Çoğunuzun bildiği üzere oyunu uzun süredir yalnızca forumdan takip ediyordum. Bugün girip 1.5 saat kadar etrafta gezinip nelerin olup bittiğine, oyunun ne durumda olduğuna, hangi detayların eklendiğine baktım. Fakat konuda belirteceğim detaylar daha önce de eklenmiş olabilir. Genel olarak benim fark ettiğim ve hoşuma giden/gitmeyen detayları paylaştım.
İnceleme yaptığım mekanlar:
Poros Şehri
Onica Kalesi
Onica köyü
Akkalat Şehri
Adını unuttuğum Khuzait köyü
Hoşuma giden detaylar:
- Arenada kazanınca önümüze gelen ekranda karakterimize sevinme animasyonu yapmışlar, hoş olmuş.
- Grafikler mükemmel optimizasyon iyi.
- Kalede devriye atan askerler var.
- Kan efekti, dövüş ve ölüm animasyonları çok güzel.
- Arka sokaktaki çete ile kavga edince çocuğun biri korkup kaçtı. Güzel detay ama hiçbir ses olmadığı için kötü gözüküyor.
- Han'da ozanın etrafında dans eden insan güzel detay. Fakat çalan müzik sanki her zamanki gibi fondan çalıyormuş gibi. Sesin çıktığı yeri gerçekten ozanın sazına ayarlamaları lazım. Yaklaştıkça ses yükseliyor ama sanki sazdan değil hoparlörden geliyor gibi. Ayrıca müzik bitince ozan çalmaya devam ediyor.
- Köylerde ambians biraz daha iyi. Çok uzaktan inek, köpek, konuşma, bebek ağlama gibi sesler geliyor ama çok kısık sesle geliyor. Kuş sesleri de var. Fakat nereye gidersen git hep uzaktan geliyor.
- Sokakta dans eden kadın grubu var. Hafiften müzik çalsa çok daha iyi olacak ama yine de hoş olmuş
- Köylerde bolca hayvan olması hoş olmuş ama keşke bazılarının içinden geçip gitmesek.
- Genel olarak köylerin tasarımı ambiyans ve canlılık olarak diğerlerinden daha hoş olmuş.
- Arenanın seslendirmesi diğer yerlerin aksine çok güzel. Tezahüratlar falan çok ayrı bir hava katıyor.
- Dövüş esnasında envanterin doluysa f tuşuna basılı tuttuğunda açılan pencereden hızlıca hangi eşyanın yerine geçmesini istediğini seçebiliyorsun. Bu çok güzel olmuş.
- Kapalı mekanların tasarımı çok güzel ama ortada kocaman ateş yanıyor.
- Hanın kapısının önünde durunca içerden gelen gürültü, müzik, kahkaha sesi içindekinden daha güzel.
- Mimari yapılar oldukça güzel. Biraz daha cilalanması gerekli sadece.
Hoşuma gitmeyen detaylar:
- Bekleme süresi(Loading ekranları) çok fazla. İlk defa hdd'de oynadım oyunu bir kaleye girmem 30 saniye sürüyor. Hatta bir keresinde 2.5 dakika bekledim loading ekranında. Kesinlikle çekilecek çile değil HDD'ler için optimize edilmesi gerekiyor.
- Şehirler inanılmaz sessiz.
- At tüccarının atına binip kaçıyorum umrunda olmuyor.
- Bazı yerlerde nesnelerin gölgeleri zifiri siyah. Büyük ihtimal hata.
- İnsanlarla diyalog seçenekleri berbat. Adam dans ediyor veya tek başına bir odada konuşuyor. "Amcam buğdayı bilmem nerden almış 20 dinara... ah afedersiniz nasıl yardımcı olabilirim" diyor. Her karaktere aynı diyaloğu yapıştırmışlar.
- Adamın kafasına ok atıyorum veya kılıçla vuruyorum ben yokmuşum gibi davranmaya devam ediyor.
- Kaleler bomboş içeri girip gezmenin hiçbir anlamı yok. Sivil yoksa dahi etrafta eğitim yapan 10-15 kişilik birlikler, ok atan, talim yapan askerler olmalı. İşin komiği hiç insan yok ama 2 tane dilenci var hem de en ücra köşede. Kalelere çok daha fazla etkinlik ve insan eklenmeli. Eğer askeri garnizon olarak kullanılıyorsa askeri usule uygun şeyler eklenmeli.
- Kaledeki ve şehirlerdeki pek çok yapıların veya sokakların girişleri kolaya kaçılarak nesneler ile kapatılmış. Ayrıca bir sürü hatalı yerleştirilen nesne mevcut.
- Kalelerde ufak su birikintileri (dizime geliyor) tamamen görsel olarak var. Ne zıplayınca su dalgalanıyor ne de herhangi bir ses çıkıyor. Normal yolda yürüyor gibi.
- Devasa yapılar, güzel mimariler var ama kocaman kalede devriye atan 3-5 tane asker var. Haydut grubu bir baskın atsa tüm kaleyi 10 dakikada alacaklar.
- Uzak mesafede kaplamalarda bozulma oluyor ve çok fazla baştan savma.,
- Köyde ördekler bile ben yokmuşum gibi davranıyor sırtına 2 kere mızrak saplamama rağmen yollarına devam ediyorlar.
- Köyde bazı çitler bakış açına göre kayboluyor.
- Hayvan sayıları çok olması güzel ama etrafta makismum 8-9 kişi var. Bütün hayvanlar isyan etse köyü ele geçirecekler(!).
- Hayvanlarını katlederken köylüler suratıma bakıyorlar.
- Erkeklerin suratları gayet iyi olmasına rağmen kadınlarınki berbat. Hepsi emo gibi donuk bir surat ve suratlarında hiç detay yok. Dümdüzler resmen. Ayrıca dönemin standartlarının çok üstündeler. Dükkanların oraya gidiyorum çete lideri bir kadın. Yanında 2 tane izbandut var ama kadın bebek suratlı. Ayrıca lordun salonunda hiç kadın hizmetkar yok. Bu dönemde böyle şeyler görmek imkansıza yakın.
- Handa çok random seslerle konuşmalar geliyor ama bir anda kesiliyor ve 100 metre uzaktan geliyor.
- Müzikleri kapatınca far kettim şehrin ortasında konuşma sesleri geliyor. Ambiyans gibi bir şey yapmaya çalışmışlar ama baştan savma. Demirci kılıca vururken o sesi bastırıyor o kadar kısık ve uzaktan geliyor. Müziği tamamen kapatmadan oynayan birisi belki hiç fark etmemiştir bile. Demircinin ses efektleri bütün şehirdeki seslerden daha iyi. En azından körük sesi, su, ateş, demir sesi falan geliyor. Sanki seslendirmeyi çok iyi yapacaklar da biri engel olmuş gibi ya da "abi yetişmeyecek yalap şalap koy gitsin sonra düzeltiriz" demişler. Bu arada ses geliyor dediysem de komedi yani. Arkada bağırış çağırış var ama dikkatli dinleyince biri sürekli "hayayyay haa hayaya huvuava" öteki "hueey, haaeyy, veeey" diye bağırıyor.
- Pazarda yerde duran elmaların üzerinde yürüyünce tahtada yürüme sesi geliyor.
- Şehirlerin etrafları çok özensiz. Asıl hayat şehirlerin etrafında yaşanırken burada herkes surların içine tıkılmış. Halbuki yalnızca savaş anında surlara kapanılırdı.
- Köyde kendi kendime gezerken sınır dışına çıkınca adamın biri bana nereye gidiyorsun korkak diye bağırıyor
Özet:
- Oyunun müzik hariç seslendirme aşamasıyla kim ilgileniyorsa en kısa zamanda ses eksiklerini tamamlaması gerekli. Şehrin ruhsuz olmasının en temel sebebi bu. Geçen yıllarda yayınlanan ses blogunda bahsi geçen demirci seslendirmesi şehirdeki en iyi ses efekti olmuş. Fakat onun dışında hiçbir şey yok.
- Cilalanması gereken çok şey var. Özellikle şehir yaşantıları arasında kuzey ile güney arasında çok farklılık olması gerekiyor. Özellikle iki zıt kültürü inceledim. Ayrıca şehir hayatı dönemini daha çok yansıtmalı. Tarihçi olduğum için göze batan çok fazla detay var.
- Baştan savma, yapılmış olmak için yapılan tonla şey var. Hepsi bir an önce elden geçirilmeli.
- Bizi o dönemin sokaklarında geziyormuş gibi hissettirecek daha fazla detaya ihtiyacımız var.
- Atmosferi iyileştirecek görüntü ve ses efektlerine çokça ihtiyaç var. Bu havada uçuşan toz rüzgarları olabilir. Çocukların koşuşturma sesi olabilir. Hatta bir adamın geğirme sesi bile olabilir. Witcher 3'ü açıp incelemenizi tavsiye ediyorum.
- Atlar için daha fazla çeşit ve karakter gerekiyor. En basit olarak kuzeydeki atların yeleleri örülü olabilir veya bozkır kültüründeki savaşçı atlarının kuyrukları bağlanmış olabilir. Yerel halk normal bozkır atına binerken savaşçıları böyle atlara bindirmek güzel olabilir. Böyle detaylar oyunu yükseltir.
- Oyunda gerçekçiliği çok fazla baltalayan güçlü kadın nüfusu var. Şehirde gezerken 4 tane çete lideri gördüm 3'ü baby face bir kadın. Kale içini gezerken içerde bulunan komutan da kadın. Günümüz standartlarına göre düşünüyorsunuz. Böyle bir şey yok o dönemde kadınlar çok nadir böyle olaylarda bulunurdu. Bu yapılan hataya tarih lügatında anakronizm denmektedir.
- Askeri garnizon olarak kullanılan kaleler kesinlikle daha askeri ambiyansa sahip olmalıdır. İçeride 5 nöbetçi ve 2 dilenci var böyle bir şey mümkün değil. En azından 10 kişilik birlik, başında1 komutanla eğitim görsünler. Hatta komutanla diyaloğa girip askerleri ile talim yapılabilsin. Güçsüzsek askerler ve komutan bizi aşağılasın ama yenince şaşırsın falan. En kötü ihtimal kalede gezerken bir anda 20-30 kişilik asker sesi gelsin ve "yeah" diye bağırsınlar. Askeri lojmanlarda gezenler bilirler sürekli asker sesi gelir. 100 kişi bir anda sağol diye bağırır. Böyle detaylara kesinlikle ihtiyacı var.