- Yapımcı: Haemimont Games
- Yayımcı: Kalypso Media
- Platform: PC - Xbox360
- Metacritic: 78/100
- Türü: Politik - Ekonomik Şehir Kurma Simülasyonu
Bu oyunu anlatmanın kolay bir yolu yok aslında. El Presidente olarak başa geçiyorsunuz ve elinizde bir ada var. Dünya değişiyor, yıl 1950. Komunizm ve Kapitalizm yayılma çabasında. Karayiplerde bir adanın başına geçen kişi için işler o kadar kolay değil, fakat doğru kararları verirsen ve doğru kişilerle iş yaparsan, hayatın çok daha rahat geçebilir. Ve tabii İsviçredeki bankanı yeteri kadar doldurduysan.
Oyunu tanıtmaktan çok, ben bugün başladığım Sandbox versiyonunda yaptıklarımı anlatmak istiyorum.
Önce karakterimizi yaratıyoruz. Önceden yaratılmış birkaç karakter var, fakat ben kendi karakterimi yaratmayı ve onun özelliklerini kendim seçmeyi daha çok seviyorum. Çalışkan, sevecen ve Kapitalist bir El Presidente yarattım kendime. Kapitalist olması Amerikalılar ile ilişkimi arttırıyor. Amerika ve Sovyetler maddi yardım yaparken, Amerikalılar biraz daha fazla gönderiveriyor, sağolsunlar.
Daha sonra bir ada seçiyorum. Direk ilkini seçtim, kolay olsun diye. Puerto Angelico! Başlangıçta, Palace, Teamsters Office, Construction Office ve bir Garage veriyor. Teamsters denen kişiler, adada ürettiğin malzemeleri gerekli binalar arasında taşıyanlar, Construction Officede bizim inşaat görevlileri gece gündüz çalışıyor, ben bina koydukça, onlar inşaat alanına gidip harıl harıl çalışıyorlar. Garajlar ise bu kişilerin arabalarını bırakmaları için ayarladığımız yerler. Bir tane apartman ve birkaç tane de dermeçatma ev var oralarda.
Hemen birkaç çiftlik kuruyorum, tarıma başlamam lazım. Adanın mısır ve muz yetiştirme olasılığı yüksek ve yiyecek lazım bana, o yüzden bu ikisine odaklanıyorum. Fakat bu tarım alanını şehrin biraz dışına koyuyorum. Şehir içine ise, bazı işlerde lise eğitimi gerektiği için bir lise ve birkaç apartman kuruyorum. Bu apartmanlar biraz kötü olsa da, küçük alanda çok kişiye yatacak yer sağlıyor en azından. Tabi bunlar hala inşaat halinde. İnşaat uzun sürebiliyor, fakat zenginseniz, binanın fiyatının iki katını vererek anında kurulmasını sağlayabiliyorsunuz.
Bu arada, adada bulunduğumuz için, ticari gemiler gelip gidiyor. Bu bizim yaşam kaynağımız bir anlamda, çünkü adada yetiştirdiklerimi satmamız gerekiyor. Aşağıdaki resimde 2.688 dolar değerinde ihracat yapmışım mesela. Bu çok değerli oluyor. Bazen o geminin yolunu gözlüyor oluyorsun, para eksilere düşüyor, büyük ülkeler niye borca girdin diye sana kızıyor ve tek yapabileceğin ufka bakarak geminin adını haykırmak oluyor. Gel artık, satacaklarım var!
Madem oyun işleyişine girdik, bari bir de Factionlardan bahsedelim. Oyunda birçok, kendi görüşlerini savunan ve onları tatmin etmenizi isteyen gruplar var. Dini gruplar kilise kurmanızı, Çevreci gruplar kazı çalışmalarını ve ağaç kesimlerini durdurmanızı, entellektüel gruplar okul kurmanızı ister. Bunların hepsini aynı anda tatmin etmeniz çok zor fakat ülke yönetiyorsunuz sonuçta, herşey kolay olacak değil.
Bir önemli konu ise fermanlar. El Presidente olmak ferman yayınlamak demektir tabi. Bunlar 6 gruba ayrılıyor. Genel, İç İşleri, Eğitim, Dış İşleri, Ekonomi/Turizm ve son olarak da Ülke Güvenliği. Bu fermanları etkinleştirmek için bakanlara ihtiyacınız oluyor. Kendi kabinenizi kendiniz seçiyorsunuz, fakat her iş açığında olduğu gibi, yurtdışında bir uzmanı da getirtebilirsiniz.
Fermanlara örnek vermek gerekirse, İç işleri kısmında;
İçki yasağı - Özgürlük kısıtlayacı, Suç seviyesini arttırıcı fakat üreticiliği ve dindar kesimin saygısını arttırıyor.
Doğum kontrol malzemelerinin yasağı - Yine dindar kesimin saygısını arttırır, fakat entellektüel kişilerin saygısı azalır. Doğumlar artar.
Gizli Polis - Belirli bir binayı Gizli Polis sığınağına çevirir. Gizli Polis istediğiniz kişilerin belirli bir ücret karşılığında ortadan kaybolmasını sağlar.
Ve bunun gibi fermanlar çok.
Herneyse, benim oyunuma dönelim. Birkaç ekonomik kriz ve sıkıntıdan sonra, işleri yoluna koymaya başlamıştım. Adama her gemiden yeni birileri geliyor, mutlu mesut kötü standartlar altında çalışmaya başlıyorlardı. Tarıma önem vermeye başladım, çünkü para çok sıkıntı yaratıyor bazen. Tarım bölgelerine evler kurdum, en azından tarımcılarım düzgün evlerde yaşasınlar diye. Gecekondu evler hiç rahat değil.
Fakat ben bunları yaparken doğa ana'yı gücendirmişim herhalde. Tsunami geldi.
Geldiği gibi bir gemiyi benim adama süpürüverdi. Birkaç bina yıkıldı, fakat sıyırdı geçti, o kadar hasar vermedi. Ucuz atlattım.
Bundan sonrası gayet kolay geçmeye başladı. Hem Sovyetler hem de Amerikalılarla iyi ilişkilerimi sürdürdüm. Binalarımı geliştirdim. Üniversite, İlkokul, Bilişim Akademisi, Büyük Hastane ve benzeri binalar kurdum. Tabi bu binaların elektriğini sağlamak için birkaç tane Rüzgar türbini kurdum, şehir dışında, rüzgarın pöfür pöfür estiği bir tepede. Daha sonra trafolar ile şehre kadar elektrik getirdim. Tropicoda hayat güzel.
Fakat ben geliştikçe, paraya olan ihtiyaç arttı. Karayiplerde asgari ücreti en düşük olan ülke olduğum haber oldu. Neden Radyo İstasyonu kurduysam?
Maaşlara zam yaptım, fakat başka yerlerden paraya ihtiyacım vardı. Hemde acilen. Çözümü tütünde buldum. Birkaç tütün çiftliği ve bir tane de fabrika kurdum.
Bundan gerisi ise kolaydı.
Kapitalizm'in çok ihtiyacı olan Kahve, Tütün ve benzeri ürünlere odaklandım. Muz ve Şeker ihracatı zaten çok iyi ilerlemekteydi.
Başkanlık seçimlerine izin verdim, her seferinde ben kazandım. Seçimlerin gidişatı her zaman iyiydi, o yüzden oy sandıklarının kaybolması ve benzeri yollara başvurmama gerek kalmadı hiç.
Bunlar 1-2 saatlik süre içerisinde benim başımdan geçenlerdi. Genel olarak iyi bir El Presidente oldum. Nazik, herkese elinden geldiğince yardım eden, maaşları yüksek tutan, yaşam koşullarını hoş tutan bir lider oldum. Tabi, benim oynadığım gibi oynamak zorunda değilsiniz. 3 kuruş para ile insanları çalıştırabilir, başkanlık seçimler geldiği zaman "Ne seçimi yahu, benimsiniz lan siz!" deyip demokrasiyi katledebilir, hatta ülke kapılarını kapatıp, insanların kaçmasını bile engellebilirsiniz. Ordu sokağa çıkma yasağı uygular. Tabi, birkaç kişi isyan çıkartmaya çalışacaktır. Gizli Polis bu kişilerin liderlerini sessizce indirebilir. Daha dramatik bir yöntem olarak ordu sokakta bu kişileri katledebilir. Amaç para kazanmak, her yol serbest, tabi riskleri göze alabilirseniz.
Özet olarak, oyunun geniş özellikleri, neşeli görüntüleri, müziği ve karakterleri bu Singleplayer oyunda çok uzun bir zaman harcamanızı sağlayabilir. Steam üzerinde hafta sonuna özel olarak 11-14 Mayıs arası ücretsiz denemesi vardı ve 13 dolardı, şu an 40 dolar olsa gerek.