köylü her lordda en fazla 10 khergit kargıcısı var.hepsi geldi savaşacak asker sayısını 150'den 30'a aldım  :grin: :grin: :grin: savaş normal saatle 1,5 saat sürdü adamımın %23 canı kalmıştı.elimde 20 asker kaldı hepsi memlük.Oyun saati ile 2 gün yaptığım en büyük savaştı.Asla bu savaşı unutmıycam.
 
ben ve 200 askerim köylülerimi durdurup haraç isteyen 9 orman haydutuna daldık,çok zorluydu,ancak kayıpsız kazandık :smile:
 
tek kişi kamp kurarkan yaklaşık 15 kişilik bi haydut grubu lord karduna saldırır.
ardından lord kardun hepsine para mara yok dağılın lan der hepsi giderler

(mannaq lord kardun hikayesini bana emanet etti kendisi "crack kullanıyorum" diye ŞAKA yaptığı için banlandı ve adminlere küstü her gece arabesk müzik dinliyor ve adminlerden af dileniyor)

cCc MannaQ Reiz cCc (o sahlex'ten bile kiral bir adam :grin:)
 
bir kergit derebeyiydim o zamanlar 12 ocak 1258 günüydü kergitlerin tek toprağı ıchamur şehriydi bütün krallıklarla savaştaydık.O cepheden o cepheye koşturuyordum atımın nalları ağrıyordu 100 kargıcım 300 atlı okçu 100 avcı olmak üzere 500 kişilik ordum vardı nordlar 1500 kişilik orduyla Ichamur'a geliyordu nordların en iyi kuşatmacı olduğunu bildiğim için savaş açtım ilk başta atlı okçulara beni izleyin dedim savaşın kenarındaydık bir anda avcı ve kargıcılara hücum dedim atlı okçularla ateş kes dedim kargıcılar iyi oyalıyordu nordları bir anda nordların etrafını sardık ve ateş dememle nordların hepsi öldü ama yeniden doğdu bu sefer hepsine hücum dedim askerlerimin hepsi öldü 50 nordlu ve ben kaldık gözüm kapalı daldım hepsine 25 tane kala geri çekildim o ara sebula noyan benim tarafımdan savaşa katıldı ve nordları alt üst ettik bu savaş 3 saatimi yedi ama bunun için değdi
 
Bir gün Yağız Noyan 100 Kişilik ordusuyla devriye geziyordu birden karşısına 89 kişi olan bozkır haydutları çıktı .!. Yağız Noyan savaşacak kişileri full yapmıştı 100 vs 89 !!! Yağız Noyan herkeze açılın vew beni takip edin dedi ... atlarıyla hızla giderken bozkır haydutları yamacın aşağısında belirdi ve büyük an çarpışma başladı 2 saat sonra kırlarda tek kalan üzerlerine kargalar akbabalar konmuş ölü bozkır haydutları idi ...... :grin: :oops: :smile: :cry: :sad: :evil: :twisted: :eek: :shock: :roll: :wink: :???: :!: :?: :lol: :idea: :mad: :razz: :razz: :arrow: :cool: :neutral: :mrgreen:
 
Şimdi anlatacağım savaş Thermicias karakteri ile Praven önünde yapılan Svadya-Nord savaşıdır...

Gün batıyordu. Birliğimle beraber Harlaus'un Praven yakınlarındaki devriyesine katılmıştım. Ortalık sakindi. Harlaus askerlerine "Gidiyoruz!" diye emrettiğinde ben ve askerlerim biraz daha dışarda kaldık. Birden ufuk haraketlenmeye başladı. Bu her ne ise çok hızlı yaklaşıyordu. Zaman kaybetmeden diğer Kontlara ulaklar gönderdim. O sırada savaşa girmiştik... Karşımda tüm Nord ordusu, Svadyadan ise bir tek ben. Harlaus çok geçmeden savaşa katılmıştı ama ne yazık ki savaş alehimizde ilerliyordu. Nord okçuları oldukça güzel atışlar yapıyordu. Ama bizim de arbaletçilerimiz vardı, hatta ben bizzat usta bir keskin nişancıydım. Arbaletçilere bağırıyordum:

-Okçulara ateş edin!

Bağrışmalara ve kılıç seslerine rağmen arbaletçiler dediğimi duydu ve sadece okçulara ateş etmeye başladılar. Harlaus'un emriyle piyadeler arbaletçileri koruyordu ama elbette Svadya piyadeleri Nord yayaları ile baş edemezdi... Harlaus atlıları ile  Nordların yanına geçmişti. Atlılarıyla hücum ederken Harlaus aniden okçuların atışlarına mağruz kaldı. Atına ve bacağına gelen bir iki ok yüzünden attan düşen Harlaus'un kafasına aniden bir sopa indi. Harlaus bayılmıştı. Nord yayalarının neredeyse yarısı Şövalyelere saldırıyordu. Ani bir kararla  atışlarımızı Şovalyelere saldıran yayalara yönelttik. Bize arkaları dönük olduğu için kısa sürede öldüler. Kalan şovalyeler ise nord okçularına yöneldi. Biz ise atışlarımızı tekrar okçulara çevirmiştik. Kısa süre sonra önümüzdeki svadya piyadeleri öldü. Bizi koruyan hiç bir şey yoktu. Kılıçlarımızı çekip yakın dövüşe girdik, öleceğimizi bile bile... Arbaletçilerimizin sayısı tahminimden çok daha hızlı bir şekilde azalıyordu. Ben dahil on arbaletçi kala kaçmaya başladık. Bu sırada Şovalyeler yaralı ve sayıca az oldukları için okçulara yenilmişlerdi. Ama verdikleri zarar fazlaydı. Yakın dövüşe neredeyse elli kişi olarak giren okçulardan yalnızca on- onbeş kişi kalmıştı. Ama atışlarını sürdürüyorlardı. ben hariç sekiz arbaletçim kaçarken öldü. Ben ise sırtımdan vurulup yere düştüm. Bilincim kapanmadan önce gelen bir sancak gördüm. Mareşal Harringoth! Onları arkasından Kont Klargus, Kont Clais ve Kont Stamar takip etti. Sonrasını hatırlamıyorum... Uyandığımda şehirdeydim. Kazanmıştık.
 
Svadya krallığı lorduyken  162 adet askerim  Khergitlere doğru gidiyordun Sancarhan ve 8 adet lort beni sıkıştırıdı Kral Harlus kurtardı beni (büyük adam)
 
Hikaye

Şafak sökmek üzereydi ben 162 kişilik ordum Kral Harlusun gözüne girebilmek için ,  bir  kale almam lazımdı böylece belki mareşal olabilirdim ama çok büyük hata yapmıştım kuşatmak için  giderken Sancarhan  Ve 7 lordu beni gördü Ve yakaladı ve şavaşmaya başladık Khergit kargıcılarıyla benim ön saflarımı yarıyordu ama biz iyi savunma  yapıyorduk  ama bu yetmedi elimde 40 askerim kalmıştı Sonra arkamdan sesler duyulmaya başlandı arkamı döndüğü Ekselansları Kral Harlusu  gördüm bana yardıma gelmişlerdi.O ve lordlar son bir hücuma kalkıştı ve savaş bizimdi. Sancar han ve Lord larını esir almıştık .Yani biz kazanmıştık 

diğer hikayelerim
http://forums.taleworlds.com/index.php/topic,188035.0.html
 
kendi krallığımı kurmuştum bir rodok bir de calradia krallığı kalmıştı.orduyu topladım 10 15 lord inanılmaz ! 1500 küsür asker toplandı ! aha o da nedir karşıda rodok ordusu 1400 askerleri var.savaş başladı askerlerime burada durun dedim okçular arkada piyadeler önde. bazı müttefik askerler de taktiğe destek verdi ama müttefikler atlılar hemen hücuma geçti maalesef hepsi öldü artık benim oluşturduğum taktiğe kaldı iş düşman daha gelmeden bir çok askeri oklar sayesinde öldü geriye kalanları da sarranid memlüklerim halletti :grin: her round böyle oldu 5 6 round sürmüştü savaş :grin:
 
Beni dinleyin :wink:

Svadya Pravene yani benim şehrimi kuşattı bende müthiş bir taktik yaptım işde o hikaye:

Svadya okçuları ok yağmuru oluşturdular süvariler öne geçdi ve kalkanlarını kaldırdı.Svadyanın okları bitmişdi.Şimdi şövelyeler geliyordu bu sefer okçuklar öne çıktı ve şövelyelere ok yamuru başladı şövalyelerin yarısından fazlası yerdeydi.Sonrada piyadeler aşağı indi.Süper bir savaşdı.Ve sonra sevinç çığlıkları başladı Praven kurtulmuştu.


Not: Kesinlikle hile yapmdım birde 800 - 300 dü.Svadya 800 ben 300
 
Calradya ya geleli 1-2 ay olmuştu. Birliğimde 70-80 tane asker vardı. Yarısından çoğu acemiydi. Sürekli kale kuşatıyordum ama alamıyordum, sürekli rehin alınıyordum.Bir gün sinirlendim 80-90 kişilik bir ordu ama çok güçlü bir ordu kurup daldım kaleye. Kaleyi aldık ama kayıbımız çoktu, 20 kişi felan kalmıştık. Biliyordum saldırıcaklardı ama 20 kişi ile nasıl savunabilirdik ki? Saldırı başladı bende adamlarım ile merdivenlerin başında düşmanları geçirmemek için elimden geleni yapıyordum, çat çat baltayı geçiriyordum. Ama artık 3-5 kişi kalmıştık. Kesin kaybederiz diye düşündüm ama yinede bütün gücümle düşmana saldırdım. Düşman üstümüze çullandı artık bittiydi derken sinirlendim ve hepsini tek tek öldürdüm ve zafer bizimdi :smile: Tabi sonradan gelip yeniden aldılar o ayrı.
Not: Hile kullanmadım zorlukta orta dereceydi.
Ayrıca bazı yerlerde 1-2 değişiklik yaptım, daha güzel olacağını düşündüm  :razz:
 
Selam herkes,
Ben kendi Imparatorlugumu kurdum ve tum Nord kralliginin mulk lerini ele gecirdim. Emrimde sadece 400 asker var bide derebeyimi sayarsak toplam 700. Bi sorunum var oda sadece bir derebeyim var. Size sorum nasil dereboyu elde edilebilirim..
Herkese iyi oyunlar..
Rahat ol Ayik Ol.. :grin:

OSMANLI IMPARATORLUGU
 
Back
Top Bottom