Kurt Adam: Isırık! [İyiler Kazandı]

Users who are viewing this thread

tlgklz

Grandmaster Knight
qW2MjV.gif
YN54Pj.png
Öncelikle, oyuna katılmadan Önce aşağıda yazan dört madde ile ilgili herhangi bir probleminizin olmadığından emin olun.

-Bunun sadece bir oyun olduğunu, eğlenmek ve vakit geçirmek için yapıldığını unutmayın. Dostluklarınızı veya bu gibi duygularınızı bir kenara bırakıp gelin oyunu oynamaya. Konu içinde veya dışında, bu konu ile ilgili herhangi br tartışma olmasını istemiyoruz. Daha önceden yasaklananların bu oyuna katılımı serbest, olur da tekrar sıkıntı yaparsanız benim sorunum değil.

-Oyuna yalnızca, oyun süresince gerçekten oyuna yeterli zamanı ayırabileceğini düşünen üyeler katılsınlar. Bu oyunun gidişatı ve kalitesi açısından çok önemli. Ramazanda olduğumuz için bitiş saati kaydırıldı, iftardan sonra da öncede bakabilirsiniz.

-Bir de sürekli dile getirilen bir şey de, ''Bu hain, buna güvenmeyin.'' tarzı ( şaka yolu ile olsa bile, ki ciddilerini görmedik değil.) mesajlar. Oyunda birine yalan söylemek, onu aldatmak, işbirliği yapıp arkadan vurmak pek güzel davranışlar olmasa bile tamamen serbesttir. Ek olarak ölen kişiden bilgi edinmek kesinlikle yasaktır.

-Son olarak kurallarda olsa bile buraya da yazma gereği duyuyorum, Her türlü kritik/düşünce/kavga burada yaşansın.

Temel

1) Oyunculara rolleri ÖM yoluyla ulaştırılacaktır. Rollerin geldiği iletinin veya oyuncular arasındaki mesajların resmi çekilerek veya quote komutu kullanılarak konuya konulması veya başka bir oyuncuya gösterilmesi kesinlikle yasaktır. Bunun dışında ben buyum bunu yaptım demeniz, sizin aldığınız risk ve sorumluluktur. İnsanları peşinizden sürükleyebilir ya da yem olabilirsiniz.

2) Turlar birer gün sürecek, her tur 11(FORUM SAATİ DEĞİL.)'de bitecek ve olay örgüsünü anlatan hikayeden sonra devam edecektir. Konu bu süre zarfında kilitli kalacaktır.

3) Özel yetenekleri olan oyuncular (kahin vs) hamlelerini özel mesaj ile iletirler. Verilen komuttan cayılamaz. Her tur linç+ bir (1) özel yetenek gerçekleştirilebilir.

4) Yeşil ve kalın olmayan linç oyları sayılmayacaktır. Linç: Ahmet formatında yazınız. Vazgeçme hakkı ilk iki turda birer kez, diğer turlarda ise toplamda bir kezdir. Yetenekler için geçerli değildir.

5) Simültane: Liderin seçeceği kişinin veya kişilerin direkt linç edilmesi. Liderin iyiler tarafına çalışması beklenir, ancak kötü de olabilir. Liderin kilitlenmesi her iki karakteri öldürür.

6) Oyunu bu başlıkta oynayın, herhangi diğer iletişim aracında değil. Her türlü kritik/düşünce/kavga burada yaşansın.

7) Pas diyerek turu geçebilirsiniz. Oyunda toplam 2 kere pas geçme hakkınız vardır.

8 ) Sorular, roller hakkında merak ettikleriniz gibi şeyleri bana özel mesajla iletebilirsiniz.

9) Oynamayan arkadaşlar ve oyundan çıkmış arkadaşlar başlığa mesajlarını renkli yazmak zorundadır. Bu mesajlarında oyunla ilgili analizler yapmak yasaktır. Ayrıyeten, oyundan çıkan oyuncuların oyun hakkında iletişim ağı aracılığıyla veyahut başka bir şekilde görüş belirtmeleri veya oyuna herhangi bir katkıda bulunmaları yasaktır.

10) ilk tur 3, sonraki tur 2 ifade verilecektir. İlk turdaki 1 ifade kesin doğru, diğer turdakiler şaibelidir.

11) Sadece bir kereliğine, sessiz kalan kişi pas hakkını kullanmış sayılır ve pas hakkından eksiltilir. Pas hakkı kalmamış ya da önceden sessiz kalmış biri ölür.

Roller
Köylü +1 Lider: Tanrının gazabından korkan, küçük masumlar...
-Linç hakkı var. -
-Dönüştürülürse, dönüşme hakkı var.-
-Avcı kurt tarafından dönüştürülürse, avcının yeteneklerini sıfırlanmış halde alır-
-Lider simultane durumlarına karar verir.
İtbarak/Kurt adam: Eski Türkler kara karganın şeytanın ve kötülüğün simgesi olduğuna inanırlarmış...

-Alfa ve diğerleri...-

KATLİAM!
Grubun Alfa ile beraber karar verdiği canlıya saldırırlar. Her tur 1 kişiye saldırma hakları vardır.
-Saldırılan kişi korunuyorsa, Alfa hariç, kurtlardan biri ölür.-

Kalıcı Dövme! (1 kez):
Kurtlar bir turluğuna, anlaşarak bir canlının vücuduna karga motifi kazıyabilir. Kanlı dolunayda gerçekleşir.
-Sadece köylüler dönüşür. -
-Köylü dışında birine uygulanırsa (avcı hariç), yetenek boşa gider ve hedef Alfanın kimliğini öğrenir.-
-Korunmakta olan bir rolde Alfa ölür.-
-Avcıya uygulanırsa, avcı rastgele bir kurt vurur ama dönüşür, avcının silahı rastgele bir köylüye verilir-Avcı!: Çekmişim pompalıyı...

Gümüş Saçma! (2 Defa)
-ZBAM! ZBAM! ZBAM! Öldün çık. Bu saçmaların acıması yok. -
-Acımasızlık iki iyi karakteri vurduktan sonra son bulur, bitmiş gümüş kurşunların acısını elle doldurulmuş ucuz kurşunlar alır. Artık yapacak tek şey vardır. -
-Dönüştürülme hariç tüm saldırı aksiyonlarına tek tepki verir, vurur ve ölür.-
-Erken ölümü durumunda tanrı köylülere acıyacak ve silahını verecektir.-


Ak Şaman/ Kahin Batıdan geldi, gökyolculuğu ile iyilik dağıtmaya yemin etti...
Görü:
-Her tur istediği kişiyi dikizler ve gerçekleştirdiği eylemini öğrenir-

Koruma (1 kez):
-Seçtiği kişiyi yatağına (altına) alır. Tüm eylemlerden korur.-

Lanetleme (1 Kez):
-Seçtiği kişi tur başlarken ölür-

Not:Tarafsızdır. Kazanan taraftan olur.


Katliam: Korunan bireye uygulanamaz, korunan birey saldırganın kimliğini (Alfa hariç) öğrenir.
Aksiyon sonucunda sadece uygulanamadığı söylenir.

Dönüştürme: Saldırılan birey korunuyor veya gizleniyorsa uygulanamaz.
Alfaya uygulanan kilit, aksiyonu geçersiz kılar.

Gümüş Saçma: Kilit ve gizlenme harici engellenemez, korunan birey ölür.

Görü: Eylemi gösterir, direkt rol bildiriminde bulunmaz. Eylem olmayan bir gecede hikayeden öğrenebilirsiniz.

Koruma: Kilit dışında engellenemez, gümüş kurşun korumayı geçebilir. Linci dahil engeller.

Kilit: Tüm eylemleri engeller pasif eylemleri  (hatta lideri bile. Katliam hariç. Kilit > Katliam hariç her şey.

Lanetleme: Gizlenmeye etki etmez, koruma ve kilit dışında engellenemez.


EK agresiflik listesi: Kilit - Korunmalar - Linçlenme  - Görü - Lanetleme - Katliam - Gümüş Saçma

Ek2: Üstteki ve buradaki bilgiler çakışıyorsa bildirin, burada olan açıklamada olmayacak ya da açıklamada olan burada olmayacak diye bir şey yok, her iki kısımda geçerlidir.


-Tiags - Köylü Katledildi.
-Azer Bülbül - Kahin
-Turkish Cavalry - Köylü - Avcı tarafından Vuruldu.
-Lєσηidαs™ - Kurt Adam -Linçlendi.
-Cioss Julius U.X. ? Köylü/Lider
-John Di Penliaz Avcı Katliama kurban gitti.
-Electus Köylü
-Ordulu Köylü
-İlkeryus999 Kurt Adam - Avcı tarafından Vuruldu.
-Dohtget Köylü -Linçlendi.

# O soğuk gece...

Soğuk ve yağmurlu bir akşamdı... Bulutların arasından büyük bir dolunay göz kırpıyor, köylüler evlerine doğru koşuşturuyordu. Yılın bu ayında, yani Mart ayında bunlar olağan şeylerdi. Kimse, köyün başına neyin geleceğinden habersiz o an tek dertleri olan yağmurdan kaçıyordu.

Pek hayırlı bir sabah olmayacaktı, Karadeniz kıyısına kurulmuş bu köy (ki belki de en büyük hataları buydu) vahşet dolu bir gece geçirdi... O gecenin vahşetine bir kaç kişi tanık olmuşsa da onlarda bu etkiyle hafızasını kaybetmişti...

Sabah olduğunda evlerinden fırlayan çocuklar, çığlık çığlığa geri döndüler, endişeli aileler Karadenize doğru döndüler yüzlerini, azgın dalgalar son kalan parçaları da götürmeden önce görme şansına eriştiler. Paramparça olmuş et parçaları, bir kaç kol hariç derin mi derin Karadeniz'e karıştılar... Kalan parçaları da köpekler çekiştire çekiştire meydana getirmişler, kemiklerine kadar ayırmaya çalışırcasına didikliyorlardı, insanlar onları sopalarla kovalayıncaya dek tabi...

Köydeki hayat korku dolu bir şekilde normale dönüyordu, çocuklar apar topar gönderilmiş, işi olanlar işine dönmüş kalanlar köpeklerin getirdiği parçaları incelemeye koyulmuştu, köyün en yaşlı ve bilge insanı da oradaydı.

"Bunu daha evvel dedemin anlattı hikayelerde dinlerdim ben, hiç gerçek olacanı düşünmezidim..."

Eh köy ahalisi meraklı, sordular tabi nedir bu diye... Şimdi size anlatayım sayın okuyucu, bu kıllı ama omuz kısmı kargayı andıracak biçimde kazınmış olan kol, bir götten bacaklıya aitti. Bu yaratık bir inek kadar büyük, kızılımsı renkte, uzun kuyruklu, paslı çivi renginde kulaklara sahip, kızları hayran bırakacak oldukça geniş omuzlara sahip ama leşten beter kokan bir şeydi... Dört ayağı üzerinde hareket edip bir insandan azıcık daha hızlı koşan, saldırırken ise dikleşip iki ayak üzerinde saldıran, saldırırken elinin insan elini andırdığı ve dişlerinin uzadığı söylenen bir İtbaraktı bu.

Gerçek oldukları artık şüphesizdi, gece vakti köye inmiş, evine yetişememiş iki teyzeyi yemişlerdi. Yaşlı adam bu kolu yakmanın onları uzak tutacağına inanıyordu, amma velakin bu köyün sonunu getirebilirdi de...
# 2. gün
Halk meydandan dağılmış, kol ise yakılmıştı... Cioss ve Electus beraber olayların vahimiyetinden konuşuyorlardı. Nitekim Cioss pek bir durgundu, Electus sebebini sorduğunda net bir cevap alamamıştı, köyde işler normale dönerken Electus ve Cioss ayrıldılar. Electus Köyün kahvesine doğru ilerliyordu, yol üstünde önceki gecenin vahşetinin izleri duruyordu. Henüz kimse temizleme işine girişmemişti.
-Kahvehane-
İlkeryus tedirgin bir şekilde bir köşeye sinmiş gayfede dönen kavgayı dinliyordu. Köyün en yaşlısı Azer Bülbül diğer gençlerle ormana gidilmemesi gerektiği hakkında tartışıyordu, ammavelakin gençler köyden bir kişinin adını bile vermişti, o gittiği gün köyde bu olay meydana gelmişti. Gençler bunu anlattıktan sonra Azer derin düşüncelere daldı... Kavganın sonlarına doğru Tiags elinde tırpanıyla bağırarak içeri daldı! Herkes bakışlarını ona çevirdi, Tiags bir şeyler anlatmaya çalışır gibiydi fakat anlayabilen 1 insan dahi yoktu. Onu bir iskemleye oturtup, sakinleştirdiler ve olan biteni anlatmasını sağlamaya çalıştılar. Dün gecenin bir cesedi daha ortaya çıkmış, dağlara giden arazide olduğunu ve bunun Phyanaphos'a ait olduğunu söylemişti. Üzerinde gümüş saçmaların olmasınıda araya sıkıştırmıştı. Azer bülbül başını doğrultup "Gümüş saçma..." diye mırıldandıysa da duyan olmadı. Turkish Cavalry, ortamdaki aksiyondan yararlanıp, Kahvehaneden ayrıldı ve koşar adım evine gitti...


Sonunda hava kararmış ve herkes kahvehanede geri toplanmıştı. Başta Dohtget ve Ordulu, gençlerle beraber ormana gitme fikrini sıkı bir şekilde destekliyorlardı. John Di Petliaz ise bunun tam tersi fikirdeydi.  Bu yüzden özellikle onun üzerine doğru gidiyorlardı. Tartışmalarını hiç bir şekilde sonuca bağlayamadılar, en sonunda genel bir oylama yapmaya karar verdiler... Oylamanın sonucunda ne hikmetse ormana gitmemeye dair sonuç çıkmıştı, hatta oylardan birinin üstünde gümüş izi vardı. Dohtget izi gördüğünde bir kaç adım geriledi ve herkes evine dağıldı...
#2. Gece

Gece saatleri, herkes evlerine çekiliyordu çünkü alınan karara göre ormana gidilmeyecekti. Cioss kahvehaneden ayrıldıktan sonra Electus ile bir araya geldi ve çıkan sonucu tartışmaya başladılar, Cioss Cavalry'den şüphelenmişse de üstüne o kadar gitmemişti. Gözlerini kısa bir süre ormana çevirdi, yüzüne belirsiz bir ifade yayılır yayılmaz tekrar Electus'a döndü ve bu gece önlemini al dedi.
Geceye doğru köyü sis basmıştı, saat henüz gece yarısını vurmamıştı orman taraflarından kurt sesleri gelmeye başladı... Köyde bir pompalının mermi doldurma sesi yankılandı, hemen ardından bir atış sesi. Turkish Cavalry kapısının önüne yığılmıştı, onu vuran kişi ise sisten faydalanarak gözden kaybolmuştu ve aynı şekilde kurt sesleri de kesilmişti. Kurt seslerinin yok olmasını fırsat bilen halk toplandı, korku ve iğrenti dolu bakışlarla cesedi incelemeye başladılar.Herhangi bir dönüşüm izi, kıl ya da köpek dişi yoktu. Hatta kargaya dair en ufak bir simge bile yoktu. Bu kurt adam falan değildi... Silahlı adam her kimse bir hata yapmıştı. Çok geçmeden, köyün öteki ucundan inleme sesleri geldi, bu bir köpeğin inlemesi gibiydi ama çok daha boğuk, hırıltılı geliyordu. Halk eline geçirdiği şeyleri alarak koşar adım o tarafa koştu. Bir kurt, yarı insan yarı yarı kurt, iki kaya arasına sıkışmış kurtulamıyordu. Köylüler acımadı, beyni patlayıncaya kadar vurdular ve ardından geceyi aydınlatan bir şekilde yaktılar. Gece hem karlı hem zararlıydı. Bir köylü ölmüştü ama karşılığında bir kurt avlanmıştı. Kim bilir kaç kurt daha vardı. Cavalry'nin yası tutulacaktı. Sabah oluncaya kadar kimse yatağında rahatça uyuyamayacaktı.
3. Gün
Sabah olduğunda herkes olanları bir daha unutmayacak şekilde uyanmıştı ama bugün farklıydı, bugün köyde çok değişik şeyler olacaktı, nitekim kimsenin bundan haberi yoktu. Cioss Julius U.X. ?, Electus ve Ordulu birlikte köy kahvesine doğru ilerliyor ve durumu tartışıyorlardı. Köydeki Dohtget üzerinde şüphlenmişlerdi ama asıl şüphelenmeleri gereken kişinin o olmadığını henüz bilmiyorlardı. Ordulu daha fazla dayanamadı ve Cioss'un üzerine yürüdü, her şey onun başının altından çıkmışcasına saldırıyordu. Ciossu yere yuvarladı bu sırada Cioss'un iç cebinden yere köye dair belgeler düştü, Lidere ait olması gereken belgelerin Cioss'ta ne aradığını bir anlığına düşünselerde, Phyanaphos eski muhtar ölmüştü, anlaşılan Cioss yeniydi. Cioss yatıştırmaya çalıştı, başarılıda oldu ne de olsa Ordulu ve Electus sıradan köylülerdi. Bu esnada Ordulu'nun gözüne Azer Bülbül'de çarptı. Elinde bir kaç cam şişe ve otlarla evine doğru giderken ne olacağını anlamamıştı...

Tiags, Cioss,Ordulu, Electus ve Dohtget köyde oturmuş ne yapacaklarına dair tartışırlarken sessiz olanları kimse düşünmüyordu. İlkeryus999 baltasını almış, koşar adım ormana gidiyordu, bunu sürekli yapıyordu ama kimse onun bu suskunluğunun kötüye yorulacağını düşünmemişti. İlkeryus çok geç olmadan ormanda ki klubesine ulaştı, hızlıca üstünü çıkarıp gereken hazırlıkları yapmaya başladı. Kırmızı boyalar, kızgın demir çubukları... Üstündeki gömleği çıkarttığında sırtındaki kocaman Karga dövmesi dikkat çekiyordu. Kötülüğün birebir sembolü olan bu dövme, doğal olarak iyiliğin habercisi değildi. Eline geçirdiği usturayla dün geceden kalan kıllarını traş etmeye koyuldu İlkeryus999.

Azer Bülbül, raflarından sıra sıra kitapları çıkarıyor, şişe şişe renk renk sıvıları masasına koyuyordu. Bu gece yapacağı büyünün tüm köyü kurtaracağına inanıyordu bu kahin belki de öyle olacaktı, belki de yapacağı bu Lanet büyü ona pahalıya patlayacakta olsa, hedefini doğru tutturmuşsa çok iş görecekti. Azer elindeki tüm karışımı, aynı anda 4 kitaba bakarak bir kazana boşalttı, kazanın başında çeşitli dualar söylemeye başladı, kötü ruhlara sesleniyordu, kazandan kara dumanlar yükseliyordu ama daha evi terk edemeden yok oluyordu bu duman. Anlaşılan hava biraz daha kararmalıydı.

-Gece Suları-
Dohtget, gizlice evinden çıkmış John Di Penliaz'ın evine gidiyordu, ne sokakta görmüş ne adını duymuştu çünkü. Meraklıydı Dohtget, öğrenmek istiyordu ama bu ona ağıra mal olacaktı. Daha John'un evini gördüğü anda Kurt seslerini duydu, John'un evinin yakınlarından geliyordu! Eline aldığı bir taşı hızla sesi duyduğu tarafa attı ve gerisin geri koşmaya başladı... Daha köşeyi dönememişti ki, John silahını sıvazlar bir halde ona döndü. Dohtget onun korkusuyla arkasını döner dönmez köşeden köylüler meşale, tırpan ve oraklarla çıkageldiler. Dohtget'in üstüne koşmaya başladılar. Sıradan bir köylü için çok büyük bir hazırlıktı. Bir avcı ve köylülerin linci... Dohtget artık ne yapsa boştu. Diz çöktü ve ölmeyi bekledi. Öyle de oldu, ancak avcı kurşunuyla değil, pis oraklarla. Halk kahkaha atarak John'a doğru ilerlemeye başladı, John'da mutluydu... Ta ki Cioss yavaşlayıp, John'un arkasına donuk gözlerle odaklanıncaya kadar. İlkeryus999 bir İtbaraktan daha büyük olduğu açık şekilde duruyordu. Alfa olduğunu anlamak için büyücü olmaya gerek yoktu. John bunu anladı, köyün en soğukkanlısıi olaylara soğuk kalan kişi arkasını döndü. Eli tetikteydi, tam o anda atladı İlkeryus, iki eliyle John'un kafasını kavradı, müthiş bir hiddetle sıktı! Patladı... Ama sadece John'un kafası değil, silahta patladı... İlkeryus eski haline dönerek çöktü aşağı. Karının olması gereken yer boşluktu, John'unda kafası yoktu zaten. Köylüler şok geçirmişti her şey çok hızlı gelişmişti derken... Korkunç bir çığlık! Kara kara bulutlar! Köylülerin etrafını sardı, ruhani bulutlar kahkaha atarak Tiagsın tüm vücut boşluklarından içeri girdiler! Köylüler şoku atlatıp koşmaya başladı etrafa! Geri döndüklerinde yerde 4 ceset vardı... Tiags olup olmadığını anlamak uzun sürdü çünkü içine çekilmişti bedeni.

Cioss lider olarak olaya açıklık getirmeye çalışırken, köşede Azer Bülbül göründü. Cioss o an Lider olarak anladı her şeyi... Ancak köy artık kurtulmuştu, alfa ölmüştü, son kurt olduğu açıktı çünkü başka kurt yoktu ve alfa tek olmazdı. Köy artık barış havasına dönebilirdi. Dönebilir miydi?

Cavalry, gece kahvehaneye gelmeyen kişidir.
Ordulu, gümüş izin kaynağını öğrenebilir.
John Di Penliaz, bu olaylara soğukkanlı kalan kişidir.
Cioss, ormana doğru işaret veren kişiydi.
Azer Bülbül, gece saati evinde değildi.
 
15 Temmuz Gazisi Phyanaphos ¤ said:
İfade ve hikayeler eklendi.
Oyun Başlamıştır.

Konu dışı: Hocam John di Penliaz "P E N L I A Z". Petliaz ne ya  :facepalm:

Tiags elinde tırpan ile girip cesetlerden heyecanlı olarak bahsediyor. Köylü olduğu ortada fakat yanıltmaca da yapıyor olabilir. Fakat o gece Turkish Cavalry nedense bir anda evine gidiyor... Sanki birşeylerin hazırlığını yapıyor ama neden bilmiyorum. Kurtadamlar gümüşten korkar ve Dohtget izi gördüğünde nedense adım adım geri kaçmış... İlginç..

EDİT: Yazım hatası.
 
Back
Top Bottom