Zombilerin istila ettiği bir dünya'da hayatta kalabilir misin?Zombi kıyameti senaryosu hepimizin farkında olduğu gibi şu sıralar her türlü eğlence materyalinin ana konusu olmuş durumda. Oyunlar, filmler, diziler, kitaplar kimi zaman iyi, kimi zaman vasat, kimi zaman da kötü, zombi temalı yapımlar ile karşımıza çıkmaya devam ediyor. Bu yılın bahar aylarında aniden popülerleşen DayZ isimli Arma 2 moduna olan benzerlikleri ile göz önüne çıkan The War Z’de bu oyunlardan birisi.
Öncelikle DayZ’den biraz bahsedeyim. DayZ eski bir asker olan tecrübeli ve yetenekli oyun programcısı Dean Hall tarafından geliştirilmiş bir oyun modu. Bu modu diğer zombi oyunlarından ve oyun piyasasında popüler yapan ise DayZ’nin oyuncuların hayatta kalma ve zombi konseptine olan bambaşka bakış açısı olmuştu. Açlık, susuzluk, vücut ısısı kontrolü, gizlilik gibi etkenler ile bu modda oyuncular hayatta kalmak için üzerinde yaşadıkları dünyaya karşıda mücadele etmeye çalışıyordu. Bu etkenlerin üzerine zombiler ve diğer oyuncuların eklenmesi ile de DayZ’nin bağımlılık yapıcı ve orijinal formülü tamamlanmış oluyordu.
DayZ’nin popülerliği ve “Horror/Zombie Survival” oyunlarına olan yeni bakış açısı kaçınılmaz olarak başka oyun yapımcıları tarafından da uygulanmaya başladı. Daha önce bir yazımda da belirttiğim gibi bence bunda yanlış bir şey yok. Zira DayZ yeni bir IP’dı ve bu tarzın adı altında yeni oyunların çıkması zaten kaçınılmaz. Ayrıca bu durumun oluşturacağı rekabetten biz oyuncular da fayda edeceğiz. Bu rekabet sayesinde iki yapımcı birbirinden daha iyi işler çıkartmaya çalışacak, fiyatlarını uygun bir meblağda tutmaya çalışacak ve biz oyuncular için gayet güzel bir ürün ortaya çıkarmak zorunda kalacaklar.
Sayfalarca ve saatlerce sürecek olan DayZ şöyle ve The War Z böyle tartışmasını şimdilik bir kenara bırakarak bu yazının asıl amacı olan The War Z’ye geçiyorum. Oyun şu anda alfa aşamasında olduğundan dolayı burada bahsedeceğim tüm mekanikler ve özellikler değişebilecektir. Bunlara oyun içerisinde bulunan bug’lar ve hatalarda dahil. Bu yazı ile şimdilik oyunun alfa sürümü ve firmanın pazarlama taktikleri hakkında sizler ile bilgilerimi paylaşmaya çalışacağım.
Üyeliğinizi aldığınızda ve oyunu indirdiğinizde haliyle yönlendirileceğiniz ilk yer olan ana menü The War Z’de diğer oyunlara nazaran biraz daha önemli hazırlanmış. Karakter oluşturma araçları, karakter seçimi, global envanter yönetimi, oyunun sosyal özellikleri ve oyun içi markete buradan ulaşıyorsunuz. Karakter oluşturma ekranı şu an için pek fazla içerik barındırmıyor. Şimdilik sadece 3 adet karakter sınıfına erişim sağlayabiliyor ve bu karakterlerin görünüşlerini kısıtlı bir şekilde değiştirebiliyorsunuz. Şimdilik oyun içerisinde çok detaylı karakter özelleştirme seçenekleri bulunmuyor fakat ileride bu araçlar ile oyuncuların karakterlerini sıradanlıktan kurtarabilmesine imkan verecek bir mekanik olabilir.
Oyun içerisinde en fazla 5 adet karaktere sahip olabiliyorsunuz. Şu an için oyuna eklenmiş olmasa da, bu karakterler seviye atlayarak yeni özelliklere sahip oluyor. Aynı zamanda şu anda oyun için markete eklenmemiş olan ekstra karakter slotunun satışının da yapılacağını düşünüyorum.
Arkadaşlar üst bölüm GameFest sitesinden alıntıdır,bu yazıda kendi fikrime göre oyunu anlatacağım.Oyun MMO RPG tarzında geçiyor ve asıl amacımız hayatta kalmak.Oyun Alpha sürecinde fakat Alpha sürecine göre üst düzey geliştirilmiş bir şekilde oyunu oynayabiliyorsunuz,bug bulmanız pek mümkün değil.Yeni başlayanlar genelde silahlı haydutlar tarafından avlanıyorlar bu kişilere dikkat etmeniz lazım ve oyunda sakın tanımadığınız kimseye güvenmeyin,yanına gitmeyin.Oyuna genelde tek başlamayın,imkanınız varsa arkadaşlarınızla birlikte oynayınki bir birlik olup haydutlara yada zombilere yakalanma ihtimaliniz daha düşük olsun.Oyunda genelde herkes birbirini acımadan vurur bunun için herkese haydut diyorum.Dikkat etmeniz gereken şeylerden en önemlisi silah bulursanız sakın silahla zombilere ateş etmeyin mermi bulmak en zor şeylerden biridir.Yakından vurulan itemlerden bulmaya çalışın ve ses çıkarmamaya çalışın.Silah sesi hem zombileri çeker hemde diğer insanlar tarafından duyulur.Gece ateş ederseniz etraf parlar(ışıldar) ve yeriniz çok belli olur.Oyunda yemek ve içecek barlarınız olacaktır,yemek ve içeceklerinizi gereksiz yere harcamayın ihtiyacınız olacak.Bu barlarınız kırmızı yanar ve sonuna gelirse canınız gitmeye başlar.Alabileceğiniz itemler mavi şekilde gözükür.Genelde itemleri köy,kasaba,araçların içi veya altları yada şehirlerde buluyorsunuz.Haritanıza bakarsanız bu yerleri görürsünüz,genelde ormandan gitmeye çalışın.En iyi itemler genelde büyük şehirlerde bulunur ama bu şehirlere girmek neredeyse imkansız,bir takımızın olması gerek ve bolca merminizin.Haydutlara şehir girişlerinde ve kasabalarda dikkat edin,genelde pusu kuranlar çok oluyor ve sizi öldürüp itemlerinizi alıyorlar,tabii bunu sizde yapabilirsiniz.Genelde yakından vuran itemlerle zombilere vurun ve ses çıkarmayın kafasına vurursanız daha çabuk ölürler.İlk başladığınız itemlerinizden el fenerinizle zombilere vurabilirsiniz,tabii daha ilerde bulabileceğiniz şeyler daha iyi can götürür.Shift ile zombilerin yanından koşarsanız hepsi üstünüze gelir bunu sakin yapmayın ve zombilere görünmeden yanlarından geçin.Ağır yaralandığınız zaman kan kaybedersiniz ve Stamina'nız daha yavaş dolar,ve daha yavaş koşarsınız hemen bir sargı bezi bulun ve kendinizi iyileştirin.Genel anlatacaklarım bu kadar,aklıma gelince güncelleyeceğim merak ettiğiniz herşeyi konunun altına yazabilirsiniz yardımcı olurum.Oyunu steam üzerinden alabilirsiniz.İyi oyunlar!
HAYATTA KALMA REHBERİ
Oyuna giriş yapıp karakterinizi açtıktan sonra, oyuna girmeden önce Market’e ve “Global Inventory” ismiyle geçen deponuza ulaşma şansınız var. Oyuna giriş yaptıktan sonra, çıkmadan bu özelliklere erişemiyorsunuz, bunu unutmayın. Ayrıca, oyundan çıksanız bile, karakteriniz “Safe Zone” yani güvenli alanlardan birinde değilse, yine aynı şekilde Depo’nuza erişemiyorsunuz. Depo niye mi önemli? Çünkü eğer ölürseniz, karakterinizin kendi çantasında ve elinde olan eşyalar düşüyor… Bu yüzden bulduğunuz değerli eşyaları “Safe Zone”a gidip deponuza atmak büyük önem taşıyor.
Bakın yine dalıp bir ton anlattım, ne diyordum? Evet, markete ulaşabiliyorsunuz ana menüde. Eğer oyuna ilk kez giriyorsanız, sakın eliniz boş girmeyin! Oyun siz satın almadıkça ya da bulmadıksa size en ufak bir ekipman bile sağlamıyor. Sadece, ilk giriş yaptığınızda Depo’nuzda birkaç ana ekipman ve dandirik bir silah bulunuyor. Bunları sağ altta bulunan Inventory butonuna tıkladıktan sonra kendi ekipmanlarınız arasına çekerek kuşanın. Oyuna yumruk atamadığınız için, eğer elinizde silah yoksa, sadece kaçabiliyorsunuz. Kuşanacağınız dandik bir sopa bile en azından 3-5 Zombi’yi haklamanıza yardımcı olacaktır. (Hepsi aynı anda gelirse… Kaçın. 2 zombi ile aynı anda karşılaşmak bile ölümle sonuçlanabiliyor çoğu zaman.)
Zombiler sesinize doğru geliyorlar, bu yüzden depar atmaktan çok sürünün ya da yavaş koşun.
Evet, kuşandınız “Dandik Sopa”nızı, 1-2 bandajınızı ve yiyecek içeceğinizi, oyundasınız. Bu cümleyi kurarken aklıma bir olay daha geldi ki, zombiler ve oyuncular kadar tehlikeli olmasa da, eğer dikkatsiz davranırsanız sonunuz olabiliyor bu olay. Açlık ve susuzluktan bahsediyorum. The War Z’de, geliştirici ekip oyundaki gerçekçilik hissini tam anlamıyla verebilmek için oyuna bir açlık ve bir susuzluk barı eklemiş. Eğer paranız yoksa (Ki şu anda para toplamak neredeyse imkansız, bir süre sonra her şeyi kendiniz bulmak zorunda kalıyorsunuz.) çevreden bulacağınız gofretleri, cipsleri, konserve yiyecekleri, gazlı içecekleri, suları, vs. tüketerek bu barları tepede tutmanız gerekiyor. Eğer bu barlardan biri sıfıra düşerse, yavaş yavaş canınız azalmaya başlıyor ve açlıktan/susuzluktan ölüyorsunuz. Yine de çok da korkmayın, canınız çok yavaş şekilde azalıyor böyle bir durumda.
Kendimle çelişeceğim biraz ama, açıkçası açlıktan ve susuzluktan biraz da korkmanız gerekiyor çünkü kaybedeceğiniz en ufak can puanı büyük önem taşıyor. Başka bir oyuncunun ya da Zombi’nin size 2-3 kere vurması ölmenize sebep olan bir oyunda, açlığın canınızın %25’ini indirdiğini düşünün…
“Gofret bulduk açlığı hallettik, su bulduk susuzluğu hallettik, marketten dandik bir silah aldık savunmayı kısmen hallettik… Peki ya şimdi?” mi diyorsunuz. Şimdi gelişme vaktidir! Hurra!.. Evet, gaza geldim, siz de gaza gelmelisiniz! Çevrede zombiler koşturuyor, oyuncular en ufak tehdit gördüğü insanları vuruyor, kaos almış yürümüş, binalar yıkık dökük, insan nüfusunun çok küçük bir kısmı hayatta! Gaza gelmezseniz, ölürsünüz!.. Basit ihtiyaçların hepsini karşıladıktan sonra yapmanız gereken ilk şey, önünüze gelen tüm oyuncuların kafasına kafasına sopanızda vurup, 80 tane zombinin arasına kendinizi atmanız! Değil tabiki.
İlk yapmanız gereken şey, her türlü tanımadığınız oyuncudan uzak durmak. Oyuncunun bakış açısından düşünün… Bir zombi istilası içindesiniz, ölürseniz bütün eşyalarınızı kaybedeceksiniz, o ana kadar bütün uğraşınız boşa gidecek ve karşınızdan başka bir insan geliyor. (Üstelik ölünce 1 saat boyunca o karakterle oyuna giremiyorsunuz.) Bu gerçek hayat değil, can alırken kimse tereddüt etmiyor… Özellikle sizi gören oyuncunun silahı varsa, muhtemelen iyi saklanamazsanız şansınız kalmıyor.
Oyunculardan da yırttınız, koştunuz, ettiniz, ufak bir yerleşim alanı buldunuz. Bulduğunuz yer bir köy olmamalı! Dikkat edin, köylerde ve şehirlerde aşırı fazla sayıda oyuncu bulunur. Eline bir keskin nişancı silahı alan oyuncular şehirlerdeki yüksek binalara ve köylerin çevrelerindeki ormanlara saklanarak diğer oyuncuları avlıyorlar bu yüzden büyük yerleşim alanlarından ilk başta, elinizde bir silah yokken uzak durmanız şart. Ormanın içindeki ufak kulübelere, dağ evlerine ve şehir dışlarındaki çiftliklere girerek etrafta bulacağınız yiyecekti, içecekti, baltaydı, sopaydı, tabancaydı, mermiydi, bu tarz eşyaları toplamak ilk önceliğiniz. Peki, yağmaladınız kulübeyi, tam kapıdan çıkarken bir zombi “zarttadanak” önünüze fırlıyor. Ne yapıyorsunuz? Vuruyorsunuz! Ama neresine? Kafasına. Şöyle bir durum var, zombilerin vücuduna darbe indirirseniz 8-9 defa vurmanız gerekiyor ancak kafasına vuracağınız 3-4 darbede zombiyi (ki muhtemelen hiç hasar almadan) indirmeniz muhtemel. (Oysa beyinleri çürümüş gitmiş, kafasına niye vuruyoruz anlamıyorum.)Elinize bir silah geçirdikten sonra kendinizi geliştirmek için 2 yolunuz var. PvP ve PvE üzerine kurulu bu iki yoldan birini seçmek tamamen sizin elinizde. PvP’ye dayalı oynarsanız, ölme riskiniz daha yüksek ancak gelişme hızınız da PvE’ye oranla daha hızlı oluyor. Diğer oyuncuları vurarak ve onları tuzağa düşürerek öldürdükten sonra, üzerlerindeki tüm eşyayı alıp kaçmaya bakıyor bu yöntem. Tabi, eğer karşınızdaki oyuncu sizden daha fazla ekipmana ve tecrübeye sahipse, vay halinize! PvE üzerine kurulu yöntemdeyse, ilk halinizden farklı olarak daha büyük yerleşim alanlarına giriyorsunuz, silahınızı sadece kendinizi korumak için kullanıyorsunuz ve şehirlerdeki binaları yağmalaya yağmalaya ilerliyorsunuz.
En kısa haliyle anlatabileceğim The War Z’de hayatta kalma rehberi bir Word dosyasına 2. sayfasını doldurmuş bulunmakta şu an. Tüm imkanları oyuncuya bırakan ve belli sayıda özellikle kısıtlamayan bir oyun The War Z. Bu yüzden kendi stratejinizi geliştirmenize de izin veriyor. Hal böyle olunca, bende yazdım da yazdım. Umarım yardımcı olmuştur ya da bir fikir oluşturmuştur kafanızda bu rehber. Son önerim, asla ve asla tek gezmemeniz olacaktır. Oyun dışından tanıdığınız oyuncularla iletişim halinde oynarsanız, çok daha iyi sonuç alacağınızdan adım gibi eminim ki tek başınıza hayatta kalmak zaten neredeyse imkansız…
Öncelikle herkese merhabalar bu konum da sizlere keskin nişancı tüfeklerini verdiği hasarları ve uzun kullanıcı tavsiyesi vermek istiyorum.
SVD Dragunov
Kısa özet;
Mermi kapasitesi : 10
Hasar: %70
Atış modu: Yarı otomatik
Aktif menzil: 600 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %40 düşmanı kafasın dan vurmadığınız sürece rahat 3 kurşun atmanız gerekir. Düşman o sıra da can basıcak zamanı bulur.
SVD Dragunov yarı otomatik dürbünlü tüfekler arasın da güzel bir silahtır. Oyun da aktif olarak kullanamadığım tek dürbünlü tüfek diyebilirim. 400 - 600 metre arasın da düşmanınıza ciddi hasar verebilirsiniz. Fakat tek atışta öldürmeniz zordur. En azın dan kafadan vurmadığınız sürece..
VSS Vintorez
Kısa Özet;
Mermi kapasitesi: 10 ve 20 olmak üzere 2 adet şarjör bulunur.
Hasar: %125
Atış modu: Yarı otomatik ve tam otomatik
Aktif menzil: 200 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %65-75 şanslıysanız öldürebilirsiniz.
VSS Vintorez yarı otomatik silahlar arasın da en güzelidir. Sesiz suikast silahıdır. 200 metre içersin de düşmanı her türlü etkisiz hale getirebilirsiniz. Menzili çok düşük olduğu için clearwave gibi dağ ile kasaba arası 200-300 metre olan bölgeleri seçin. Aynı zamanda vss ile yakın çatışmalara girebilirsiniz. Hardcore oyuncuysanız nişan almadan adamı güzelce vurabilirsiniz.
Blaser R93
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %125
Atış modu: Tek atış
Aktif menzil: 1000 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %40-50 [ iki atış ]
Blaser R93 tek atış modlu dürbünlü tüfekler arasın da en sevemediğim dir. Malesef adamın kalkanı olmasa da bazen tek atamıyorsunuz. Buda bu silahı -1 puan geriye taşıyor. Aktif atış yapabiliceğiniz en güzel bölgeler den birisi smallville veya echo dur.
Mauser SRG Desert
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %110
Aktif menzil: 600 metre
Custom Guerilla ya etkisi : ½60
Mauser SRG Desert bana göre oyundaki en güzel dürbünlü tüfek A.W magnum veya m107 gibi eğer 200-300 metre den atış yaparsanız çok rahat Custom Guerilla ' yı halt edebilirsiniz. 600 metre menzil olmasına rağmen bir keresin de 740 metre den adamı hoplattı
AW Magnum
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %110
Aktif menzil: 1000 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %80 deler geçer.
AW Magnum oyundaki en sağlam dürbünlü tüfek diyebilirim. M107 ' den tek avantajı mermi kapasitesinin 10 olması malesef m107 de 5 dir. Hangi mesafe olursa olsun rahatlıkla gürültü çıkarabiliceğiniz bir dürbünlü tüfektir.
M107
Mermi kapasitesi: Wiki de 10 yazdığına bakmayın şu anlık 5 dir.
Hasar %200
Aktif menzil: 1000 + metre
Custom Guerilla ya etkisi: %125
M107 50.call mermisiyle her yeri rahat delebiliceğiniz bir silahtır. Eğer m107 kullanıyorsanız yanınız da kesinlikle Range Finder ' bulunsun. Yoksa uzun atışlar da mermiyi adamın üstün den geçirebilirsiniz.
SVD Dragunov
Kısa özet;
Mermi kapasitesi : 10
Hasar: %70
Atış modu: Yarı otomatik
Aktif menzil: 600 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %40 düşmanı kafasın dan vurmadığınız sürece rahat 3 kurşun atmanız gerekir. Düşman o sıra da can basıcak zamanı bulur.
SVD Dragunov yarı otomatik dürbünlü tüfekler arasın da güzel bir silahtır. Oyun da aktif olarak kullanamadığım tek dürbünlü tüfek diyebilirim. 400 - 600 metre arasın da düşmanınıza ciddi hasar verebilirsiniz. Fakat tek atışta öldürmeniz zordur. En azın dan kafadan vurmadığınız sürece..
VSS Vintorez
Kısa Özet;
Mermi kapasitesi: 10 ve 20 olmak üzere 2 adet şarjör bulunur.
Hasar: %125
Atış modu: Yarı otomatik ve tam otomatik
Aktif menzil: 200 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %65-75 şanslıysanız öldürebilirsiniz.
VSS Vintorez yarı otomatik silahlar arasın da en güzelidir. Sesiz suikast silahıdır. 200 metre içersin de düşmanı her türlü etkisiz hale getirebilirsiniz. Menzili çok düşük olduğu için clearwave gibi dağ ile kasaba arası 200-300 metre olan bölgeleri seçin. Aynı zamanda vss ile yakın çatışmalara girebilirsiniz. Hardcore oyuncuysanız nişan almadan adamı güzelce vurabilirsiniz.
Blaser R93
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %125
Atış modu: Tek atış
Aktif menzil: 1000 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %40-50 [ iki atış ]
Blaser R93 tek atış modlu dürbünlü tüfekler arasın da en sevemediğim dir. Malesef adamın kalkanı olmasa da bazen tek atamıyorsunuz. Buda bu silahı -1 puan geriye taşıyor. Aktif atış yapabiliceğiniz en güzel bölgeler den birisi smallville veya echo dur.
Mauser SRG Desert
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %110
Aktif menzil: 600 metre
Custom Guerilla ya etkisi : ½60
Mauser SRG Desert bana göre oyundaki en güzel dürbünlü tüfek A.W magnum veya m107 gibi eğer 200-300 metre den atış yaparsanız çok rahat Custom Guerilla ' yı halt edebilirsiniz. 600 metre menzil olmasına rağmen bir keresin de 740 metre den adamı hoplattı
AW Magnum
Kısa özet;
Mermi kapasitesi: 10
Hasar: %110
Aktif menzil: 1000 metre
Custom Guerilla ya etkisi: %80 deler geçer.
AW Magnum oyundaki en sağlam dürbünlü tüfek diyebilirim. M107 ' den tek avantajı mermi kapasitesinin 10 olması malesef m107 de 5 dir. Hangi mesafe olursa olsun rahatlıkla gürültü çıkarabiliceğiniz bir dürbünlü tüfektir.
M107
Mermi kapasitesi: Wiki de 10 yazdığına bakmayın şu anlık 5 dir.
Hasar %200
Aktif menzil: 1000 + metre
Custom Guerilla ya etkisi: %125
M107 50.call mermisiyle her yeri rahat delebiliceğiniz bir silahtır. Eğer m107 kullanıyorsanız yanınız da kesinlikle Range Finder ' bulunsun. Yoksa uzun atışlar da mermiyi adamın üstün den geçirebilirsiniz.
Herkese merhabalar WarZ ve zombi seveler! Bu yazımda sizlere dışardan oynaması kolay görünsede içine girince oldukça zorlandığımız WarZ’nin püf noktalarından bahsedeceğim.WarZ alan herkesin mutlaka bir kere okumasını düşündüğüm bu yazıma hemen başlıyoruz!
İlk Deneyim ve Gizlenerek Seyahat
Kural 1 - El Feneri Ölüm Getirir!
Oyuna ilk girdiğinizde elinizde genelde bir el feneri bulunur.El fenerim var hemen yakayım etrafımı daha rahat göreyim diye bir yanılgıya asla düşmeyin.Oyunda en çok dikkat çeken şey el feneridir ve haydutlar tarafından çok rahatlıkla fark edilmenizi sağlar.Bu yüzden feneri unutun!
Kural 2 - Orman Sandığınızdan Güvenli
Evet ilk başladığınızda doğal olarak yeni eşyalara ihtiyacınız olacaktır. Bu yüzden en yakın yerleşim yerine yürüyerek gitmeniz gerek. En güvenli bölge ise yol köşeleri ve ormanlardır. Açıktan gitmeye çalışırsanız, ölürsünüz!..
Kural 3 - İnsan Görürseniz Yaklaşmayın
Evet üstünüzde hiç birşey olmasa bile insanlara güvenip yaklaşmayın yoksa sonu kötü bitebilir. Haydut olan bazı kişilerce katledilebilirsiniz. Görünmeden uzaklaşın.
Aman Zombi Canım Zombi
Kural 1 - Zombiye Bir Kişi Saldırır!
Bir grup veya arkadaşlarınızla oyunu oynuyorsanız bir zombiye bir oyuncu dalmalı. Neden derseniz zombiyi keserken birbirinize vurabilirsiniz (%80) buda sizi dışardan oldukça noob gösterir. Arkadaşınıza verdiğiniz hasardan bahsetmiyorum bile!
Kural 2 - Yat, Kalk, Sürün!
Zombilerin arasından nasıl çaktırmadan geçerim diye düşünüyorsanız hemen yere “Z” tuşuyla yatın ve sürünün. Ayrıca “CTRL” ile çömelebilirsiniz de, bunu kendi göz kararınızla anlarsınız zaten. Sürünmek her zaman en az ses çıkartan yöntemdir. Zombilerin burunlarının dibinden sürünerek geçebilirsiniz, çoğu zaman sizi fark etmezler. Ama eğer fark ederlerse, sizin ayağa kalkmanız için geçen sürede ciddi hasar alabilirsiniz.
Kural 3 - Zombi Sese Duyarlı Bir Mahluksa, Ateş Açmak Angutluktur
Evet zombi sese duyarlı bir yaratık olduğu için şehrin içinde ateş açmanız ölümünüzü hazırlamanız anlamına gelir. Bu yüzden zombileri çekiç, bıçak veya sopa gibi ses çıkarmayan silahlarla öldürmeye bakın.
Kural 4 - Zombi Kendi Boyundan Uzun Bloklara Tırmanamaz
Evet sizi zombi kovalarken bir arabaya çıkmanız hiç bir şeyi çözmez çünkü zombi kendi boyunu geçmeyen her bloğa tırmanıyor. Bu yüzden sizi kurtaracak tırmanma yeri ya bir minübüs ya da birden fazla dizilmiş depo kasaları.
PVP - Haydutlarla Çatışma
Kural 1 - Uyursan Ölürsün!
Aynen öyle, eğer haydutlarla kapışayım bir iki adam öldüreyim diyorsanız gönül gözünüz bile açık olmalı.Yani iz sürmede iç güdüler bile çok önemli. Kendimden örnek vermek gerekirse Onur’la (MyMoon) genel olarak Campos City’nin marketinde dolaşırız ve 2vs5 çatışmadan kayıpsız ayrıldığımızı bilirim. Aşırı derecede taktik bol mühimmat ve takım oyunu size çatışmayı kazandırır.
Kural 2 - Kurşunlar Uzaktan Daha Az Hasar Verir
Çatışmaya girmeden önce iki kere düşünmelisiniz çünkü silahlar genelde uzaklığa göre hasar azalması gösterir. Rakibin yakın mesafeye girmesini beklemek ya da pistolle ateş etmek mantıklı hareketlerdir.
Kural 3 - Sniper’dan Kurtulan Adam
Arkadaşlarımın gözümün önünde vurulmasına rağmen defalarca kez sniperlardan kaçan birisi olarak tecrübelerimi anlatmak gerekirse; tok ve büyük gürültüyle patlayen bir ses duyarsanız %70 pompalı %30 sniper’dır. Eğer sniper’sa zaten ekipten bir kişi vurulmuş eşyaları zart diye yerlere dökülmüştür.
Merminin geldiği yeri az çok anlamışsınızdır anlamasanız bile oturup arkadaşınızın eşyalarını toplamaya çalışmayın ya da nerden ateş ediyolar diye bakınmayın DİREK KOŞUN. Evet nereye olursa zik zaklar çizerek koşun ve siper bulduğunuzda yatın yere.Sonrası ise size kalmış durup gelenlerle çatışmak mı istersiniz yoksa oyundan çıkmak mı karar size kalmış.
Kural 4 - Sözünüzü Dinlemeyen Gurup Üyesi
Gurubu tehlikeye atan üyeniz varsa yanınızdan da gitmiyorsa vurun gitsin. En güzel ve kısa çözümdür kendisi.
Güvenli Bölgeler
Kural 1 - Fazladan Eşya Taşıma
Fazladan eşyanız varsa haritada bulunan 3 yuvarlak bölgeden birine giderek global envanterinize saklayabilirsiniz.
Kural 2 - Güvenli Bölge Giriş-Çıkışlarına Dikkat
Genellikle bazı akıllı kişilikler bu bölgelerin hemen dışına yasak olmasına rağmen pusu kurabiliyor bu yüzden dikkatinizi üst seviyede tutunuz.
Kural 3 - Vazgeçmeyin
Oyunun en büyük kuralı ölseniz bile vazgeçmeyin zamanla sizde deneyimli bir zombi avcısı ya da haydutlarla kapışan birisi olabilirsiniz.
İlk Deneyim ve Gizlenerek Seyahat
Kural 1 - El Feneri Ölüm Getirir!
Oyuna ilk girdiğinizde elinizde genelde bir el feneri bulunur.El fenerim var hemen yakayım etrafımı daha rahat göreyim diye bir yanılgıya asla düşmeyin.Oyunda en çok dikkat çeken şey el feneridir ve haydutlar tarafından çok rahatlıkla fark edilmenizi sağlar.Bu yüzden feneri unutun!
Kural 2 - Orman Sandığınızdan Güvenli
Evet ilk başladığınızda doğal olarak yeni eşyalara ihtiyacınız olacaktır. Bu yüzden en yakın yerleşim yerine yürüyerek gitmeniz gerek. En güvenli bölge ise yol köşeleri ve ormanlardır. Açıktan gitmeye çalışırsanız, ölürsünüz!..
Kural 3 - İnsan Görürseniz Yaklaşmayın
Evet üstünüzde hiç birşey olmasa bile insanlara güvenip yaklaşmayın yoksa sonu kötü bitebilir. Haydut olan bazı kişilerce katledilebilirsiniz. Görünmeden uzaklaşın.
Aman Zombi Canım Zombi
Kural 1 - Zombiye Bir Kişi Saldırır!
Bir grup veya arkadaşlarınızla oyunu oynuyorsanız bir zombiye bir oyuncu dalmalı. Neden derseniz zombiyi keserken birbirinize vurabilirsiniz (%80) buda sizi dışardan oldukça noob gösterir. Arkadaşınıza verdiğiniz hasardan bahsetmiyorum bile!
Kural 2 - Yat, Kalk, Sürün!
Zombilerin arasından nasıl çaktırmadan geçerim diye düşünüyorsanız hemen yere “Z” tuşuyla yatın ve sürünün. Ayrıca “CTRL” ile çömelebilirsiniz de, bunu kendi göz kararınızla anlarsınız zaten. Sürünmek her zaman en az ses çıkartan yöntemdir. Zombilerin burunlarının dibinden sürünerek geçebilirsiniz, çoğu zaman sizi fark etmezler. Ama eğer fark ederlerse, sizin ayağa kalkmanız için geçen sürede ciddi hasar alabilirsiniz.
Kural 3 - Zombi Sese Duyarlı Bir Mahluksa, Ateş Açmak Angutluktur
Evet zombi sese duyarlı bir yaratık olduğu için şehrin içinde ateş açmanız ölümünüzü hazırlamanız anlamına gelir. Bu yüzden zombileri çekiç, bıçak veya sopa gibi ses çıkarmayan silahlarla öldürmeye bakın.
Kural 4 - Zombi Kendi Boyundan Uzun Bloklara Tırmanamaz
Evet sizi zombi kovalarken bir arabaya çıkmanız hiç bir şeyi çözmez çünkü zombi kendi boyunu geçmeyen her bloğa tırmanıyor. Bu yüzden sizi kurtaracak tırmanma yeri ya bir minübüs ya da birden fazla dizilmiş depo kasaları.
PVP - Haydutlarla Çatışma
Kural 1 - Uyursan Ölürsün!
Aynen öyle, eğer haydutlarla kapışayım bir iki adam öldüreyim diyorsanız gönül gözünüz bile açık olmalı.Yani iz sürmede iç güdüler bile çok önemli. Kendimden örnek vermek gerekirse Onur’la (MyMoon) genel olarak Campos City’nin marketinde dolaşırız ve 2vs5 çatışmadan kayıpsız ayrıldığımızı bilirim. Aşırı derecede taktik bol mühimmat ve takım oyunu size çatışmayı kazandırır.
Kural 2 - Kurşunlar Uzaktan Daha Az Hasar Verir
Çatışmaya girmeden önce iki kere düşünmelisiniz çünkü silahlar genelde uzaklığa göre hasar azalması gösterir. Rakibin yakın mesafeye girmesini beklemek ya da pistolle ateş etmek mantıklı hareketlerdir.
Kural 3 - Sniper’dan Kurtulan Adam
Arkadaşlarımın gözümün önünde vurulmasına rağmen defalarca kez sniperlardan kaçan birisi olarak tecrübelerimi anlatmak gerekirse; tok ve büyük gürültüyle patlayen bir ses duyarsanız %70 pompalı %30 sniper’dır. Eğer sniper’sa zaten ekipten bir kişi vurulmuş eşyaları zart diye yerlere dökülmüştür.
Merminin geldiği yeri az çok anlamışsınızdır anlamasanız bile oturup arkadaşınızın eşyalarını toplamaya çalışmayın ya da nerden ateş ediyolar diye bakınmayın DİREK KOŞUN. Evet nereye olursa zik zaklar çizerek koşun ve siper bulduğunuzda yatın yere.Sonrası ise size kalmış durup gelenlerle çatışmak mı istersiniz yoksa oyundan çıkmak mı karar size kalmış.
Kural 4 - Sözünüzü Dinlemeyen Gurup Üyesi
Gurubu tehlikeye atan üyeniz varsa yanınızdan da gitmiyorsa vurun gitsin. En güzel ve kısa çözümdür kendisi.
Güvenli Bölgeler
Kural 1 - Fazladan Eşya Taşıma
Fazladan eşyanız varsa haritada bulunan 3 yuvarlak bölgeden birine giderek global envanterinize saklayabilirsiniz.
Kural 2 - Güvenli Bölge Giriş-Çıkışlarına Dikkat
Genellikle bazı akıllı kişilikler bu bölgelerin hemen dışına yasak olmasına rağmen pusu kurabiliyor bu yüzden dikkatinizi üst seviyede tutunuz.
Kural 3 - Vazgeçmeyin
Oyunun en büyük kuralı ölseniz bile vazgeçmeyin zamanla sizde deneyimli bir zombi avcısı ya da haydutlarla kapışan birisi olabilirsiniz.
