-Kızıl Yeleli At [1.Sayı "Kutsal Kut"]-

Users who are viewing this thread

RedMist66

Recruit
KIZIL YELELİ AT
İlk sayı "Kutsal Kut"
-Beyim kayalar dikkat edin !
-Lanet olsun sana Menegrid ! Geri çekilin !
-Beyim şimdi ne yapmamızı istersiniz
-Kazın !
(1 saat sonra)
-Beyim hiçbir faydası yok kazmamızın.
-Gök Tengri şahidim olsun Menegrid yıllar , yüzyıllarda sürse yaptıklarının hesabını soyunun kanlarıyla ödeyeceksin.

1.BÖLÜM ( Semnadra)

1 YIL ÖNCE

Herşey m.s. 400 yılında Semnadra ovalarında başlamıştı. Semnadra Diyari bir göçebe cennetiydi âdeta heryer neredeyse her mevsim yeşillikti.Bu diyar öyle bir diyardı ki hayvanlarin etinin , sütünün bitmediği , ekinlerin ambarları taşırttığı , insanların para denen illetin ne olduğunun bilmediği savaşın sadece insanlar ve ormanın derinliklerine ki vahşi hayvanlarla olduğu bir yerdi. Diyarda barış içinde yaşamını göçebelikle sürdüren her zaman dostluk içinde olan beş oba vardı. Hiçbir zaman ihtiyacından fazlasında gözü olmayan bu güçlü,şerefli insanlar yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olacak kadar ekin eker,gerekli olacak kadar ava çıkar ve Semnadranın Toyga nehrini gerekli zamanlarda kullanır, israf nedir bilmezlerdi.Bu uçsuz bucaksız tundrada var olan obalar kimse tarafından yönetilemezdi.
*****
Daha gün aydınlanmamıştı.Menegrid çadırında uyuyordu.Çadırın çok yakınından gelen ayak ve nal seslerine uyandı.Döseğinin başucundaki kovadan bir avuç suyla gözlerini sıvazladı ve döseğinden kalktı. Çadırın tentesini açtı, etrafa baktı etrafda Sertar obasının en yiğit avcıları heyecanla atlarının nallarını çakıyor , oklarının uçlarını sivriltiyor , kimileri de yaylarına son kontrollerini yapıyordu.Menegrid hemen yayını döşeğinin yanından kaptı ve koşarak Asugan'ın çadırına koştu.
-Hey ! Asugan. Heey ! Kime diyorum ? Uyan !
+Aslan bekle de yayımı alayım.
-Tez gelesin bekliyorum.
+Geldim , geldim.
-Bak gardaşım görürmüsün ?
+Bırak da gardaş hazırlansın onlar gök tengri seni zaten seçmiş boşuna mı sana Aslan der bütün oba ?
-Sağ olasın gardaş ama şu Kut'u da kazandıkmıydı işte o zaman obanin en güzel atı,en güzel yayı ve tabikide zevcem Tibal'ı da kazanacağım.
+Ben Öyle düşünmüyorum.
-(öfkeyle) Ne dersin gardaş ! Ağzından çıkanı kulağın işitirmi senin ? Benim zevceme gönül koyan mı vardır ? De hele !
+(Kahkaha atarak) Yok gardaşım yanlış anlamıssın zevcen senin olsun gök tengri sizi tek çadırda eş eylesin.Ama bilmezmisin benim senin rakibin olduğumu sen atıda , yayıda unutasın onları ben kazanacağım.
-Senin isteğin yay ok olsun gardaş umarım biz kazanırız da öyle konuşuruz.

(Menegrid ve Asugan'ın gülerek konuştuklarını gören Uhhun yanlarına gelir.)

Uhhun:Erler hazır mısınız Kut'a birazdan hava aydınlanır Dede Selim başlatır Kut'u.
Asugan:Hazırız tabi beyim asıl diğer erler hazır mıdır Aslanın yayını atını vermeye ?
Aslan:sad:sırıtır)
Uhhun:grin:e hele Aslan yinemi Toyga'daki hatunla konuştun ? (Güler)
Aslan:Siz inanmamaya devam edin bana bunları gösteren tengri elbet açıklayacak, gösterecek gücü de verir.

(Sohbet devam ederken gün aydınlanır Dede Selim bembeyaz atıyla meydana gelir.)

{Dede Selim obanın en saygı duyulan ismiydi çünkü obanın en yaşlı en bilge insanıydı Menegrid'e Aslan lakabını da o vermişti.Bundan 5 ay önce Toyga'ya giden su kervanına önderlik eden Dede Selim Menegrid'i Toyga yakınınsa yerde kanlar içinde bulmuş,obaya getirip hayatını kurtarmışdı.Menegrid kendine gelince olayları anlatmıştı.Sertar obasında Menegrid'n başından geçenlere Asugan'dan sonra inanan ikinci kişiydi.Insanlar Dede Selime inaniyor,benimsiyordu fakat Menegrid'in başından geçenlere inanmak istemiyorlardı.Menegrid ve Dede Selim'in anlattıklarına göre Toyga'ya temizlenmeye giden Menegrid suda bir hatun görmüş ve gördüğü hatun once ona Altından bir yay vermiş sonrada aslan kılığına girerek ona saldırmıştı.Aslan kendine geldiğinde ne altın yay vardi , ne aslan , ne de hatun sadece heryerinde pençe izleri vardı.Kan kaybından basılmış Dede Selim'in çadırında uyanmıştı.Dede Selim bu olayların yüzyıllar önce bir adamın daha başına geldiğini ve o adamin yuzyillarca Semnadra'da barışı sağladığını sonunda Toyga nehrine girip birdaga görülmediğini biliyordu.Aslan'a söylememiş ti bu olayi çünkü bu olay sadece bir hikaye den ibaretti herhangi bir kanıt yoktu.Dede Selim kendi kendine Kut'dan sonra hikayeyi Aslan'a anlatacağına dair söz vermişti.}


2.BÖLÜM (Uhhun)

Dede Selim meydana doğru sürdü atını.Meydanın ortasına gelince durdu.Daha atından bile inmemisken etrafını onlarca avcı yiğit sardı.Dede Selim atından indi ve erlere bakarak:
-Hazırmısınız yiğitler yıllar sonra yeni bir Kut'a
Erlerin heyecanları,hırsları gözlerinden o kadar belliydi ki Dede Selim Hazırız cevabını almaya gerek bile duymadı ve hemen kayışına takılı ok çantasından bi küt uçlu ok çıkardı, yanıbaşında yanan uzerinde kuzu çevrilen ateşe doğru ilerledi.Bu sırada Aslan,Asugan ve diger erler atlarina binmiş yaylarını boyunlarına geçirmiş hazır da bekliyorlardı.Dede Selim kuzuya sürülmek için bekletilen yağa okunu daldırdı ve ucu yağlı okunuda ateşe tutup yakarak ;
Gök tengri sizleri korusun yayınınızı gevşek,okunuzu kör eylemesin ! dedi ve butun gücüyle yayının çilesini çekti ve oku semaya fırlattı.
Bir anda heryer atların hışımıyla toz bulutuna kaplanmış ve az önce Kut için sabırsızlanan erler obadan kaybolmuştu.Uzaklara bakıp erlerin tozlarını biraz izledikten sonra Dede Selim bulduğu ilk çadırın önündeki kütüğe oturdu.Çok geçmeden küçük çocuklar hikayelerine ve bilgisine hayran kaldıkları Selim Dede'lerinin yanina toplanmıştı.Bugun Selim Dede onlara Kut'un ne olduğunu ve amacını anlatacaktı çünkü.Dede Selim yanındaki ufak kızın başını okşadı ve anlatmaya başladı.
"Çocuklar ağabeylerinizin,babalarınızın veya amcalarınız nereye gitti bilirmisiniz ? Onlar gücü aramaya gitti , erkekliklerini obaya kanıtlamaya gitti.Kut Semnadra'da her topal buzağı doğduğunda gerçekleşen bir ibadettir.Gok Tengri bize topal buzağı verir ve diğerlerinin topal olmaması icin insan kanı ister.Bizlerde bu yiğitlerden hicbirinin kanının kolayca ve boşa akmaması için savaşmalarına göz yumarız.Semnadra'da ki beş obanın her birinden yirmişer yiğit gönüllü olur buzağının doğumundan kırk gece sonra ilk şafakta Toyga kıyısında şerefiyle savaşır , gök tengriye kurban verir hayatta kalan yiğitlerede ödüller veririz.

Çocuklardan biri:razz:eki dede bundan önceki Kut ne zamandı ?
Dede selim:Bre oğul Kut'u bizler yapmayız gök tengri ister.Bundan önceki Kut taa ben ağabeyleriniz kadarken olmuştu.
Başka bir çocuk:AA ! Dede söyle gayrı sende katıldınmı o Kut'a
Dede Selim:Elbet oğul bende tengriye ibadetimi ettim elbet.
Kiz çocuk:grin:edem anlat gayrı bilelim senin yiğitligini.
(Dede Selim Güler)
Dede Selim:Elbet onuda anlatırım ama bugün gudup dinlenmek isterim size Kut boyunca daga çok şey anlatacağım zaten Ağabeyleriniz Tengri isterse 3-4 güne geri döner o sırada daha çok seyler dinleyeceksiniz benden.
Dede selim çadıra dayadığı asasını aldı ve beyaz atına binip Mongru dağında ki otağına doğru yola koyuldu.


3.BOLÜM (Kan)
Dede Selim'in attığı ok ile atına kırbacı vuran Aslan savaşa koşan yiğitler arasında ön saflarda ilerliyordu.Toyga nehrine yaklaşıyorlardı erler son süratle.

Aslan:Haydi bre az kaldı şu tepeden sonra Gök Tengri'ye ulaşacağız.Hayde !
Uhhun:grin:urun !
(Erler hep bir ağızla):Nolur bre Uhhun derdin nedir ?
Uhhun:Bakasınız hele Toya kıyısına !
Aslan:Başlamışlar bile...
Asugan:Görürmüsünüz barış dolu Semnadra'nın Toyga nehrini (!)
Aslan:Oblar barışı bozmak icin değil ibadetleri icin savaşıyor asla unutmayın ölenler Tengriye ulaşır kalanlar Tengriye giden yolda yücelir , Bizlerde ya Tengri'ye ulaşacağız ya da ibadetimizi edeceğiz. Dede Selim'in sözlerini unutmayasınız. Şimdi hepiniz yayınızı kuşanın. Saldırın !

Okunu sırtından çıkardığı gibi topuklarıyla atına sertçe vuran Aslan yanındaki erlerle aynı çizgide atını koşturdu. Savaş meydanına geldiğinde Porkar obasından daha 1 hafta önce avda geyik yarışına girdiği Bahchar'ın gözüne saplanan okla yerde yatan cansız bedenini gördü. Ömründe gördüğü ikinci cesetti bu Aslan'ın bunlardan birisi eceliyle ölen dizlerinde onu ne kadar sevdiğini söylerken hayata gözlerini yuman annesiydi diğeri de Bahchar olmuştu. Olanları donuk bir şekilde izleyen Aslan Asugan'ın yardım çığlığı ile kendine gelmişti sesin geldiği yere baktığında bir adamın Asugan'ın üstüne çıkmış, kafasına bıçak batırmaya çalıştığını görmüştü. Adam bıçağı iki eliyle Asugan'ın suratına bastırmaya çalışıyor Asugan'da iki kolunun da dirsekleriyle kendini korumaya çalışıyordu. Aslan yayına bir tane ince temrenli oku sürdü ve çileyi gererek adamın omuzundan vurdu fakat adam daha ölmemişti. Ölmemesine rağmen Asugan'ı da öldurmeye gök Tengriye ulaşmaya yeminli gibiydi hala Asugan'ı öldürmeye çalışıyordu.Aslan bir ok daha sürdü çilesine be bu sefer ok adamın boynuna isabet etmişti.Asugan kurtulmuştu fakat obadan çıkan yirmi erden sadece bir avuç kalmıştı.Aslan ömründe ilk kez bir insan öldürmüştü. Artik gök Tengriye bir adım daha yakındı şimdi daha da yaklaşmak icin oklarını peş peşe atıyordu. Tam 6 kişi öldürmüştü ve savaşan onlarca insandan sadece 20-30 kişi kalmıştı. Aslan obasından kalan tek kişiler olan kardeşi olarak bildiği Asugan'a ve ömründe asla güvenmediği Uhhun'a sırtını dayamış hayatta kalmaya çalışıyordu.

Edit:istek gelirse devamı gelmeye devam edecektir alttaki spoilerde metnin asıl konusunun ne olduğu yazar bana kalirsa konuyu okumayin direk metni okuyun :smile:
Yazim hatalarim vb. Şeyler icin her türlü eleştiriye açığım ilk kez yapıyorum bu işi sonuçta  :smile:
Oyunu oynarken en çok dikkatimi çeken şeylerden birisidir asugan kalesi yanindaki kayalarla kapatılan geçit namı değer asugan geçidi bu metinde kergitlerin nerden , ne için geldiğini ele almaya çalışacağım iyi eglenceler.
 
Back
Top Bottom