Arkadaşlar bu benim ilk hikayem yazın son günlerinden beri üstünde düşünüyordum, dizimin de sezon finali yapmasıyla yayınlamayı düşündüm, eksik yerlerim, yazım hatalarım vs. için şimdiden özür dilerim.Tavsiyelerinize ve eleştirilerinize açığım.
1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
1.Bölüm
Soğuk bir Khudan sabahıydı, kar etkisini iyice arttırmıştı, Kergit askerleri bu havaya alışık olmadığı için kötü bir haldeydiler Khudan'ı fethedemeyeceklerini söylüyorlardı, bozkırın amansız savaşçıları soğuğa boyun eymişlerdi.
Onları cesaretlendirmek için Akbergü Noyan orduyu toplamıştı.
"Askerlerim, şevkiniz kırılmasın nasıl Nelag Kalesi'ni fethettiğimizi hatırlasanıza! Vaegirlara bir kez daha Kergitlerin sadece bozkırın efendileri olmadıklarını göstereceğiz, bu gün fethedilemez denen Khudan şehrini ele geçireceğiz!"
O anda bir bağırışma başlamıştı Akbergü arkasını döndüğünde şehrin kapılarından fırlayan Vaegir askerlerini gördü hemen yanında duran Bahestur'a seslendi "Askerlerin 100 ünü topla Bahestur ve bu kansızları yok et!"Bahestur:
"Emredersiniz Noyan'ım" dedi ve askerlere saldırmalarını söyledi.Ardından Akbergü Nizar'ın yanına giderek "Nizar sende 100 asker al eğer Bahestur'a yardım gerekirse yardım et" Nizar :
"Emriniz olur efendim" diyerek askerleri topladı ve savunma pozisyonuna geçti.
Akbergü can dostu, sırdaşı Marnid'in yanına gitti. Marnid:
"Sence Khudan'ı fethedebilecek miyiz?"
"Emin olmasam burayı kuşatmazdım herhalde"
....................................
"Bahestur sen öncü kuvvetleri yöneteceksin mancınıkla açılan gedikten ilk siz gireceksiniz"
"Peki Noyan'ım"
"Deshavi sen geride kalıp okçuları yöneteceksin biz surlara ulaşana kadar yolumuzu temizleyeceksiniz"
"Peki efendim"
"Nizar biz senle surlara çıkan ilk kuvvetler olacağız, Marnid sende arkamızdan gelen kuvvetleri yöneteceksin, şimdi benimlemisiniz ?"
Hep bir ağızdan bağırılar:
"EVET"
........................................................
Öğlene doğru surlara ilk merdiven dayandı Vaegir askerleri hemen merdivenin surlarla olan bağlantısını kesmek için uzandılar, uzandıkları vakit Deshavi'nin kontrol ettiği okçuların oklarına maruz kaldılar ve çekildiler. Bunu gören Akbergü'nün yüzünde bir gülümseme oluştu "Senin düşmanın olmak istemezdim"
Surlara ilk çıkan Akbergü oldu ve önüne ilk çıkan askerin karnına kılıcını sapladı ve asker dayanamayıp dizlerinin üstüne çöktü, vücuduna bir sıcaklık yayılmıştı, gözlerinin önüne anne ve babası geldi, onlara olan özlemini hatırladı sonra karısı ve çocuğu, sevdiği kadın dul kalacaktı belki şehri ele geçirenler tarafından öldürülecekti, yeni doğan oğlu babasını tanıyamayacaktı veya babasının hemen ardından o da ölecekti...
Akbergü'nün hemen arkasından Nizar surlara atladı o da önüne çıkan ilk kişinin kafasını kopardı.
...............................................
Deshavi ve askerleri sadaklarında ok kalmayıncaya kadar ok atmıştı. Ama olmuştu alınamaz denen Khudan fetholunmuştu.
Şehir meydanında halk toplanmıştı hepsinin gözünde ölüm vardı, demin babaları, abileri, kardeşleri, kocaları ölmüştü.Şimdi de onların yanına gitmeye hazırlanıyorlardı. Ama beklemedikleri bir söz çıktı Akbergü'nün ağzından:
"İsteyen Curaw'a gidebilir, isteyen burada kalabilir"
Şehrin gençlerinden biri:
"Peki bizi öldürmeyecekmisiniz, siz Vaegir'lara düşman değilmisiniz?"
"Biz Vaegirlarla savaşmıyoruz biz Vaegir kralı Yaroglek'le savaşıyoruz, dediğim gibi isteyen gider kalan kalır hiç kimseye zarar gelmeyecek"
Bu sözlere rağmen Khudanlıların çoğu gitmişti, biraz önce hayatlarını adadıkları insanlar ölmüştü, kocaları, çocukları, abileri , babaları... bu şehir onlara ağır gelmeye başlamıştı.
Onları cesaretlendirmek için Akbergü Noyan orduyu toplamıştı.
"Askerlerim, şevkiniz kırılmasın nasıl Nelag Kalesi'ni fethettiğimizi hatırlasanıza! Vaegirlara bir kez daha Kergitlerin sadece bozkırın efendileri olmadıklarını göstereceğiz, bu gün fethedilemez denen Khudan şehrini ele geçireceğiz!"
O anda bir bağırışma başlamıştı Akbergü arkasını döndüğünde şehrin kapılarından fırlayan Vaegir askerlerini gördü hemen yanında duran Bahestur'a seslendi "Askerlerin 100 ünü topla Bahestur ve bu kansızları yok et!"Bahestur:
"Emredersiniz Noyan'ım" dedi ve askerlere saldırmalarını söyledi.Ardından Akbergü Nizar'ın yanına giderek "Nizar sende 100 asker al eğer Bahestur'a yardım gerekirse yardım et" Nizar :
"Emriniz olur efendim" diyerek askerleri topladı ve savunma pozisyonuna geçti.
Akbergü can dostu, sırdaşı Marnid'in yanına gitti. Marnid:
"Sence Khudan'ı fethedebilecek miyiz?"
"Emin olmasam burayı kuşatmazdım herhalde"
....................................
"Bahestur sen öncü kuvvetleri yöneteceksin mancınıkla açılan gedikten ilk siz gireceksiniz"
"Peki Noyan'ım"
"Deshavi sen geride kalıp okçuları yöneteceksin biz surlara ulaşana kadar yolumuzu temizleyeceksiniz"
"Peki efendim"
"Nizar biz senle surlara çıkan ilk kuvvetler olacağız, Marnid sende arkamızdan gelen kuvvetleri yöneteceksin, şimdi benimlemisiniz ?"
Hep bir ağızdan bağırılar:
"EVET"
........................................................
Öğlene doğru surlara ilk merdiven dayandı Vaegir askerleri hemen merdivenin surlarla olan bağlantısını kesmek için uzandılar, uzandıkları vakit Deshavi'nin kontrol ettiği okçuların oklarına maruz kaldılar ve çekildiler. Bunu gören Akbergü'nün yüzünde bir gülümseme oluştu "Senin düşmanın olmak istemezdim"
Surlara ilk çıkan Akbergü oldu ve önüne ilk çıkan askerin karnına kılıcını sapladı ve asker dayanamayıp dizlerinin üstüne çöktü, vücuduna bir sıcaklık yayılmıştı, gözlerinin önüne anne ve babası geldi, onlara olan özlemini hatırladı sonra karısı ve çocuğu, sevdiği kadın dul kalacaktı belki şehri ele geçirenler tarafından öldürülecekti, yeni doğan oğlu babasını tanıyamayacaktı veya babasının hemen ardından o da ölecekti...
Akbergü'nün hemen arkasından Nizar surlara atladı o da önüne çıkan ilk kişinin kafasını kopardı.
...............................................
Deshavi ve askerleri sadaklarında ok kalmayıncaya kadar ok atmıştı. Ama olmuştu alınamaz denen Khudan fetholunmuştu.
Şehir meydanında halk toplanmıştı hepsinin gözünde ölüm vardı, demin babaları, abileri, kardeşleri, kocaları ölmüştü.Şimdi de onların yanına gitmeye hazırlanıyorlardı. Ama beklemedikleri bir söz çıktı Akbergü'nün ağzından:
"İsteyen Curaw'a gidebilir, isteyen burada kalabilir"
Şehrin gençlerinden biri:
"Peki bizi öldürmeyecekmisiniz, siz Vaegir'lara düşman değilmisiniz?"
"Biz Vaegirlarla savaşmıyoruz biz Vaegir kralı Yaroglek'le savaşıyoruz, dediğim gibi isteyen gider kalan kalır hiç kimseye zarar gelmeyecek"
Bu sözlere rağmen Khudanlıların çoğu gitmişti, biraz önce hayatlarını adadıkları insanlar ölmüştü, kocaları, çocukları, abileri , babaları... bu şehir onlara ağır gelmeye başlamıştı.
2.Bölüm
http://forums.taleworlds.com/index.php/topic,252530.msg6662915.html#new
3.Bölüm
http://forums.taleworlds.com/index.php/topic,252530.msg6672890.html#new