Folcred
Forumda bulunmadığım sürelerde kendi yeteneklerimi, betimleme özelliğimi geliştirdim ve kendi kafamda Kalradya Mitolojisine uygun bir hikaye yazmaya karar verdim.
Hikaye de : "Fulheim" adlı bir Sargoth Mevkibeyinin hayatı ve o dönem ki yaşam tarzı hakkında bazı bilgi birikimleri hakkında detayları anlatan bir, not kitabı tarzında bahsedilmekte üstüne de, dönemin şartları ve diplomatik durumu hakkında bilgi veren bir el-kitabıdır.
[size=10pt]Fulheim dedi ki :
"Uxherix'in torunu, Fulhold'un oğlu, Sargoth, Wercheg, Thrr ve Kuln konutlarının tek hakimi ve Wusgaren tepelerinde ki engin kulelerin tek efendisi. Ben, Yücekral Fulhold ve atalarının tek varisi, Fulheim. Sarayıma seni getiren nedir, Wunjerg?"
( Wunjerg, önce takılıp kaldı. Ürkek ses tonu ile bir kaç kez konuşmaya çalıştı. Sonra, Mevkibeyi Fulheim'in gözlerine bakarak cesaretini topladı ve cevap verdi. )
Wunjerg dedi ki :
Bjugsaarug, ekselansları. Kuzeyden size, Nord şeflerinden haber ve daim sevindirecek şeyler getirdim.
( saygılar - bjugsaarug )
Fulheim dedi ki :
Beni onurlandır, Wunjerg. Nedir bu önemli haber?
( Wunjerg, sırıtıp hemen ceplerinde bulunan fermanı yokladı. Tuttuğu gibi çekip çıkarıp, fermanı Fulheim'e gösterdi. )
Wunjerg dedi ki :
Asgarukh, Ekselansları. Yüksekefendi Asgarukh, istediğiniz adamları topladığını belirtti. Güney de size tehlike oluşturan İmparatorluğu kazımak için gerekli olacak Orduyu topladı, yani. Eh..
Fulheim dedi ki :
Seni tereddüt ettiren ne Wunjerg? Sanki şüpheleniyorsun.
( Wunjerg'in ten rengi, sapsarıya döndü hemen. Aklına, yalan söyleyen elçilerin idam edilip kazıklara geçirilmesi geldi. Hemen toparlamak için dedi ki )
Wunjerg dedi ki :
Hiç bir şey E-k-, Ekselansları! Tereddüt ettiğim tek konu, Yüksekefendi Asgarukh, sadece güneye taarruz edebilecek kadar güçlü olduğumuza endişeleniyor.
Biliyorsunuz, Atalarınızdan Uxherixte bu iş için çok umutluydu. Altınçağımız, onunla beraber yitip gitti.
Fulheim dedi ki :
Atam Uxherix, oraya çok büyük uğraş ve gayret vererek saldırdı. O pis veletlerin şehri olan Pravend'i kuşatırken.. Öldü! Eğer şimdi o yaşıyor olsa idi, Devletim İmparatorluğu yer yüzünden silip süpürmüş, halkım da onlarca kayıba rağmen kazanmış olurdu.
Amcam Folzerix'de bu uğurda ölmedi mi zaten?
( Wunjerg, afallayıp titremeye başladı, tırnaklarını kemirir vaziyete düştüğünde konuştu : )
Wunjerg dedi ki :
Asawû, Ekselansları. Soyunuz, destanlarıyla ve gayretleri ile bilinir fakat savaş kazanılmayacaksa, boşuna ölümden başka ne farkı olabilir ki?
( elbette- asawû )
( Mevkibeyi Fulheim, tahtına vurup bağırdı. )
Fulheim dedi ki :
Dediklerine dikkat et! Bu savaşı kazanmamızı engellemek için o Balista silahlarından daha fazlasına ihtiyaçları var!
(Biraz takıldıktan sonra Wunjerg ve Mevkibeyi ve o sırada sarayda bulunan herkes kapıya baktı. Kapı da bulunan askerler, kapıyı açtığında içeri girdiler.)
[size=10pt]Fulheim : Ne bu acele, Stun nerede?
Piyadebaşı :
Artinwen'de ki Saklımiğfer kulelerinden geliyoruz.. Ekselansları, böyle acele ile geldiğimiz saygı da kusur ettiğimiz için özürlerimizi sunarız.
( Fulheim, sırıtmaya başlayıp )
Fulheim : Özürleriniz her daim kabul edilir, benim merak ettiğim... Stun, nerede?
( Piyadesözcüsü, konuşmaya başlamaya başlamadan önce Piyadebaşı, Piyadesözcüsüne bakarak yumruğunu sıktı ve önüne doğru baktı. )
Piyadesözcüsü :
Efendim, Artinwen'de ki Ordumuzun lideri Ansjecsz ( bu kelime Ansiceş diye okunur. ) Artinwen'de ki piyade taburunu denetlerken pusuya düşürüldü. Biz, o grupta ki henüz uyurken katledilmemiş olanları apar topar tekrar bir yarma harekatı ile kuzeye doğru 3 günlük bir mesafeyle buraya getirebildik. Üstümüz de ki Kıyafetleri Oernberg piyade-başından temin edip yolculuğumuzun 1 gün aksamasına sebep olup ancak bu gün size haber verebiliyoruz. Vaegirler, tahmin edildiğinden çok daha hızlı konfederasyonlarını örgütlediler. Şaşkınız.
( Piyadesözcüsü, akıcı ve hızlı, zerafetli bir tonlamayla lafını söyledikten sonra nefes nefese kaldı. Fulheim şaşırmış bir o kadar da sinirlenmişti .)
Fulheim : Bu rastlantı olmasa gerek.. Saklımiğfer'de kaç kişi öldü? ve bu Vaegirler nasıl bu kadar hızlı toplandı ? Hemen izahat verin.
Kızıl Amern : Ne düşünüyordunuz? Vaegirlileri fazla hafife aldınız, tıpkı barış antlaşması için verilen bir kaç kasa altını sadece Wercberg'i vererek ödeyebildiğiniz gibi!
Fulheim :
Kapa çeneni Amern, bu bir izahat antlaşması değildir! Şimdi çeneni kapa ve kışlana dön. Seni burada istemiyorum, paspal herif.
( Amern, iri yarı bir adamdı. Gözlerini kısarak efendisine baktı ve geri geri eğilerek saraydan ayrılıp kışlaya doğru yol almaya yürüdü. )
Agangarukh : Saklımiğfer'de ne kadar kişi öldüğünü bilmiyoruz zira Komutanımızdan aldığımız tek emir Sargot'a dönün olmuştu lordum fakat Tüm ordunun bir gece ansızın katledileceğinden emin değilim.
Fulheim : Anlaşıldı Agan! Raporlarını iyi veriyorsun bunu komutanlarına da yapmalısın. Gönül ister ki hepinizi ödüllendireyim, olaylar kıyamet gibi sel aktığında gerçekleşince o zaman kesenize altın sığmaz olacak. Atımı hazırlayın!
[size=10pt]( 1257 Yılında, Argenuvie diye bir bölge kayıtlarda geçmez. Burası daha sonradan Knudarr Kalesi olur. )
Asgarukh Yelbiçen : Argenuvie'nin otlakları çoktur, Ekselansları. Kremat kabileleri ve Vaegir ordusuna karşı iyi bir savunma olacaktır fakat onlar bu ovayı daha iyi biliyorlar ve buraya gelecekler. Ocak ayından beri yapılmakta olan yolculuğumuz sırasında pek etkili bir mesele olmadı lâkin, bu sefer tarihe yazılacağız. Şan ve Kan ile.
Fulheim : Zaten yasaları biz koyardık! Şartta koşmaya hakları yoktu çünkü Dünyanın hükümdarları memurlarımızdı bizim! Tek hak, Ulu Nord'un idi!
( Askerler dokunaklı konuşmadan sonra gözlerinden yaşlar akar vaziyete gelinceye kadar Efendilerine bakarlar, Cesaretlerini göstemek adına da Efendilerini tekrarladılar )
Ordu : Dünyanın hükümdarları memurlarımızdı bizim! Tek hak, Ulu Nord'un idi!
Fulheim : Eraifonlu Eritig'in orduları sence ne kadar süreyle buraya varır, Asgarukh?
Asgarukh Yelbiçen : Svadya kuleleri Eraifonluya ne kadar süre dayanırsa o kadar süre içinde bu ovayı savunabiliriz. Eğer nehri tutamaz isek o zaman sonumuz gelir zaten ki Doğu kanadının çoğu telef olmuş olur. Kazandığımızı umaraktan konuşuyorum ki, Kazanırsak bu Kerait eşkiyalarını doğuya sürüp batıya gelmemek üzere kovarız ve diğer ordulara yardımcı oluruz. Tek savunmamız tarafımız Kuzey ki Vaegirlilere güvenmiyorum. Nasıl olsa ilk hedefimiz Vaegirliler lakin, bu kısımdan onlara karşı savunamayız.
(Biraz sonra, Askerler doğudan gelen bir Ulak getirirler bu Ulak, Eraifonlu'nun Ulağıdır.)
Magear Tjin : Selam olsun Kuzey Soyluları! Ben, Eraifonlu Eritig'in Ulağı Magear Tjin. Eğer, çatışma ve huzursuzluk çıkarmadan bu ovadan çekilip giderseniz, Güneydoğu'nun Mareşali ve tek Hakimi olan Sanjar'ın beyi Eraifonlu Eritig'in gazabına uğramayacaksınız. Şartlarımız kabul edilmez ise, soyunuzun veya çoluk çocuğunuzun şahsî durumu önemsenmeden tüm halkınız Gazaba uğrar, gaybı unutur olursunuz.
Fulheim : Sen kim köpek, karşıma çıkıp it veletlerle takılan lanet olası efendininin şartlarını bana anlatıyorsun? Dua et ki, bu gün zaferi alacağımı biliyorum. Şimdi efendine git ve cevabımızı söyle, seni nerede görürsem canını da orada alır olurum.
( Magear'ın zorla omuzlarından tutup, yere eğdirdiler ve Magear sinirlerine hakim olmaya çalıştı sonra salınıp efendisine geri yollandı. )
(Elbette ki bir kaç saat sonra, Tüm ordu mevzilendirmesini bitirirken Güney-Doğu'dan bir boru öttü.)
Eraifonlu Eritig : Kuzeyin Çobanları, biz geldik! Kaçın, ölümüne kaçın! Zira ölümünüz Kerait'in elinden olacak, ileri!
Askerler : Graahgh!
"Epestkaora, önceleri hep Nord hakimiyetindeydi. Xajiqayan adlı bir göçebe, burayı bir çok kez ele geçirip Kergit halkına vermiş- çoğu zaman el değiştirmiştir. Folzerix, burada bir muharabede ölmüştür."
Merhaba okur. Ben, buraların yazar-katibi Falahonn, Kanadr(Knudarr) - Artiwannuwae ovasındanım. Size, buralarda ki olayların devamını ben anlatıyorum.
"Folzerix ve Tsunadr buraya yetişti. Ealdriq, Anumincili ve Xaciqayan da burada savaşırdı."
Fulheim : Bu ibareyi kim yazdı, Kamunğar?
Kamunğar : Atanız Ealdriq, mağlub edilip buraya sığındığında yazdı. Biz de mağlub olduk. Eraifonlu, bizi her an bulabilir.
Ealdred : Kral Fulheim, bizi ölmeye gönderdiniz!
Anlaşılıyor ki, Kral ve ordusu Eraifonluya mağlub olup bir de kaçmaya kalkmış.
Fulheim : Sargot'ta ki en korkak sensin, Ealdred. Kaç, Eraifonlu seni bulmadan kaç! Yoksa seni ben öldürürüm.
Ealdred : Hepiniz.. Hepiniz öleceksiniz! ( Kendisi, herkesten önce davranarak kaçmaya çalıştı. Öyle oldu da. )
( Eraifonlu'nun ordusunun ayak seslerinin yankılanması duyuldu. Bir adam hepsinden önce gözüktü vurdular. Bir adam daha çıkınca onu da vurdular. Bu olayları takip eden Eraifonlu, bu sefer kalkanıyla çıktı, vuramadılar. Eraifonlu, geçide zar zor sığan askerlerine Emir verdi. Fulheim, yakalanacaktı. Fulheim'in, 310 Kadar adamı vardı ve Eraifonlu sadece 510 Kişiyle gelmişti. Onu zapt edeceğini düşünüyordu. )
Aemir abn Temürü : Teslim olun, qort beçkü efeüdü bolartu!
Burada, her tarih kitabında olduğu gibi aynı metin yazar fakat bunu tam olarak kimse çözemedi. Günümüzde Kergamait diye bir boy olmadığından dolaylı ancak harflerle tahmin edebiliyoruz. "Q-ort = Kanıt , Beç-qüe = Gör,Göster-de , Efeüdü Bolartu = Ezip/Yok edip Geçelim
Tercüman Vltore : Efendim, teslim olmamızı buyurdular.
Fulheim : Ölesiye kadar burdayız, Eraifonlu!
( Hemen, kaptığı bir mızrağı alan Kral Fulheim; ansızın yıldırım edasıyla mızrağı en yetkili generallerden birine fırlattı. General, kanlarıyla boğularak yığıldı. O gün pek büyük bir muharabe oldu, Fulheim'in en yetkili generalleri ve çoğu asker bu savaşta yitti. Fulheim, savaş süresince, Eraifonlu'yu ağır yaralayarak atını çalıp Sargot'a kaçtı.)
(Fulheim, Eraifonlu'dan kaçmakta pekte başarılı olamamıştı. Atından son kez, son kez halkına baktı ve göğüsüne saplanan baltaya karşılık veremedi. Sırf bu bir kaç günde, Rodgarmlı Hrorik, yönetimi ele aldı.)
Aldgraadt : İlk kez, böyle bir fedakarlık gördüm.
Hrorik : Fedakarlığını tek o yapmadı. Yeğenim Fulheim, tecrübesizdi ama şimdiye kadar iyi idare etti. Krusskahr Mevkiisinde aldığı yenilgi geçeli çok olmadı.
Yazarın Notu: Krusskahr, Knudarr'ın iyice kuzeyleştirilmiş şivesindeki ismidir.
( Fulheim, cennetten onları izlerken bu yaptıklarından çok pişman olmalıydı. Kısa süreli hükümdarlığında, binbir bela kattı ve hazineyi adeta orduda yeyip tüketti. Bunca cefa ve savaşa rağmen, o da bunlara dayanamadan bu dünyadan ağırca göçüp gitti.
Ve şimdi, amcası Hrorik, onun yaptığı pislikleri temizlemeye başlayacak... )