Mount&Blade'de Yaşadığımız En Güzel Savaşı Hikaye Gibi Yazalım

Users who are viewing this thread

Kardeşim süper konu helal olsun :grin:
bende anlatıyım...
BRİLLİANTIN GÜNLÜĞÜ...
Bölüm 1
Günlerden 26 Nisan 1243...

Sarranidlerin köylerine yapılan baskınlardan rodokların büyük bir kazancı vardı tabi kergitlerinde Sarranidlerin yarısı fethedilmiş lordların nerede ise hepsi esirdi sadece 4-5 lord ve emir brilliant vardı.Herkes onun sarraniddeki en güçlü emir olduğunu söylüyordu nitekimde öyleydide ve stratejiyide çok iyi biliyordu ( :grin: :grin: :grin: :grin: :grin: ) herneyse mareşal en son emir ghanawaydı ve emir ghanawa emirlerini topladı ve şöyle dedi:

-Değerli lordlar size bir kötü haberim var rodoklar ve kergitler gülerinibirleştirmiş son baskın için hazırlanıyorlar sarranidlerin takati kalmadı hep beraber hiç bir kergit veya rodok gücüne dayanamayız sizden isteğim o ki sarranidleri yıkalım kalan toprakları rodok ve kergitler arasında paylaşalım svadyanların himayesine girelim...
Emir Biliya:
-Bencede zaten artık gücümüzde yok napabiliriz ki
Fakat bu konuşmalar esnasında bir ses kükredi Bu sesin sahibi elbette ki ülkesi ve milletine aşık olan Emir BrİlLiAnT idi:
-BUNU NASIL DÜŞÜNÜRSÜNÜZ!BU MASUM KÖYLÜLERİ BU BARBAR VE YAĞMACILARAMI VERECEZ BEN DERİM Kİ BUNLARA KARŞI GÜÇLERİMİZ BİRLEŞTİRELİM EĞER GÜCÜMÜZÜ BİRLEŞTİRİRSEK BİZİ BU KUTSAL GÖREV İÇİN KİMSE DURDURAMAZ DEĞERLİ SİLAH ARKADAŞLARIM SİZDEN İSTEĞİM ODUR Kİ HERKES GÜCÜNÜ BİRLEŞTİRSİN VE DÜŞMAIN ÜZERİNE SON DALIŞIMIZI YAPALIM HAZIRSANIZ ELİNİZİ BENİM ELİMİN ÜSTÜNE KOYUN!!!
Hiçkimse koymaz ve emir ghanawadan son karar çıkar:
-Kara veilmiştir sarranid ve onun asil halkı terkedilecek ...
Herr lordoun gözünde ağlamaklı bir hal vardır fakat Emir Brilliant ordan ayrılır tüm askerlerini toplar ve durquba şehrinin önünde düşmanı bekler askerlerin içindekorkulu bir bekleyiş vardır
Yakınlardan bir kafilenin geldiği görülür askerlerine söyler Asil sarranid halkının değerli askerleri bugün sarranşid sultanlığının kurtulmasının tek yolu siz güçlü cesaret timsaliiniz evet onların  sayısı fazla ama onları kalbi yok cesur değiller siz onlardan daha cesursunuz ve biliyorum sarranid köylüleri bir gün sizin bizim adımız anıcak şimdi benimlemisiniz e
HEP BİR AĞIZDAN:
EVEEEET
O ZAMAN HÜCUUUUUUM

---------------------DEVAM EDECEK---------------------
 
Arkadaşlar valla hile kullanmama gerek kalmıyor:grin: Kalede 300 asker olsun yanımda 5-10 tane paralı süvari yetiyo onlarda kuşatma yapabilmek için adamlara teyberle bi dalıyom:grin: oyundaki bugtan kaynaklı 10000 silah kullanım becerisi yapıyom:grin: dokunduğum gidiyo:grin:
 
millet bu arada mount&blade nin yenisi için askerlerinin geride kalması için hangi tuşlara basmam gerekiyor lütfen acillll mesaj gönderin
 
Arkadaslarim Lütfen Bana Yardim Edin 6 Seviye Geliyorum
Lisans İstiyor Nolur Yardim Edin Oyunda Yeniyim YardiM EDİN LÜTFEN KARDESLERİM
MSN EKLEYİN isyankar_mert
Lütfen Kardeslerim
 
Arkadaslar Lütfne Beni Ekleyin ben 6 seviyede kaliyorum Lisans Felan Diyor Yardimci Olun
Oyunun Tadini Alamadim 6 seviye Bittiyor Lütfen Bİraz Yardimci Olun

MsNEMİ VEREYİM EKELYİN YALVARİRİRİM isyankar_mert
 
Oyunu satın alacaksınnız.
Türkiye'de kutulu olarak satılıyor; şu an Mediamarkt'ta 9.99 lira.
Hepsiburada, ve D&R'ın internet sitesinden de sipariş verebilirsiniz.
Taleworlds ana sayfasından satın alabilirsiniz.
Steam, GamersGate, Impulse gibi internet sitelerinden de satın alabilirsiniz.
 
Kardes Bana Yardimci Olurmusun Oyunu COk Beyendim Ama Lisans Alacağim ama nasil alacagimi bilmiyorum
admin yardim edermisin acillen cok lazim oyun cok güzel
 
bir gün svadya krallığından avcı garros 152 kişiyle kral yarogleke saldırır kral yaroglekin 10 adamı kalmıştır savaş bitmiştir avcı garros kral yarogleki esir almıştır ve onun reyvadin şehrini ve krallığını ele geçirmiştir.
 
Human Seyit 2. Bölüm

Yolda ilerlerken bir tüccar gördü.Tüccarı gözleriyle inceledi ve birşeyden kaçtığını anladı.Tekrar İlerlemeye Başladı ve Elinde Kılıçları Olan 2 Kişi Gördü.Hızlı Bir Şekilde Birini Arıyorlarmış Gibiydiler. Aklına Birden Tüccar Geldi Kaçar Gibi Gittiğini Hatırladı.Hemen Geri Döndü ve 2 Adamı İzlemeye Başladı. Biraz İlerledikten Sonra Çıkmaz Bir Yola Girdiler.Tüccar Oradaki Adamlara Yalvarıyordu Öldürmeyin Diye.Seyit Bunu Duyunca Tüccara Yardım Etmek İstedi ve Kendini Belli Etti.
- Heey Oradakiler Neden Kendi Gücünüzde Birisiyle Tanışmıyorsunuz? '' Dedi ve Kılıcını Kınından Çekti.
Adamlar Hem Şaşkın Hemde Sinirlenmiş Bir Şekilde Seyit'e Doğru Yürümeye Başladılar.Seyit Sağdaki Adama Hızlıca Koşmaya Başladı Kılıcını Sağa Yatırdı ve Adamın Yanından Geçerken Adamı Neredeyse İkiye Bölüyordu.Adamın Kanlar İçinde Yattığını Gören Diğer Adam Hemen Hızlıca Uzaklaştı Oradan.Seyit Adamın Boynuna Elini Koydu ve Yaşıyormu Diye Baktı.Ama Çok Geç Adam Çoktan Ölmüştü.Seyit Kendi Kılıcını Kınına Koydu ve Adamın Kılıcını Kınıyla Beraber Aldı.Tüccarın Yanına Gitti ve Kaldırmak İçin Elini Uzattı.Tüccar Korkarak Elini Verdi ve Seyit'in Yardımıyla Kalktı.Tüccar Seyit'e Titrek Sesle
- Kimsin Sen Neden Bana Yardım Ettin Sen mi Öldüreceksin Beni '' Diye Soru Sormaya Başladı.
Seyit Sakin Bir Şekilde
- Hayır. Ben Herzaman Zor Durumda Kalmışlara Yardım Ederim. Adım Seyit Uzak Bir Diyardan Geliyorum. Der ve Tüccarla Konusmaya Devam Eder.
Tüccar Seyit'in Elinden Tutar ve Hemen Evine Götürür.Seyit'e Birşeyler İkram Eder ve Aklındaki Konuyu Konusmaya Başlar.
- Seyit Sana Bir Önerim Var Eğer Kabul Edersen Çok Para Kazanırsın.
Seyit Bir Anda Düşünür ve
- Söyle Bakalım Neymiş Önerin Ona Göre Kabul Ederim.
Tüccar Başlar Anlatmaya
- Bak Benim Kardeşim Bir Kervanla Dhirim Şehrine Ticarete Gitmişti Kervan Lideri Olarak.Geri Dönerken Haydutların Saldırısına Uğramışlar. Diğer Herkesi Öldürmüşler. Sadece Kardeşimi ve 2. Kervan Başını Rehin Almışlar.Az Önceki Adamlar Vardı ya Onlar Kardeşim ve Kervan Başım İçin Benden Para İstemeye Geldiler.Ben Vermiyeceğim Dedim ve Kaçtım Onlardan Sen Olmasan Şimdiye Ölmüştüm '' Der ve Konusması Uzar Gider.Konusması Bittiğinde
- Şimdi Kabul Ediyormusun Etmiyormusun?
Seyit Biraz Düşünür ve
- Kusura Bakma Ama Sana Yardım Edemem Çok İyi Bir Dövüşçü Değilim.Ayriyeten Bir Birliğim Bile Yok.Oyüzden Tekrar Kusura Bakmayın Benim Gitmem Lazım Artık '' Der ve Ayağa Kalkar Tam Kapıdan Çıkacakken Tüccar
- Bekle Sen Beni Kurtardın En Azından Bu Borcumu Ödeyeyim Sana '' Der ve Seyit'in Kolundan Tutar.Seyitte Kafasıyla Onaylar.
Tüccar Seyit'e
- Söyle Bakalım Sana Ne Vermemi İstersin?
Seyit Hiç Düşünmeden Hemen Söyler
- Eğer Alabilirseniz Bir At İstiyorum Atımı Haydutlar Çalmıştı.
Tüccar Kafasını Yukarı Aşağı Sallar ve Beraber Evden Çıkarlar.Tüccar Kendisi Gibi Tüccar Olan Ama At Tüccarı Olan Arkaşı Arthtos'a Gider.Biraz Konustuktan Sonra Tüccar En İyisinden Bir Av Atı Alır ve Seyit'e Getirir.
Tüccar Seyit'e 100 Dinar Daha Verir ve
- Bu Parayı Almanı İstiyorum Ne Olur Ne Olmaz Hadi Hayırlı Yolculuklar. Haa Bu Arada Teklifimi Düşünüpte Kabul Edersen Ben Herzaman Buradayım Beklerim '' Der ve Evine Doğru Gitmeye Başlar.Seyit Tekrar Kalradyanın Sıcak Ama Bir Okadarda Tehlikeli Yollarında Yolculuk Yapmaya Başlar.
 
Human Seyit 3. Bölüm Kergit Hanlığına Giriş

2 Günlük Bir Yolculuğun Ardından Kergit Topraklarına Girmişti Seyit.Bu Sırada Orada 5 Askeri ve Kız Kardeşiyle Bekleyen Trida Noyanı Gördü.Bağırarak
- Tridaaaaaaaaaaa!!
Trida Kimin Bağırdına Baktı ve Seyit'in Geldiğini Gördü ve Hemen Yanına Gitti.Sarıldılar Birbirlerine Sonra Konusmaya Başladılar.Trida Seyit'i Gördüğüne Çok Mutluydu.Seyite Dönerek
- Seyit Canım Arkadaşım Nasılsın İyimisin Mektubunu Alınca Hergün Burada Bekler Oldum Seni Belirttiğin Günden Biraz Geç Geldin Ne Oldu?
Seyit Başından Geçen Olayları Anlatır.Trida Dinler.Sonra Seyit
- Bu Güzel Bayanda Kim Böyle Eşinmi Trida?
Trida Gülmeye Başlar Seyite Gülerek Cevap Verir.
- Seyit Ne Eşi Hatırlamadınmı Kefrayı Kız Kardeşim Leydi Kefra Der ve Gülmeye Devam Eder.
Seyitte Biranda Gülmeye Başlar ve Biraz Gülmeleri Devam Eder Sonra Trida
- Seyit Hava Kararıyor Artık Gidelimmi Ne Dersin '' Dedi.
Seyitte Kafasını Onaylar Biçimde Salladı.Trida Noyan , Leydi Kefra , 5 Asker ve Seyit Yola Koyuldular.Trida Seyit'i Babasının Kalesine Götürüyordu.Bu Arada Seyit'in Gözüne Bir Karartı Belirdi.Seyit Bağırarak
- Tridaaa !! Yanıma Gelirmisin Acele Et Lütfen.
Trida Hemen Atıyla Yanına Gelir ve Seyit'e Sorar
- Ne Oldu Seyit Neden Bağırdın?
Seyit İlerdeki Karartıyı Göstererek
- Şurada Karartılar Hareket Ediyor Sanırım Saldırıya Uğrayacağız Hemen Hızlanalım Dedi ve O Anda 5 Askerden 2 si Yere Yıkıldı.Hemen 3 Asker Atından İndi ve Kılıçlarına Sarıldılar.Bu Sırada Seyit ve Trida Noyanda Kılıçlarını Çekti.Leydi Kefra Hemen Atların Arkasına Saklandı ve İzlemeye Başladı.Seyit Bağırarak
- Trida Trida Hemen Gitmemiz Lazım Yoksa Öldürecekler Bizi!!
Trida Noyan Hemen Cevap Verir
- Ata Binmeye Çalıştığımız An Oklarlar Bizi.O Sırada Ormanın İçindeki Karartılar Birden Seyitgile Doğru Gelmeye Başladı. Seyit Bağırarak
- En az 20 Kişiler Ne Yapacağız !!
Trida Noyan Cevap Vermeden Adamlara Doğru Koşmaya Başladı.Seyitte Hemen 3 Askerle Arkasından Gittiler.20 Kişiye Karşı 5 Kişi Saldırdılar. Trida Noyan ve Seyit Her Vurdukları Adamı Öldürdüler.Böyle Gide Gide Seyit ve Trida Noyan Dışında Kimse Kalmadı Ama Onlardanda Sadece 7 Kişi Kalmıştı.Seyit Can Havliyle
- Trida Ben Bittim Artık Dayanayacağım.
Trida Birden Bağırarak
- Seyit Ayağa Kalk Saldırmassak Öldürecekler Hadi Kalk !! Dedi ve Seyit'i Kolundan Tutarak Kaldırdı.Trida ve Seyit Kılıçlarını Sıkı Sıkı Kavradılar ve Tekrar Adamlara Saldırmaya Başladılar.Bu Sefer Çok Zorlandılar Lakin 4 Kişiyi Daha Öldürdüler.Geriye 3 Kişi Kalmıştı.Onlardan Birisi
- Hadi Hemen Kaçalım Yoksa Bizide Öldürecekler.
3 Adam Hemen Ormanın Derinliğine Doğru Kaçmaya Başlarlar.
Trida Noyan Seyite
- Gerçekten Yaman Savaşçı Çıktın Seyit Sen Olmasan Bu Kadar Dayanamazdım.
Seyit Hafiften Güler ve Atına Biner. Trida ve Kefraya Dönerek
- Artık Gidelimmi Ne Dersiniz? dedi ve 3ü birlikte yola koyuldular.
 
Humanseyit 4. Bölüm Asugan Kalesi

Uzun Bir Süre İlerledikten Sonra Asugan Kalesine Varmayı Başarmışlardı.Kefra Hariç İkisinin de Yaraları Vardı.Asugan Noyan onları kalesinin önünde endişeyle bekliyordu.
Olanları duymuş hemen bir grup askerini toparlamıştı.Yola çıkacakken o sorundan kurtulduklarını ve kaleye geldiklerini öğrendi.İçi rahatlamıştı.Bir süre sonra uzakta belirdiler.Seyit , Leydi Kefra ve Trida Noyan kalenin önüne geldiklerinde atlarından indiler ve Asugan Noyan'ı selamladılar.Asugan Noyan selamlaşmadan sonra Leydi Kefra'ya ve Trida Noyan'a sarıldı.Asugan Noyan , Trida Noyandaki ve Seyit'teki yaraları görür.Hemen doktor çağırtır ve yaralarını tedavi ettirir.Hepsi kalenin içinde dinleniyordu.Asugan Noyan'ın çok korktuğu belliydi.Asugan Noyan Trida'ya
- '' Tirida Oğlum başınızdan geçenleri anlatın bu yaraları nasıl aldğınızı anlatın. '' dedi ve 4 kişi Toplantı salonuna girdiler ve sandalyelere oturarak konuşmaya başladılar.İlk olarak Asugan Noyan
- Oğlum bu sanırım arkadaşın olmalı.Adı Seyitti sanırım.
Trida Noyan kafasıyla onaylayarak
- '' Evet baba bu arkadaşım Seyit.Oradaki tuzaktan kurtulmama çok yardım etti.'' der ve susar.
Trida Noyan devam eder
- '' Biz 5 askerimle beraber ilerlerken Seyit ormanda karartıların olduğunu ve yaklaştığını söyledi.Bende ne olabilirki hayvandır dedim.Bunu der demez üzerimize onlarca ok geldi.2 adamım o oklarla vuruldu.3 Askerim , Seyit ve Ben hemen atlarımızdan indik ve kılıçlarımızı çektik.Ok atmayı bırakıp üzerimize doğru gelmeye başladılar.Bizde onlara doğru koşmaya başladık orta alanda siyah giyinmiş adamlarla çatışmaya girdik.Seyit her vurduğunu yıkıyordu. Tabi bende. Bu bir süre böyle devam etti.Sonra 3 adamımı teker teker yıktılar.Sadece Seyit ve Ben Kalmıştık.Kefra hemen saklanmıştı.Onlardan sadece 20 kişi kalmıştı.Seyit'le tekrar saldırdık. Bu saldırışta yorgun olduğumuz için biraz yaralar aldık ama onlar 6 kişi kalmışlardı.O 6 kişide hemen kaçtı.Peşlerinden gitmedik.'' dedi ve sustu.
Yorgun olduğu belliydi.Suratında garip bir biçim vardı.Asugan Noyan Seyit'e bakarak
- '' Evladım sen olmasan beni evlatsız bırakacaktın.Sana ne kadar teşekkür etsem azdır. ''
Seyit kafasını sallar ve suratında tebessüm belirir.Asugan Noyan Trida Noyan'a dönerek
- '' Böyle arkadaşın olduğu için gurur duymalısın Trida böyle insanlar 100 yılda bir kere dünyaya gelir. der ve yanındaki kutudan içinde 100 dinar olan bir kese çıkarır ve Seyit'e uzatır
- '' Gördüğüm kadarıyla üstün başın o tuzaktan dolayı yırtılmış , parçalanmış.Bu parayla yarın Tirida Noyan'la beraber şehre gidersiniz ve alış veriş yaparsınız. '' der ve susar.
Asugan Noyan devam eder
- ''Yorulduğunuz belli gidip dinlenin yarın devam ederiz.Hem zaten Seyit'le Trida şehre yani Tulga ya gidecekler.Hadi siz gidin yatın. '' der.
Trida Noyan Seyit'e takip etmesini söyler ve giderler. Trida Noyan Seyit'e odasını gösterir ve odasına gider.Seyit odaya girdiğinde odanın çok lüks olduğunu görür.Yatağa uzanır.Uzanır uzanmaz derin bir uykuya dalar.

 
Humanseyit 5. Bölüm Kaleyi Savunma Planı

Seyit uzun bir uykudan sonra uyanır ve yatağından kalkar.Gözlerinin altı biraz mor gibiydi.Bunun nedeni uzun süredir düzgün uyumamasından dolayıydı.Yatağından kalktıktan sonra üstünü değiştirdi ve elini yüzünü yıkadı. Sonrada aşağıya indi.
Asugan Noyan , Tirida Noyan ve Leydi Kefra kahvaltı yapıyorlardı.Trida Seyit'i gördüğünde seslendi :
- Seyit hadi sende gel biraz birşeyler ye '' dedi ve Seyit'e bakmaya devam etti.Seyit uykulu bir şekilde sofraya oturdu.Trida :
- Kızım masaya bir tabak daha getir ve yemekleride hazırla '' dedi ve sustu.Seyit yarı uyanık yarı uykulu bir şekilde tabağı bekledi.Bu sırada gözü Leydi Kefra'ya kaymıştı.Birden uykusu açıldı ve gülümsemeye başladı.Seyit Leydi Kefra'yı selamlama anlamında böyle birşey yapmıştı.Leydi Kefra bunu anladı ve aynı şekilde gülümseyerek cevap verdi.Hizmetli Kız tabağı getirdi ve yemeği koydu.Biraz sonra olacaklardan kimsenin haberi yoktu.Onlar kahvaltı yaparken odaya bir çavuş girdi ve Asugan Noyan'a seslenerek:
- Sayın Asugan Noyan bir Sarranid Ordusu kalemize doğru yaklaşıyor hemen önlemlerimizi almamız lazım. '' dedi ve devam etti.
- Başlarında Emir Hamezan var. '' dedi ve sustu.Hala telaşlıydı.Alnından terler akıyordu.Birden başka bir asker içeri girdi ve hemen söze başladı :
- Asugan Noyan ordunun büyüklüğü bizim kaledeki ordumuzun neredeyse 2 katından fazla acilen birşey yapmamız lazım. '' dedi sustu ve çıktı.Asugan Noyan :
- Çavuş kalede ne kadar askerimiz var ve ne durumdalar rütbeleri nasıl çabuk bana bilgi ver. '' dedi.
Çavuş hemen istenilen bilgilerle alakalı dosyaları getirmek için gitti.5 Dakika sonra çavuş geri geldi ve elindeki dosyayı Asugan Noyan'a uzattı.Seyit , Trida Noyan ve Leydi Kefra meraklı bakışlarla neler olduğunu anlamaya çalıştılar.Eğer savaş çıkarsa ne yapacaklarını merak ediyorlardı.Asugan Noyan kağıda baktıktan sonra suratını bozdu ve derin derin düşünmeye başladı.Asugan Noyan konuşmaya başladı :
- Evet durumumuz çok kötü.Kalede 128 asker var.bize saldıranlar ise neredeyse 300 kişiler.Bu durum çok vahim adamların rütbelerine de bakılırsa kesin kaybedeceğiz.Kalemizde sadece 20 tane profesyonel asker var.Bunların 10'u Kıdemli Kergit Okçusu 10'u Kergit Kargıcısı.Sanırım kaleyi onlara bırakıp kaçalım. '' dedi ve suratını öfke ve telaş karışık bir biçim kapladı.Seyit daha önce şehirlerine böyle bir saldırı olduğunu hatırlamıştı ve nasıl kazandıkları aklına gelmişti.Seyit büyük bir ümitle ayağa kalkarak :
- Sayın Asugan Noyan benim bir fikrim var eskiden benim şehrimede aynı bu şekilde bir saldırı olmuştu.Bunu oradaki askerler çok rahat şekilde yendiler.O taktiği biliyorum ve size yardım edebilirim. '' dedi ve devam etti. :
- İlk olarak en iyi 20 atlı askerinizi ve 10 okçunuzu vermeniz lazım bu planı uygulayabilmek için '' dedi ve sustu.Seyit'in suratında kesin kazanacağına dair bir gülümseme vardır.
 
Humanseyit 6. Bölüm Düşmanlar Ağır Yenilgi Alıyor
Seyit'in aklındaki plan aslında çok basitti.Küçük bir tuzak kurup onları tuzağın ortasına çekecekti.Asugan Noyan , Seyit'in istediği 30 kişilik birliği hazırladı ve Seyit'in komutasına verdi.Asugan Noyan umut dolu bakışlarıyla :
'' Seyit eğer dediğin gibi bunu başarırsan çok büyük ödüller alacaksın.'' dedi ve aniden yukarı zırhını giymek için çıktı.Bu sırada Leydi Kefra korku dolu bakışlarını bir Trida Noyan'a bir Seyit'e çeviriyordu.Trida Noyan , Seyit'i arkasına alarak yukarı çıktı ve Seyit'e kendi zırhlarından birisini ve en iyi kılıçlarından birisini ona verdi.Seyit zırhı aldı ve odada giyindi ve kılıcı eline aldı.Artık savaşa hazırdı.Dışarı çıktığında bir uşak atla beraber Seyit'i bekliyordu.Seyit ata bindi ve emrindeki askerlere yürü emrini vererek kaleden çıktı.Aklında iki şey vardı.Ya başaramazsam ya Leydi Kefraya zarar gelirse?
Seyit kaleden bayağı uzaklaştıktan sonra durdu ve atıyla arkasına döndü.Emrindeki askerlere gözlerini kısarak baktı ve :
'' Bugün kalenin ele geçmesini engelleyeceğiz bütün gözler bizim üzerimizde hepiniz çok dikkatli savaşacak ve amacınız kaleyi kurtarmak olacaktır.Kaçmaya çalışanı ben öldürürüm.'' dedi ve tebessüm etti.Seyit tekrar askerlere bakarak :
'' Okçular benle gelsin onları konuşlandıracağım'' dedi ve arkasına döndü ve atıyla ilerlemeye başladı.
Bu sırada Asugan Kalesi'nin karşısında kuşatma kampı kurulmuştu bile.Bütün Kergit Okçuları duvarlara dizilmiş saldırıyı bekliyorlardı.Diğer askerler ise hazırlık yapıyorlardı.Asugan Noyan hala düşünüyordu. Seyit başarabilecekmi yoksa hepimizi öldüreceklermi diye.
Seyit okçuları kaleye yakın bir yere yerleştirdi ve emir verdi :
'' İşaret verilmeden kimse yerinden ayrılmayacak! '' artık kendisine daha da güveniyordu.Bu sırada Kaleyi gözetleyen 2 asker atlarıyla geldi ve Seyit'e bilgi verdiler.
Seyit kaleye saldırmaya başladıklarını öğrendi ve 2 atlıyla beraber atlı birliklerin yanına gitti.Atlı birliklere sert bir sesle :
'' Evet Kergit Atlıları siz bugün Asugan Kalesi'ni canınız pahasına koruyacaksınız.Koruyamassak sizinde dahil herkesin ailesini öldürecekler.Bunun olmasını istiyormusunuz!! '' diyerek askerleri cesaretlendirmek istedi.Bütün askerler hep bir ağızdan bağırarak :
'' Kalemizi Koruyacağız Komutanımız çok yaşa '' diyerek bağırmaya devam ettiler.Seyit bütün atlıları arkasına alarak hızla kaleye doğru at sürdü.
Kuşatmacı kampında çok az sayıda asker vardı.Onlarda yiyecekleri atları ve çadırları koruyordu.Seyit ve askerleri kampa yakın bir yerde atlarından indiler ve sessizce çadırlara doğru ilerlemeye başladılar.Çadırlara varmışlardı ve her 10 - 11 metrede duran adamları görmüşlerdi.Yanındaki bütün askerler yay kullanmayı bildikleri için yaylarını çektiler ve okları ucuna koydular.Hepsi Seyit'e bakıyordu ve her birisi değişik bir askere nişan almıştı.
Seyit elini havaya kaldırdı ve yavaşça elini indirdi.Bütün askerler okları fırlattı.Fırlatılan okların hepsi hedifini bulmuştu.Orada gözle görülen askerlerin hepsi yerdeydi.Seyit ve askerleri kılıçlarını çektiler ve çadırların arasına girdiler.Önlerine gelen askerleri teker teker kestiler.Kamptaki bütün askerler kılıçlarını yaylarını alarak onlara karşı koymaya çalıştı ama hiç biri başarılı olamadı.Çadırda bulunan 50-55 kişilik bekçi grubunun tamamı öldürülmüştü.Seyit gülümseyerek askerlerine baktı ve :
Evet önemli olan bölümü bitirdik.Şimdi yiyecekleri ve atları dışarı çıkaralım ve çadırları ateşe verelim '' dedi ve hızlıca atların olduğu yere doğru ilerlemeye başladı.
Kısa sürede bütün yiyecekleri ve atları dışarı taşıdıktan sonra kampın içindeki meşaleleri aldılar ve çadırların üstüne attılar.Çadırlar yanarken Seyit eline bir ok aldı ve onu ateşe tuttu.Okun ucu artık yanıyordu.Seyit eline birde yay aldı ve oku havaya doğru attı.Bu okçulara gönderilen bir işaretti.
Bu sırada Asugan Kalesi'nde durumlar kötüleşmiş ve Kalede 30-35 kişi kalmıştı.Asugan ve Trida Noyan en önde çarpışıyorlardı.Kuşatmacı birlikleri bütün güçleriyle saldırıyorlardı.Onlar 50-60 kişiye yakın adam kaybetmişlerdi.Seyit ve askerleri bütün çadırları yaktıktan sonra çıkardıklarını sakladılar ve kaleye doğru yürümeye başladılar.Aslında planı bu değildi ama aklına bu fikir gelmişti.Belli bir yerde okçularla karşılaşan Seyit onlarıda birliğe tekrar katarak kaleye ilerlediler.Kaleye varmışlardı.Seyit gözlerini kısarak kaleye baktı.Kalenin bir çok yeri yanıyordu ve kergit askeri gözükmüyordu.Hemen askerleriyle kalenin içine girdiler.Karşılarına çıkan bütün kuşatmacıları tek tek kestiler.Seyit bir ara sancak takılı yere baktı ve gördüğüne inanamadı.Asugan Noyan'ın sancağını indiriyorlardı.Hemen eline bir yay ve ok aldı.Oku yerleştirdi ve kendi sancaklarını asmaya çalışan askere doğru fırlattı.Yerini bulmuştu.Adam kafasından vurulmuştu ve sancak elinden düşmüştü. Asugan Noyan ve Trida Noyan ve Leydi Kefra Bir odaya girmişler ve kendilerini savunmaya çalışıyorlardı.Seyit hemen askerlere emir vererek hızla ilerlemeye başladılar.Kaleye geldiklerinde karşılarında bütün kuşatmacı kampı askerleri vardı.Seyit bağırarak askerlerine saldırma emri verdi.Seyit ve 30 askeri 100-150 kişi kalan birliklerin arasına girdiler.Seyit kendinden emin bir şekilde her vurduğu kişiyi indiriyordu.Böyle bir süre devam ettikten sonra Seyit arkasında 15 asker kaldığını gördü ve daha da hırslandı.Kuşatmacılar işe 50 kişiden az kalmışlardı.Bir süre sonra Kuşatmacılar 10 kişi kalmışlardı fakat Seyit'in emrinde olan ve sağ kalan 15 askerden sadece 3 kişi kalmıştı ve hiç hali kalmamıştı.Seyit bunu görünce morali bozuldu.Bu sırada hiç beklemediği bir hamleyle omzundan beline kadar bir çizik oluştu.Bunu yapan Emir Lakhemdi.
Diğer 3 asker hayatları uğruna 9 askerle savaşmış ve onların 8ini öldürmüş ama hepsi ölmüştü.
Geriye Seyit'e karşı Emir Lakhem ve 1 Memlük kalmıştı.Seyit bütün çabasıyla Emir Lakhem'i kılıcıyla ittirdi ve yerden aldığı baltayı memlüke fırlattı.Memlük ölmüştü ve Sadece Emir Lakhem ve Seyit kalmıştı.Bu ikili arasındaki savaş çok şiddetli bir şekilde devam ediyordu.Trida ve Asugan Noyan ise sessizliği merak etti ve kapıyı yavaşça açıp baktılar.Kimse yoktu.Çok sevindiler lakin aşağıda kılıç sesi duydular.Hemen ikiside kılıçları elinde aşağıya indiler.Gördüklerine inanamadılar.Seyit dediği gibi kaleyi kurtarmıştı kuşatmacıların hepsi ölmüştü.Sonra Emir Lakhem ve Seyit'e baktılar.Hemen Seyit'e yardım etmek için koşarak geldiler.Emir Lakhem onlara baktığı sırada Seyit önce suratına sonra omzuna kılıç sapladı.Emir Lakhem yerdeydi.Ayağa kalkmak üzereyken Asugan Noyan Lakhemin üzerine bastı ve kalkmasını engelledi.Seyit çok yorulmuştu bir an kafası döndü ve sallanmaya başladı.Sonra yere düştü.Bayılmıştı.Trida Noyan hemen Emir Lakhem'i bağladı ve yukarı götürdü.Asugan Noyan ise Seyit'i Sırtına alarak odaya götürdü.Seyit baygın olmasına karşın gülümsüyordu.Çünkü zafer kazanmıştı.

 
Humanseyit 7.Bölüm Emir Lakhemin İdamı ve Kergit Komutanı

Seyit gözlerini açtığında ortamda şenlik havası vardı.Herkes Seyit'in uyanmasını bekliyordu.Seyit yaraları sarılmış bir şekilde zorlanarak kalktı ve kapıya doğru yürümeye başladı.Kapının önüne kadar geldiğinde sesleri duydu.Kapıyı açtı ve dışarı çıktı.Aşağıya indiğinde gördüğü manzara yüzünde tebessüm oluşturdu.
Emir Lakhem ise hapiste bekliyordu.Emir Lakhem kara kara düşünüyordu.Artık onun için son gelmişti.Müzik seslerini insanların bağırmalarını duydukça kalbine bişey batırıyorlarmış gibi oluyordu.Seyit yavaş yavaş aşağıya inerken Asugan Noyan , Trida Noyan ve Leydi Kefra Seyit'e doğru baktılar.Birden herkes sustu.Seyit hala yavaş yavaş ilerliyordu.Asugan Noyan'ın yanına geldi ve O'nu selamladı.Seyit'in dikkatini 4. koltuk çekmişti.Bu kalede oraya oturabilen 3 kişi vardı.Lakin 4. koltuk Seyit'e biraz garip geliyordu.Asugan Noyan o sırada Seyit'e gözüyle 4. koltuğu göstererek otur işareti yaptı.Seyit şaşkın bir şekilde ilerledi ve oturdu.Seyit'in oturmasıyla bütün kale tekrar bağırmaya eğlenmeye başladı.Aradan 4-5 gün geçti ve şenlikler bitti.Artık bazı kişilerin cezasının verilmesi gerekiyordu.Bu yüzden gerekli hazırlıklar yapıldı.Bütün kale halkı oraya toplanmıştı.Seyit ise kendisini iyice toparlamış tekrar eskisi gibi hareket edebiliyordu.4 Kargıcı Emir Lakhem'i hapisten çıkarıp İdam Yerine getirdiler.İdam için herşey hazırdı sadece gerekli emir bekleniyordu.Seyit , Asugan Noyan , Trida Noyan ve Leydi Kefra Emir Lakhem'i süzüyorlardı.Aradan bir kaç dakika geçtikten sonra Asugan Noyan ayağa kalktı ve emri verdi.Kergit Kargıcıları Emir Lakhem'in kafasını ağaç gövdesine getirdiler ve bastırmaya başladılar.Cellat elindeki büyük baltayı kaldırdı ve Emir Lakhem'in kafasına geçirdi.Artık vücudu bir yerde kafası bir yerdeydi.Bütün halk Lakhem idam edildikten sonra büyük bir sevinçle bağırmaya başladılar.Bağrışlarında Seyit ismi geçiyordu.Asugan Kalesinin kaderini değiştirdi ve kaleyi fethedilmekten kurtardı.Seyit bu sevinçle kendisinden geçiyordu.Asugan Noyan Seyit'e yaklaştı :
'' Seyit senin sayende kalemiz tekrar eskisi gibi.Bu başarını Sancar Han'a ileteceğim senide Noyan(Lord) yaptırmak için elimden geleni yapacağım.Senin gibi bir kişi bizim krallığımıza çok yararlı olacağından hiç kuşkum yok.'' dedi ve kafasını geri çekti.Seyit şok olmuştu.Aklında kendisinin Noyan olduğunu hayal ediyordu.Bunla beraber daha çok bağırmaya ve sevinmeye başladı.Akşam olduğunda herkes evine gitmiş. İdam yeri toparlanmıştı.Kale tamir edilmiş, bütün zararlar kapatılmıştı.Artık Seyit Noyan yolundaydı.Bunun sevinciyle yatağa yattı ve uyumaya başladı.
 
Back
Top Bottom