Cemaatle hükümet arası iyiyken abilere gidiyoruz diye izin alırdık, bizim ildeki gölet-mesirelik alanının yanında ormanda kamp yapardık şaraplar-vodkalar gırla giderdi
Sabah güneşin doğuşunu elde şarap o manzarada izlemek felaket güzel olurdu. Geçen yıl son senenin verdiği gazla 8 kişilik kız-erkek grubuyla yaptık bu eylemi
Etütlerde LoL ve CS:GO maçları izlerdik akıllı tahtadan, onun üzerine analizler yapardık
Kantinden kantincilik yapar, kantincimiz gelmediğinde biz açardık ve kasadan bir kuruş eksik olmazdı. (Biz dediğim okuldan rastgele bir öğrenci)
Taksici dayı ile ahbap olmak, her taksiye binildiğinde istisnasız çiftetelli açtırmak ve dayıyı gaza getirip takside oynamak
Dostlarının, kardeşlerinin acı günlerinde her zaman yanında olmak. Her olayda birlikte olmak, gerektiğinde birlikte dayak yemek.
İlde bulunan bir internet kafe sahibiyle iyice ahbap olmak, adama 8 kişilik oyuncu grubunuz için 8 yeni bilgisayar toplatmak ve başın sıkışınca orada kalmak yardım almak
Koca yürekli Rahman abimiz seni de analım
Herkesten habersiz farklı illeri keşfetmeye gitmek (3-4 yıl önce il dışındaki bir oyun turnuvasına katıldık
)
Bizim okulda salı-perşembe olurdu normalde çarşı izni ama yasağın yoğun delinmesi sebebiyle bu olay kalktı, akşam 18.00'da yemek yeni 18.45 de etüt olurdu.
İstisnasız her gün çarşıda sürtüp, yemeğe genellikle yetişemeyip aşçı ustadan ve yanında çalışan ablalardan rica minnet yemek almak. Haftasonları da yemek saati olurdu sabah, biz öğlen kalkardık
Koca yürekli aşçımız bizlerin gelmediğini görür, ekmek arası birşeyler hazırlardı. Ağlatacaksın bizi usta
ODTÜ mezunu efsane İngilizce hocanızın kıymetini bilmek, tavsiyelerine uymak. Böyle adamlar her okulda yoktur belki ama öyle biri varsa kaçırmayın.
Okulun kantin sahibi koca yürekli kantinci abinizin kıymetini bilmek tabi ki. Çok kültürlü birisiydi, 3-4 tb lık film arşivi vardı ki 1940 filmlerini bile bulabilirdiniz.
Her cuma akşamı saklı kalmış bir dünya filmini, cumartesi akşamı yeni vizyona girmiş bir filmi izletirdi bize dev ekranda; özledik
Yatılıda kalmak en az 100 adet kardeş kazanmaktır, o zaman kadar off kıza bak diye gördüğün kızlara artık kardeş gözüyle bakmaktır. Elbiselerinin ütüsünü yapamadığında, söküğünü dikemediğinde o kardeşlerinden yardım alabilirsin. Aç kaldığında saat 01.00 da olsa kardeşlerini arayıp yan camdan bornoz ipiyle sarkıttıkları yemek poşetini alabilirsin. Önemli olan kardeş bilincine varmak tabi, yoksa bizde de yavşak şerefsiz çoktu.
Balodan bir önceki gece klasik olarak biraz alkol alınır (biraz
). Yakın olduğumuz kız arkadaşlar ev bulamamışlardı, aynı evi tutmuştuk ve ev dediğim tek odalı boktan bir yerdi. Biz masaya koyduk kafamızı öyle uyumaya çalıştık, kızlara yere battaniye serip üstlerine ceket örttük. Bunu anlatma sebebim, insanlara güven verin ki kardeş edinebilesiniz. Tabi ki sevgili olacak lisede ama yavşak olmayın, herkese potansiyel yazılacak kız gözüyle bakarsanız geriye döndüğünüzde çok şeyi kaybedersiniz.
En en en önemlisi, tüm kardeşlerinle irtibatı koparmamak. Ayda bir İzmir'de okuyan olsun, İstanbul'da okuyan olsun, Aydın'da olan olsun uzaklığı farketmeksizin herkes gelir buluşuruz. İlerleyen zamanda bunlar azalır ama kesinlikle koparmamaya çalışın.
Özet olarak, lisede yatılı okursanız kardeş edinirsiniz. Yatılı lisede sıkıntılar da çok olur aslında ama geriye dönüp baktığınızda aşırı derecede özlersiniz. Geçen yaz tatilinde sakallı makallı gençler ağlaştık la ne diyonuz