Kimsenin yazdığını okumadan atlıyorum.
Evet "doğru" kitapları okumanın faydası büyüktür.
1- Olay örgüsü senin için bir anlam ifade etmeyebilir, çoğunlukla absürt değilse pek önemli de değil ancak olay örgüsü içinde geçen tüm eylemleri sen istemesen bile zihnine alır ve hayatına uygulamaya başlarsın. Bir karakterin konuşması, hayal ettiğin davranışı, olaylar karşısındaki tepkileri senin yeni karakterini oluşturman da fayda sağlayabilir. Hayatı bir film veya kitap sahnesi olarak görmen, ne tür eylemler gerçekleştireceğini etkiler. Nitekim hayatta bir rol yapma durumundan farklı değildir zaten.
Bu noktada sandığının aksine bir şeyleri unutmuyorsun, bilinçaltının o kadar derinine işliyor ki hatırlamıyorsun sadece. Yeri ve vakti geldiğinde o bilgi için bir ateşleme oluştuğunda beyninde, anlayacaksın ne kast ettiğimi.
2- Kullanılan kelimeler, oluşturulan cümleler, betimlemeler tamamı okuduğun dil hakkında sana bilgi verir ve vizyonunu geliştirir. 1 cümleyi 20 farklı şekilde yazmayı, en vurucu hangisi, en basiti hangisi ayrımını yapmayı öğrenirsin! Hatta bu seni pek çok konuda ileri taşıyabilir. CV yazarken bir lamba değiştirme yeteneğini tanımlamak gibi ; ). Ya da 10.000 kelimelik bir ödevde 1 bilgiyi 20 farklı cümle ile anlatmak gibi.
3- Konuşma tarzına etki eder. Eğer kitap seni etkisi altına alabilmişse, hangi dönemi konu alıyorsa (madamdan tut, cublokkoya) kelimeleri istemeden hazinene alır günlük hayatta kullanmaya başlarsın.
4- Etkili konuşma ve hitabet yeteneğini geliştirebilirsin. Doğru eserleri okuduğunda anlayacaksın ki, yazarın hitabet yeteneği ne kadarsa, o kadar gelişirsin.
5- Hayal gücünü dolaylı olarak yaratıcılığını, dolaylı olarak vizyonunu, dolaylı olarak görü yeteneklerini geliştirir. Sadece gözlerinle kelimeleri okuyarak kafanda kurduğun sesler, görüntüler, çevre etkileşimlerinin etkisini herhangi bir video veya podcastten edinemezsin.
ve son madde; okuduğunu anlama ve yazma becerilerini geliştirmiş oluyorsun ki sanırım mevcut dönemin en büyük sorunu bu, kapitalist fikirler yüzünden "çok satanlar" aşırı basit ve kalitesiz içerik oluyor. Bir şekilde gerçekten iyi bir dille (bakın sade demiyorum, basit diyorum.) yazılmış eserler, nadiren de olsa bu listeye girerse ne ala!..
Tüm bunların yanı sıra olay aslında "okumak". Kitaptan veya düşük ışıklı, arkadan aydınlatmalı bir cihazdan okumanın pek farkı yok.
Sosyolojik özelliklerden bahsetmeme gerek var mı bilmiyorum... Bir dönemi öğrenmek, anlamak, yaşamak için eserlerini okuman gerekir. Örnek olarak Türk, Rus, İngiliz, Amerikan, Fransız, İtalyan gibi gibi yazarların klasik eserleri mesela dönemin siyasal yapısı, halkın sosyokültürel yapısı, tabuları hakkında sana harika bir bilgi hazinesi sunuyor. Bunları herhangi bir belgeselden, videodan, öğrenmen daha kolaydır ancak bu öğrendiğin görüntülerle yazarın dilinden bir nevi halkın dilinden okudukların ile hayal gücünü kullanarak birleştirmeyi dene bakalım...
En kısa haliyle, Doğru edebi eserleri (sosyolojiden kurguya kadar [Kurgu eserleri okumakta hayal gücünü geliştirmenin harika yollarından biridir, Dörtyol hanında Homeros vardı hala duruyor mu bilmiyorum çok uzağım oraya] pek çok alanda doğru eserleri seçmek) okumanın katacağı faydalar saymakla bitecek değil. Çünkü yüz yıllardır süre gelen bir eylem. Yanlış olsa geliştirmeye değiştirmeye çalışırdık insanlar gibi. Kapitalizmin ucu boklu değneyi vurdu bu olaya da o yüzden "Kitap okuyan / okumayan" tarzı bir "sınıflandırma" çıktı.
Ve açıkça söylüyorum
Yani ne artısı var ne eksisi, kitap okuyanları ayrı bir üst sınıfa almak zorunda değiliz.
Bunu yapan kişileri hayatınızda tutmayın. Kitap okumak kadar okumamakta bir tercihtir, insanların tercihleri de özgürlükleridir. Size ve zarar görmesini istemediğiniz şeylere zarar vermediği müddetçe özgürlüklere karışmayın. Kendi özgürlüklerinizi de kendi etrafınızda yapın, başkasının özgürlüğünü işgal etmeyin.
Starbucks kahvesi içen plebdir.
Yok efendim filtre kahve bir yaşam stilidir.
Çay en alasıdır gibi gibi gereksiz boş muhabbet çevirin tabi ama cidden sizi bunun için yargılayan biri varsa (veya siz yargılıyorsanız toksiksiniz) toksiktir. Atın gitsin. Hadi eyvallah.