Oyun Dünyası Genel Sohbet

Users who are viewing this thread

Dark soulsda öyle bütünücül bir lore yok oyunlar arası. Sadece kronolojik olarak amaç fireları linklemek. 3. oyunda fireın linklenmiş olduğunu başında gördüğüne göre demek ki tüm firelar rekindlelanmış. Fire age bitmemiş. Bitip tekrar başlamadığını da fireın zayıf olmasından anlıyoruz 3. oyunda.Tutulma şeklinde durmasının sebebi zayıflamış olması. Yani her oyun kendi içinde güzel bir hikayeye sahip. Bağlantılılar ama öyle 3ü oynadım hop 1e geçtim falan pek bir şey kaybetmiyorsun. Haa 1. oyunu önceden oynayıp 3. oyuna geldiğinde sıra biraz duygusal güzel oluyor. O yüzden en sevdiğim ds 3. oyun. Fan service ile güzel birleştirmişler hikayeyi.

Elden ring devamı olacağından dolayı dsnin 3. oyunu elden ring oynamadan bitir. Önce ana oyun sonra dlcler şeklinde bitir. O zaman bağlantıyı çözersin ufaktan. Ayrıca ilk iki oyunun 2şer endingi var. Son oyunun 3 ana ending ve 1 tane de öylesine konulmuş bir endingi var. Ama 3. oyunun asıl endingi tek. O da DLCleri bitirdiğinde ortaya çıkıyor.
 
Bu High Lord Wolnir'in kapısının önünde yerde sign belirdi. Neymiş bu diyip üzerine tıklayıp birini summonladım. Npc mi değil mi bilmiyorum ama boss savaşında ben amele gibi kola vururken adam iki dakikada bileklikleri patlattı kesti bossu. Gerçek oyuncu galiba. Bosslar bu kadar rahat geçilebiliyor muymuş yav.
 
Summonsız daha rahat kesiliyor. Ama summon ile keseceksen biraz hızlı oynaman lazım. Birini hızlıca kes sonrası geliyo zaten. 2 summon çağırabiliyorsun o fight için. Bitanesi charge atıp duruyo onu en sona bırak. Diğerini kes. Sanırım below olan charge atmıyordu. Chargeı dodgelayıp diğerine focus atacaksın biraz da hareketli oyna. Bu arada fire veya lightning falan kullanma. Dark magic falan kullan. Bu bossun weak olmaması lazım hiçbir şeye. Ama lightninge falan resistti. Dark ile kestiğimi hatırlıyorum.
 
Sırayla biri uzaktan zehir falan atıyor biri yakından saldırıyor. Bir süre sonra yer değiştiriyorlar. Silahım darklı. Baktım ilk demonlar darka zayıf, demon prince sadece bleed'e. Demon prince'e dönüşümden sonra öldüm hep sinirim bozuldu. Atmosferi bozmasın diye summon yapmıyordum hiç ama en son ölmeye dayanamadım bi npc summonladım öyle daha rahat kestim açıkçası. Ben birine saldırırken Slave Knight Gael öbürünü oyaladı öyle olunca rahat oldu. Birini öldürürken götten darbe yiyodum hoş olmuyodu. Bir de internetten bir şey öğrendim, en son öldürülen demon, demon prince'e dönüşüyor ve below olan dönüşünce daha rahat kesiliyormuş. Ona göre falan da ayarladım.
Bitirdim oyunu new game'e başladım da sıktı biraz, diğer oyuna geçicem bi ara.
 
Abi ds2 cok ilkel geldi ya. Grafikler falan neyse de oynanis ds3un primitive hali direk. Grafikleri de pek iyi degil. Mekanlar falan guzel de grafikler sanki 720pye gore hazirlanip upscale edilmis gibi.
 
Dark Souls 3 final boss'unu yendim az evvel, ilk karşılaştığımda final bosu olduğunu bile anlamadım, twin blades ile dalıp ilk aşamada canını yok ettim ve doğru düzgün hit bile almadım, ikinci chapterda dikkatim dağıldı öldüm. Ama düşündüğümden çok daha kolay bir boss fight oldu. Final bana biraz silik geldi. Daha epik bir şeyler bekliyordum. Şimdi DLC'lere geçeceğim.
 
Ds1 remastered ve 2 scholar of the first sin'i aynı anda oynuyorum, birinden sıkılınca ya da sinir olunca diğerine geçiyorum. :lol: İkisi de ds3'den daha kolay. Bossları genelde tek atarak geçtim. İkisinin de orjinal hali ps3'e uyumlu çıkarıldığı için çözünürlükleri düşük.
DS1'de hazır bir şekilde bonfire travel yok. Ancak tüm mekanlar iç içe ve shortcutlar var birbirleri arası. Yine de sinir bozucu bir durum. Ds2'de mekanlar ve çevre çok güzel, keşke daha yüksek çözünürlüklü ve daha iyi efektli olsaymış.
Ds3'e göre çok az öldüm ve ölmem genelde yanlışlıkla uçurumdan düşerek ya da sıkış tepiş alanlarda savaşırken kılıcın duvara çarpmasıyla falan oldu. Bunlar da çok sinir bozucu.
Serinin en iyi oyunu her anlamda Ds3. Rpg elementleriyle olsun, grafikleriyle olsun(hepsine çıkış yılına göre baktığımızda), bosslarıyla olsun, combatıyla olsun çıktığı zamana göre en iyi oyunu serinin kesinlikle. Hikaye kişisel bişi ama atmosferin de etkisiyle Ds3'de daha çok beğenmiştim.
 
Back
Top Bottom