Recent content by NotriusMonster

Ayro said:

İTÜ'yü kazanabilir miyim emin değilim ancak bu sene giremezsem ve seneye kalırsam YTÜ'ye girebileceğimi düşünüyorum. Çünkü bu sene sınavı çok takmadım ve 2 sınava da 5 ay kala çalışmaya başladım. Tüm sene eğlencemi kısıtlamadan ancak çalışmayı ihmal etmeden hazırlanırsam işe yarayacağını düşünüyorum. Yoksa 1 sene yine kendimi derse kaptırmaya çalışırsam deliririm herhalde

Click to expand...

Ne kadar şey feda edeceğini sen bilirsin, tabii ki kendini eğlenceli olan her şeyden soyutlayıp tamamen derse odaklanmak hiç sağlıklı bir şey değil. Ancak önem sıralamasının farkında olman ve ne kadar çalışırsan o kadar başarılı olacağını bilmen gerek.

Ayro said:

Peki soruyu basite indirgesek? Düşük ihtimal bir YTÜ şansım var ancak Marmara Üniversitesi gelecek gibi duruyor. Ki o da gelmezse zaten ben başka bir yere yerleşmem.

Siz olsaydınız Marmaraya gider miydiniz? Yoksa YTÜ hedefiyle 1 sene daha hazırlanıp İTÜ'yüde zorlar mıyıdnız? Değer miydi yani sizin için?

Click to expand...

Bilmiyorum açıkçası hiç senin durumunda olmadım. Kendi görüşümü söyleyeyim ama gene beni çok dikkate alma bu konuda. Bence YTÜ kazanabilirsen tekrar denemeye gerek yok YTÜ iyi bir okul ama Marmara Üniversitesi'nin Bilgisayar Mühendisliği'nde ne kadar iyi olduğu hakkında bir fikrim yok. Bu biraz da senin hedeflerinle alakalı, sene başından beri ilk 1000 hedefleyen birisi her türlü seneye kalmayı tercih eder ama bu o kişinin hedefleriyle ve istedikleriyle alakalı. Ben bu durumda olsam ne yapardım bilmiyordum, çok şükür ilk yılımda girdim ve bu konu üzerinde pek kafa yormak zorunda kalmadım.

Ayrıca seneye kalmak ayrı bir maraton bunu da hesaba kat. Sanırım şu an yapabileceğin en mantıklı şey bunları düşünmeyi bir kenara bırakıp sıradaki Fen sınavına hazırlanman, sınavda yapabileceğinin en iyisini, elinden geleni yaptıktan sonra bu konular hakkında düşünmen.

LapisLazuliciAmca said:

Bugün maç oynarken assault mapinde (rank) maçta ilk raundu aldık. Sonra bizim takıma sadece bize ama birşeyler oldu ve hepimizde lag başladı. Ayrı yerlerden bağlanan 5 kişi. Ve biz yürüyemeden ve aim alamadan 16-0 temiz skor ile aldılar. Ne hareket edebildik ne yürüyebildik neredeyse. 2 basışta yüm şarjör boşalması ama aslında gitmemesi falan çok saçma şeyler oldu. Boşa rank gitti. Bu ddos mudur? Karşı takımda xaxaxaza yaparak geziyordu. Report ettim herkesi . Ne olabilir sizce bu?

Click to expand...

DDoS olabilir. Genelde kullananlar kendileri hariç herkesin pingini yükselterek kullanıyor.

gereksizinsan said:

NotriusMonster said:

Öncelikle bilgisayar mühendisliği denildiğinde oyun sektörü bu bölümle alakalı onlarca sektörden sadece birisi. Sen sadece oyun sektörü odaklı konuşuyorsun.

Click to expand...

Evet, haklısın. Oyun sektörü onlarca sektör arasından sadece bir tanesi. Özellikle oyun sektörü hakkında konuşuyorum, çünkü yaptığım araştırmalar, konuştuğum insanlar genelde hep bu sektörde çalışan insanlar. O yüzden kendimi sadece bu sektör hakkında konuşabilecek bilgi düzeyinde hissediyorum. Bilmediğim, araştırmasını yapmadığım sektörler hakkında konuşup insanları yanlış yönlendirmek istemiyorum. Fakat sen ise onlarca sektörü kendi içinde barındıran bir sektör hakkında nasıl bu kadar kesin konuşabiliyorsun şaşıyorum doğrusu. Herhalde bu alanda uzun süre çalışmış, tecrübeli kişilerden olmalısın. Sakıncası yoksa, ne iş yaptığını, nerelerde çalıştığını öğrenebilir miyiz?

NotriusMonster said:

Ayrıca ODTÜ'lü öğrencilerin stajlarının kabul edilmemesinin sebebi belki de kotayı çoğunlukla diğer ODTÜ'lü ve Bilkent'li öğrencilerin doldurmasıdır. ODTÜ kalabalık bir okul, her öğrencisi ATOM'da staj yapabilecek diye bir şey yok. Verdiğin bilgi, doğru olduğunu varsaysak bile bir şey ifade etmiyor, önemli olan başvurusu kabul olanların hangi okullardan olduğu, o bilgiyi ver o zaman konuşabiliriz.

Click to expand...

Neden bir anlam ifade etmediğini anlayamadım. Senin tabirinle "iyi" olan bir üniversite de okuyan bir kişi staj için bir yer başvuruyor ve kabul edilmiyor. Senin söylediğin mantıkla yarın bir gün işe başvurduğunda "ODTÜ'nün kalabalık bir okul olmasından" bir çok ODTÜ mezunun o işe başvurması yüzünden iş bulamayabilir. Bu sefer öne sürdüğün "iyi bir üniversiteden mezun olanın daha rahat iş bulması" argümanı geçersiz duruma düşer. Fakat kota hakkında söylediğin şey de haklısın. Ne kadar ODTÜ'lü öğrencinin oraya kabul edildiği hakkında bir bilgim yok. Kendilerine bu konu hakkında bir bilgi verip veremeyeceklerini sordum. Eğer herhangi bir şekilde bir dönüş olursa buraya yazarım.

NotriusMonster said:

Firmalar kişinin daha önce de staj yapmış olup olmamasına bakar tecrübe aradıkları için ama karşısında bir Anadolu Üni mezunu bir de YTÜ mezunu varken bir tarafın bariz avantajı olduğu gayet açık, ha Anadolu Üni'li adayın hiç şansı yok demek değil bu ancak YTÜ'lü kişinin daha çok imkanı olmuştur ve ilk stajını bulurken de üniversitesinin adından faydalanmıştır. Bu açıdan üniversiteler etiket değeri taşıyor ki ben sadece İTÜ-ODTÜ mezunu mühendis alırım diyen firmalar da var. Bazı okulların eğitim kalitesi bariz şekilde daha iyi ve bu da öğrenciye yansıyor.

Click to expand...

Evet, bazı üniversitelerinin eğitiminin, hocalarının veya imkanlarının başka üniversitelerden daha iyi olduğunu kabul ediyorum. Fakat bu demek değil ki, o güzel imkanları olmayan üniversitelerde okuyan insanlar yeterli çalışmayla bu açıklarını kapatamasınlar. Senin saydığın bu üniversiteler de okumuş insanlar genel de bilişim sektörü hakkında genel bir bilgi edinirler. Ve eğer kendilerini bir alan üzerinde geliştirmemişlerse mezun oldukları zaman belli spesifik bir alan da çalışacak tecrübeye sahip olmazlar genelde. O yüzden asıl yapacağın işi öğrenme süreci sen mezun olduktan sonra başlar. Şu videoda dakika 7:10'dan 14. dakikaya izlerseniz, burada söylemeye çalıştığım şeyi açıklıyor.

Bu "ben sadece ODTÜ, İTÜ mezunu alırım." diyen şirket zaten başarısız olmaya mahkum bir şirkettir. Benim görüşüme göre ODTÜ, İTÜ mezunlarının mezun olduktan sonra rahat iş bulmalarındaki ana sebep genel olarak hepsinin hırslı, çalışkan, sorumluluk sahibi insanlar, öğrenmeye açık ve aç insanlar olması. Bu yüzden bir firma bu üniversitelerden mezun olan insanları işe alırken "Bu adam benim ona verdiğim işi yapabilir mi? Yeterince çalışır mı? Yarın işe gelir mi?" diye düşünmek zorunda kalmıyor çünkü yukarıda saydığım özelliklere sahip olduğunu biliyor. Peki bu özelliklere sahip olduğunu göstermek için illa buralardan mı mezun olmak zorundasın? Tabi ki, hayır. Senin üniversitendeki kötü imkanlara rağmen bir şeyler öğrenmek için çabalamışsan, çalışmak istediğin alanla ilgili projeler yapmışssan videoda da söylendiği gibi seni işe alacak kişi bunu görür ve mutlaka göz önünde bulundurur. Ayrıca merak ettim hangi şirketlermiş "Ben sadece ODTÜ, İTÜ mezunu alırım." diyen. Öğrenelim de iş başvurusu falan yapacağımız da uzak duralım.

NotriusMonster said:

Açıkçası Türkiye'nin en iyi üniversiteleri:
İTÜ - ODTÜ - Boğaziçi - Koç- Sabancı- Bilkent
Bu altı üniversite diğer üniversitelerden kalite olarak gözle görülür şekilde daha üstün bir konumda. Bunlardan sonra iyi üniversiteler gelir YTÜ gibi ancak Anadolu üniversiteleri açıkçası bu üniversitelere göre dandik kalıyor.

Click to expand...

Bu muhtemelen senin kendi düşüncelerine göre oluşturduğun bir liste. O yüzden pek bir şey diyemeyeceğim. Ama şunu unutma bir bilgisayar mühendisinin en çok kendisine bir şeyler kattığı, en çok yardım aldığı okulu Google'dır. Bu muhtemelen tüm bu yazımdaki tek kendi düşüncem olmadığını iddia ettiğim tek şey.

Click to expand...

Benim de araştırdığım, şirket tanıtımlarına gittiğim ve çevremde şirketlerde çalışan insanlardan öğrendiğim kadarıyla her şirket için öncelik tecrübedir, mezun olduğun okul ise senin kapasiten ve aldığın eğitim hakkında bir fikir verir. Şirketler tecrübesiz kişileri stajyer olarak alırken ise adayların okudukları okullara dikkat ederler, örneğin Gazi'den mezun olup Bain & Company'e başvurmanın pek bir anlamı olmaz. Aynı şekilde her sektörde önce tecrübeye bakılır, bir işveren 2500 liralık pozisyona hiç çalışmamış İTÜ mezunu yerine 3 yıl çalışmış Gazi mezununu alır alabilirse ama Gazi mezunuyla İTÜ mezununun şansları okuldan mezun oldukları andan itibaren aynı değildir, İTÜ mezunu kendi okulunda daha çok proje imkanına sahip olmuş, daha kaliteli hocalardan eğitim almıştır ama Gazi mezunu için aynı şeyi söyleyemezsin. Anladığım kadarıyla senin iddia ettiğin şey eğer video oyunu sektöründe çalışmak istiyorsan mezun olduğun üniversitenin bir önemi yoktur, ben de bunun böyle olmadığını ve düşündüğün gibi her şeyin kendini geliştirmekten, youtube'dan tutorial izlemekten ibaret olmadığını ve üniversitenin bir etiket ve imkan olduğunu anlatmaya çalışıyorum.


Neden bu bilginin bir işe yaramadığını anlatayım, bir bilginin yorumlanabilir olması için karşılaştırma yapabilmen gerekli. Senin verdiğin bilgi bazı ODTÜ mezunlarının staj başvurusu ATOM tarafından kabul edilmedi. Bu haliyle bu bilginin pek bir değeri yok çünkü belki de kontenjan 50 kişilikti, 200 ODTÜ'lü, 150 Bilkent'li, 150 Gazi'li başvurdu örneğin böyle bir durumda zaten bütün ODTÜ mezunlarının başvurularının kabul edilmesi matematiksel olarak imkansız. Benim ODTÜ mezunu olmakla alakalı iddia ettiğim şey, bir ODTÜ mezununun bir Gazi mezununa göre daha kolay staj yapabilme şansı olduğu. Şimdi sen bana "50 kişilik kontenjan açılmış, 25'i ODTÜ dışından kişilerle dolduruldu ama ODTÜ'den 200 kişi başvurmuştu" desen anlarım. Ha bu da düşük bir olasılık olsa bile mümkün çünkü sen kendini geliştirmezsen hiçbir meslekte hiçbir şey yapamazsın, ama ODTÜ'nün sana sunacağı eğitim kalitesi ve fırsatlar daha iyidir bundan dolayı da ODTÜ'lü olmak Gazi'li olmaktan her zaman daha avantajlıdır.


Dediğim gibi ben, gene örneklerden gidelim, her bir ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği mezununun her bir Gazi Üni. Bilgisayar Mühendisliği mezunundan istisnasız bir şekilde daha iyi olduğunu iddia etmiyorum. ODTÜ'den mezun olup bütün okulu kendi bölümüyle alakasız işlerle uğraşıp geçiren biri Gazi Üni'den mezun olup kendini geliştirmiş birisinden geride kalır ancak böyle bir durum nadiren gerçekleşir ve senin kendini geliştirme amacın varsa, ODTÜ'de olman Gazi'de olmandan çok daha avantajlı olacaktır çünkü ODTÜ sana daha iyi bir eğitim verecektir ve birlikte proje yapabileceğin, girişimde bulunabileceğin daha iyi bir çevre ve imkanlar olacaktır bu kadar basit demek istediğim.

Açıkçası İTÜ ve ODTÜ vesaire üniversitelere olumlu bir ön yargının olmasının sebebi bu üniversitelerin yüksek sıralama istemesi ve insanların bilinçaltında üniversite sınavı = zeka testi gibi yanlış bir bilginin yerleşmiş olması. Üniversite sınavının asıl ölçtüğü şey düzenli olarak çalışma ve biraz da zekadır.

İşi öğrenme konusuna gelince, açıkçası bu her üniversite için geçerli değil. Lab ağırlıklı eğitim veren üniversiteler var, örneğni Sabancı elektronik mezunu biri Vestel'de işe girdiğinde temel işleri orada çalışanlar tarafından eğitilmeden de yapabiliyor ancak bulunduğu ekibin dahil olduğu projeyle ilgili daha ileri detaylarda eğitim alması gerekiyor. Gene de bahsettiğim üniversite mezunları öğrenme kapasitelerini ispatlamış kişiler olduğu için bir işveren bu üniversitelerden yana tercih yapmaya eğilimli olur.

Giriş maaşı yüksek olan şirketler bu bahsettiğim 6 üniversiteden aday alıyorlar genelde. Sonuçta şu da bir gerçek ki Boğaziçi mezunlarının çoğu İstanbul üni. mezunlarının çoğundan daha ileri bir seviyede ve zaten az kontenjan açan şirketlere olan başvurular arasında bu 6 üniversite dışındaki başvurular eriyip gider doğal olarak.


Yaptığım üniversite listesi az çok herkes tarafından kabul görmüş bir şey. Uluslararası listelerde vesaire yalnızca bu 6 üniversiteye rastlayabiliyorsun genelde.
https://www.timeshighereducation.com/world-university-rankings/2016/world-ranking#!/page/0/length/25/sort_by/rank_label/sort_order/asc/cols/rank_only

http://www.topuniversities.com/university-rankings/world-university-rankings/2015

Öncelikle bilgisayar mühendisliği denildiğinde oyun sektörü bu bölümle alakalı onlarca sektörden sadece birisi. Sen sadece oyun sektörü odaklı konuşuyorsun. Ayrıca ODTÜ'lü öğrencilerin stajlarının kabul edilmemesinin sebebi belki de kotayı çoğunlukla diğer ODTÜ'lü ve Bilkent'li öğrencilerin doldurmasıdır. ODTÜ kalabalık bir okul, her öğrencisi ATOM'da staj yapabilecek diye bir şey yok. Verdiğin bilgi, doğru olduğunu varsaysak bile bir şey ifade etmiyor, önemli olan başvurusu kabul olanların hangi okullardan olduğu, o bilgiyi ver o zaman konuşabiliriz.

Firmalar kişinin daha önce de staj yapmış olup olmamasına bakar tecrübe aradıkları için ama karşısında bir Anadolu Üni mezunu bir de YTÜ mezunu varken bir tarafın bariz avantajı olduğu gayet açık, ha Anadolu Üni'li adayın hiç şansı yok demek değil bu ancak YTÜ'lü kişinin daha çok imkanı olmuştur ve ilk stajını bulurken de üniversitesinin adından faydalanmıştır. Bu açıdan üniversiteler etiket değeri taşıyor ki ben sadece İTÜ-ODTÜ mezunu mühendis alırım diyen firmalar da var. Bazı okulların eğitim kalitesi bariz şekilde daha iyi ve bu da öğrenciye yansıyor.


Açıkçası Türkiye'nin en iyi üniversiteleri:
İTÜ - ODTÜ - Boğaziçi - Koç- Sabancı- Bilkent
Bu altı üniversite diğer üniversitelerden kalite olarak gözle görülür şekilde daha üstün bir konumda. Bunlardan sonra iyi üniversiteler gelir YTÜ gibi ancak Anadolu üniversiteleri açıkçası bu üniversitelere göre dandik kalıyor.

İyi bir üniversiteden mezun olmuş olmak gayet önemli.  İyi bir üniversitedeysen staj bulmak daha kolay ve yaptığın staj sayısı da işe alınacağın zaman çok önemli oluyor, ayrıca giriş maaşı çok iyi olan şirketler(danışmanlık şirketleri gibi) Koç-Sabancı-Bilkent-Boğaziçi-ODTÜ(İTÜ bile dahil değil bazen) bu üniversitelerden çalışan alıyor Türkiye içinde.

Bilgisayar mühendisliği biraz daha farklı tabii, ne kadar tecrüben olduğu, kendini ne kadar geliştirdiğin daha önemli. Gene de dandik bir üniversiteye gitmeyin bence, YGS-LYS kesinlikle kişinin zekasını, yeteneğini ölçen bir sınav değil ancak Boğaziçi gibi yerlerde ortamın, insanların daha kaliteli olduğu bir gerçek, o yüzden güzel bir 4 sene geçirmek için iyi bir üniversite önemli. Ayrıca Koç-Sabancı-Bilkent gibi özel üniversiteleri de tavsiye ederim, gene tercih döneminde gider konuşursun ama bu üniversiteler senin kendi projelerine bütçe ve ekipman sağlıyorlar ve bunun için projenin herhangi bir ödül vs. kazanmasına da gerek yok.  Bu yüzden özel üniversiteleri de değerlendirin.


Yerleşmeyle ilgili olarak puanlara bakmayın. Önemli olan tek şey sıralama, puanların hiçbir önemi yok. Örneğin YTÜ - Bilgisayar Mühendisliği'ne bakarken kaç puanla kapattığına değil hangi sıralamayla kapattığına bakın, bir sene 400 puanla kapatır öbür sene 450 ancak sıralama bu kadar keskin şekilde oynamaz.

Muharebe büyüklüğünü küçültmeyi dene. Ayrıca Kazakların neredeyse bütün birimlerinde tüfek olduğu için kaleye varana kadar asker kaybetmemek imkansız. Sen de giderken zikzak çiz yoksa vururlar her türlü. Seçeneğin varsa "attempt to break through inside the city", Türkçesi şehre sız gibi bir şey olması lazımdı diye hatırlıyorum, seçeneğini seç ve askerlerini kaleye giriş kapısının önüne "bu pozisyonu tutun" emriyle yığ, kaleyi savunan askerler kendiliğinden kale kapısından dışarı çıkıp tüfeklere ölüyorlar. En az kayıpla şehir alabileceğin tek taktik bu.

Yanlış hatırlamıyorsam hepsinin sana katılmasına gerek yok, direk Lehistan'ı yenmen lazım. Bunun için de Lehistan'ın lordlarının senin tarafına geçmiş ya da yenilmiş ve toprağının kalmamış olmaması lazım anca öyle yok ediliyor.

Ülkenin döviz kaybetmemesi için uygulanan bir politika bu.  Düşük değerde ürün ihraç edip yüksek değerde ürün ithal ediyoruz, e aradaki açık sürekli devam ederse ülkede döviz kalmaz. Bu sorunun çözümü gelişmiş sanayiye sahip olmak ama inşaat ekonomisi yandaşlara daha çok yaradığı için AKP inşaat sektörüne yatırım yapıyor hep, sanayi yerinde sayıyor.

Will they reveal new info before the next blog?

Dogukan said:

Evet seküler komünist bir rejimdi...iç savaş derken islamcılar doluştu, Sovyetler cihatçılara karşı savaştı. Amerika Sovyetleri zayıflatmak için cihatçılara silah yağdırdı. Şimdi o cihatçılarla kendisi savaşıyor.

Click to expand...

Sovyetler de işgal etmişti Afganistan'ı. Sadece bir tarafın yaptıklarını söyleyip diğer tarafın kusurlarını örtmekle amacın kendi ajandanı devam ettirmek tabii. Afganistan'ın destabilize olmasında SSCB işgalinin payı da büyük.  SSCB de ABD de etki altına alabilecekleri, kendi propagandalarını yapabilecekleri her ülkeye kuduz köpek gibi saldırdılar, bunun olduğu Soğuk Savaş sırasında Afganistan, Vietnam gibi ülkelerin kutuplaşmasının temel nedeni bu.

Calradianın Bilgesi said:

Hali vakti yerinde olan insanları kandırıp dağa çıkartamazsın, bunu geniş bir halk hareketine çeviremezsin. Türkiye Cumhuriyetinin Kürtlere karşı çok derin bir adaletsizlik ve hak ihlali geçmişi var, bu hak ihlallerinin önemli bir bölümü AİHM'de kanıtlandı ve Türkiye bu davalarda hüküm giydi. Türkistan Platformunu babalamak istemiyorum ama eğer burada Doğu Türkistan'daki terörü inceliyorsak "Önemli insan hakkı ihlallerinin olduğu yerde terör başlar" sözümün de arkasında dururum.
https://en.wikipedia.org/wiki/Human_rights_of_Kurdish_people_in_Turkey

Click to expand...

PKK geniş bir halk hareketi değil zaten. AKP'nin beceriksizliği sayesinde tekrar ayağa kalkmışlardı.

Irkçılığa karşı çıkan biri olarak Atsız'ın siyasi ve edebi kimliğine biraz olumsuz bakıyorum ama yazdığı her şey de ırkçı değil ve ırkçı olmadığı halde ırkçı sanılan metinleri de var. Mesela "Türk kızı" şiirinde:

Saraylarda süremem
Dağlarda sürdüğümü
Bin cihana değişmem
Şu öksüz Türklüğümü

böyle bir kıta var ve bu kıta hiçbir milleti yermiyor, sadece Türk olmayı övüyor ki bu da kelimelerin günümüz tanımlarına göre olsa olsa milliyetçi bir davranış olur. Bana göre başka milletleri rasyonel olmayacak bir şekilde suçlamadığı, yermediği sürece bir sıkıntı yoktu. Romanlarının bazılarında da "Türk olduğu için Çinli'yi kolayca alt etti." kıvamında cümleler bulunduğunu biliyorum, e bu da bana kalırsa aşırı saçma. Gene de yerin dibine sokulmayı hak edecek biri değil ki öncelikle düşünce adamı kendisi. Aynı şekilde güzel eserleri de var, örneğin ben bu "Türk Kızı" şiirini severim.

Güç gerçekten yozlaştırıyor. Bizde de üst seviye idari mevkilerde yıl sınırı olması lazım.

Silver elite master attı