.. ile başlayan-biten kelimeler ile ilgili bir online sözlük?

Users who are viewing this thread

Historically, the Turkic people tended to stay together, reassembling and recombining as a community after every cataclysm in their history, and be open to other ethnicities, easyly absorbing and incorporating people of other ethnicities.

Bu cümle doğru bir cümle.

http://en.wikipedia.org/wiki/History_of_the_Turkic_peoples


The terms Türk and Türkic arose and gained wide circulation in the 6th c. AD, with an ascend and political expansion of the First Turkic Kaganate, but even then most of the Turkic people did not adopt these super-ethnic terms, and some remained anaware of their Turkic affiliation until the 18th and 19th centuries, when the modern nationalism made them cognizant of their distinct ethnicity. Historicaly, any Turkic community was poly-ethnic, and people were differentiated by the name of their tribe, clan, tribal union, or geographical location. One of the general terms, used before the term Türk, was the term "Hun". "Significantly, in the written sources all or nearly all ancient Türkic tribes (Türks, Kirkuns, Agach-eri, On-ok, Tabgach, Comans, Yomuts, Tuhses, Kuyan, Sybuk, Lan, Kut, Goklan, Orpan, Ushin and others) carried the name "Huns". In other words, the term "Hun" in each separate case was equivalent to the self-name of a tribe, but at the same time it was a wider concept, reflecting a certain commonality of the ethnic origin" [1]. In ancient Türkic languages, the term "hun" meant "kin", and designated kindered people [2]. The second general term was "Tele", in Chinese pinyin transcription spelled Tiele, which covered a large number of Turkic Siberian tribes, and survived to the present as a root of the ethnic terms like Teleut and Telengit, and in the placenames (lake Tele) [3]. A third general term was "Tatar", it was a common ethnonym for a large Central Asian tribal confederation, and in the Middle Age for a time it became a common exoethnonym for many European Turkic peoples.

Yani bu adamlar Türk olduklarının farkında değiller.

bu listeye ARI ve KURU ları da katalım.
 
Staying together kısmını sorgularım, beraberliğe bu kadar düşkün olsalar bu kadar ayrı yerlere dağılmazlardı. Diğer etnisitelere açık oldukları bir gerçek ama çoğunlukla onlar altında asimile oldular.
 
Allegro said:
Staying together kısmını sorgularım, beraberliğe bu kadar düşkün olsalar bu kadar ayrı yerlere dağılmazlardı. Diğer etnisitelere açık oldukları bir gerçek ama çoğunlukla onlar altında asimile oldular.

İşte bu durumda Anadolu nüfusunun nasıl oluyorda yüzde yirmisinden azının Asya kökenli olduğunu açıklayabilmen gerekiyor. Ayrıca anadolu'nun dilinin nasıl oluyorda türkçe olduğunu açıklayabilmen gerekiyor.

Selçuk ların nasıl oluyorda Anadolu'nun en büyük gücü olduğunu açıklayabilmen gerekiyor.

Benim iddiam ayrı yerlere dağıldılar çünkü küstüler. kimisi alt dünya tanrılarını, kimisi üst dünya tanrılarını seçti. Bu göçler binlerce yıl önce oldu.
 
Çoğunlukla dedim, her zaman demedim bu bir.
Açıklamasını da şu ana kadar defalarca yaptım, çoğunu da sana karşı yaptım hatta. Bir zahmet aç algılarını. Sonra ben misyoner değilim diyorsun, sırf vaaz vermeye programlısın işte.

ancalimon said:
Benim iddiam ayrı yerlere dağıldılar çünkü küstüler. kimisi alt dünya tanrılarını, kimisi üst dünya tanrılarını seçti. Bu göçler binlerce yıl önce oldu.
Böyle birşey yok. Farklı tanrı seçip küstüler diye yorumlayamazsın tarihi. İbrahimi dinlere kadar dinler politikayı belirlememiştir bir kere.
 
Ya her şeyi geçtim Yunanca zaten kendi başına apayrı bir dil. Latin dilleri, Cermen dilleri yada daha geniş bir ifadeyle Hint-Avrupa dillerinin söz dizimi Türkçeyle taban tabana zıttır. Sözcük alışverişleri her dönemde olur. Uyduruktan köken bilim araştırması olmaz.

Eğer Türkçe'nin tarihini geriye götürmek istiyorsan Sümerce ile arada sözcük alışverişleri olduğuna dair buluntular var bunlardan bahsedersin ki bu da Sümerler Türktür anlamına gelmez. En fazla Türkçe Sümerce ile sözcük alışverişinde bulunabilecek kadar eski ve köklü bir dildir diyebilirsin. Bundan daha ötesi yok.

Türkler Mongoloidler- Hint Avrupa kavimleri muhabbeti içinse şunu söyleyebilirim. Türklerin dip kökenindeki unsur mongoloiddir. Bununla beraber bu mongoloid unsur çevresine hükmetme, farklı toplulukları yönetme arayışına başladığı andan itibaren ki ben bunun İskitler devrinde olduğunu düşünüyorum bunu kabul etmezseniz Hunlular devri diyebiliriz; İşte bu andan itibaren tek başına mongoloid unsur Türk olarak adlandırılamaz. Her nasılsa ortak bir dil ve kültür oluşturulmuş. Bu dili konuşan her boy kendi adını muhafaza etmekle birlikte genel ad olan Türk adının (veya o devirde Türk değil Hunlu) içinde yer almış.

En eski Türkler kimdir sorusunun cevabı ise bilinmeyen bir tarihte Sibirya'da, uçsuz bucaksız Tayga'da yaşayan mongoloid bir halktır derim. Bu halk tıpkı bugünkü Tunguzlarda olduğu gibi geyik yetiştiriyor, av hayvanı ve meyve peşinde oradan oraya göç ediyorlardı. Bu halk büyük ihtimalle geyikleri evcilleştirmişti ve kızak yapmayı biliyorlardı. Bununla birlikte at yetiştiriciliğini bilmediklerini düşünebiliriz. İlk Türkler henüz atlı bir ulus olmamışlardı. Daha sonra bu adamlar Tayga'dan ayrılıp yaşama zorluğu açısından Tayga'dan çok da farklı olmayan Orta Asya bozkırlarına göç ettiler. Kısa sürede atlı bir ulus oldular çevrelerindeki farklı kökenlerden gelen kabilelere boyun eğdirip bozkır federasyonları kurmaya başladılar.

Bozkır ve orman halklarının inançları temelde birbirinden farklıdır. Bununla birlikte Türk şamanizmi yahut Göktanrı inancında bozkır ve orman inanışları birlikte yer alır. Türklerin ormanlardan bozkıra gelmeleriyle aslında büyük bir devrim yaşanmıştır. Avcılık-toplayıcılık temelli uygarlıktan yetiştiriciliğe, ren geyiği kültüründen at kültürüne geçildi. Pazırık kazılarında yitirilen bir kültürle yeni bir yaşama ayak uydurmanın zorluklarını yansıtır şekilde geyik kılığına sokulmuş atların bulunması bu geçişi gösterir.
 
Allegro said:
Çoğunlukla dedim, her zaman demedim bu bir.
Açıklamasını da şu ana kadar defalarca yaptım, çoğunu da sana karşı yaptım hatta. Bir zahmet aç algılarını. Sonra ben misyoner değilim diyorsun, sırf vaaz vermeye programlısın işte.

ancalimon said:
Benim iddiam ayrı yerlere dağıldılar çünkü küstüler. kimisi alt dünya tanrılarını, kimisi üst dünya tanrılarını seçti. Bu göçler binlerce yıl önce oldu.
Böyle birşey yok. Farklı tanrı seçip küstüler diye yorumlayamazsın tarihi. İbrahimi dinlere kadar dinler politikayı belirlememiştir bir kere.

Ya adamlar yazmış işte. Büyük ihtimalle o dikili taşlar içinde eskiden yazılanların (aşınmış, tahrip olmuş olanlar) kopyasını barındırıyor.

Ben siz ayrılmayın ölürsünüz dedim diyo. Hepiniz ayrıldınız dünyaya yayıldınız ve öldünüz diyor.
Büyük bir felaketten bashediyor. Göğün yere düştüğü, yerin de yerin dibine battığı bir felaket. "Ondan sonra İL ve TÖRE bozuldu, yoksa hiç bozulmazdı" diyor.

İL dediği devlet, sosyal düzen, aynı dil, aynı "din", birlik, millet oluşu.
TÖRE dediği geçmişten gelen bilgiler, birbirine bağlayan özellikler, kurallar.

Ne olmuş yani? Heralde bir tartışma çıkmış. Birileri Tengri'den umudu kesmiş, alt ve üst dünya tanrılarını alıp göç etmiş. Orda kalanlarda bir kaç yüzyıl (ya da birkaç bin yıl) sonra göç etmişler.


(Not: Ben D sesinin bağlayıcı bir gücü olduğunu öne attım. "Dil" örneğinde bunu görebilirsin. Benimki sadece bir öne atmaktan ibaret. Bunun gibi yüzlerce örnek gösterebilirsem bir değeri olur zaten.)
 
Ya ancalimon, sen ileti atınca üzerime karabasanlar çöküyor arkadaş.
Daha Ruslara hiç bulaşmadın ama, onların da ihtiyacı var, hadi biraz da Rusları Türk yap. Nataşa mevzusundan giriş yapabilirsin.
 
Léon said:
Ya ancalimon, sen ileti atınca üzerime karabasanlar çöküyor arkadaş.
Daha Ruslara hiç bulaşmadın ama, onların da ihtiyacı var, hadi biraz da Rusları Türk yap. Nataşa mevzusundan giriş yapabilirsin.

Benim yapmaya çalıştığım sözcüklerin sessel ve frekans olarak köküne inmeye çalışmak.

Nataşa'yı  Yat Aşşaa ya da yetaşşaa yapmak huyum değil.
 
Ancalimon, mesaj atmadan önce biraz düşün öyle yaz her mesajını 10 kere editleyip habire yeni birşeyler ekleme. Yazdığın bir mesajın altına başka bir mesaj gelince de başka bir mesaj atarsın çünkü çok büyük ihtimalle senin attığın mesaja cevap yazmakta olan biri senin editini farketmeyecek. Öğren artık şunu.
ancalimon said:
Allegro said:
Ne alakası var şimdi, kelimenin kökeni belli HISTORIA kardeşim Yunanlar da mı his her it zamirlerini kullanıyormuş?

Birincisi sessiz H denen bir şey vardır.

İkincisi kelimeler lehçeler arasında bile harf değişimine ve kalimenin başına fazladan ses almaya ve vermeye meğillidir.

Üçüncüsü orada HISTORIA denen kelime direk (s)tora diye okunuyor olabilir.

Diller çok esnektir. Örneğin Türkçe T sesini vermek için diline verdiğin pozisyonun aynısında D, S, Z, N  seslerini verebilirsin. bu şekilde biribirne çok benzeyen o kadar kelime saklanmıştır ki, şaşar kalırsın.
Yazılışlar belli okunuşlar belli, bunun daha olabiliri edebiliri yok.
Diller madem çok esnek, 2 harfli sözcüklerden köken tahlili yapma o zaman bir zahmet.

Töreyle tevratın, tarihin, hikayenin ne alakası var allah aşkına, neyin kafasını yaşıyorsun arkadaş sen?

KursadAltug said:
Avcılık-toplayıcılık temelli uygarlıktan yetiştiriciliğe, ren geyiği kültüründen at kültürüne geçildi. Pazırık kazılarında yitirilen bir kültürle yeni bir yaşama ayak uydurmanın zorluklarını yansıtır şekilde geyik kılığına sokulmuş atların bulunması bu geçişi gösterir.
Biz bunun hakkında konuşmuş muyduk? Bunun muhabbetini yaptığımıza eminim ya, ama Pazrık olduğuna emin misin oranın hatırlayamadım şu an? Az önce wikiye baktım Pazrıktan geyik heykelcikleri, geyik desenli kilim ve şefin vücudunda geyik dövmesi varmış ama geyik kılığında at göremedim

Bunun hakkında sana yolladığım birşey varsa bana atsana tekrar unutmuşum tamamen. Attığım mesajların çoğunu saklamamışım ben.
 
İskitlerle ilgili olarak uzun süre sohbet ettik. Pek çok mevzunun muhabbeti geçti. Mutlaka Türklerin kökeninin neresi olduğuyla ilgili de konuşmuşuzdur.

Pazırık kurganından çıkartılan at başı süsü de şu. Sanırım ölüyle birlikte kurban edilen ve mumyalanan atın başında takılıymış. Aslında bu tip materyaller dayanıksızdır ve çoğu zaman kaybolurlar ama Pazırık'ta buzullaşma sebebiyle korunabilmişler. Bir de wikipedia'da en popüler Pazırık kurganının buluntuları var ama Pazırık denilen bölgede çok sayıda kurgan var, geniş bir kazı alanı yani. Halen açılmamış kurganlar mevcut.
2vsgqk9.jpg



 
Sohbeti hatırlıyorum zaten ama özellikle o ren geyiği kısmı bir çağrışım yapar gibi oldu ama onun muhabbetini hatırlayamadım bir türlü. Sanki ben birşeyler söylemişim gibi hatırlıyorum ama hatırlayamıyorum. Eskiden bildiğim birşeyi şu an bilmiyormuşum gibi hissediyorum o canımı sıktı
 
Türklerin kökeniyle ilgili bir Sibirya muhabbetimiz oldu o arada belki geyiklerden falan bahsetmişizdir. 10 sayfaya yakın bir muhabbet olduğu için bulamadım hangi mesajın neresinde bahsettiğimizi :smile:
 
Allegro said:
ancalimon said:
Tur ve OK boylarının Akdeniz kıyılarına yerleştiklerini söyledim.
Yanlışlık burdan başlıyor zaten.
ancalimon said:
Fransa’nın güney bölgesine Langue D’Oc adı verilir. Bunun anlamı /OK dili/ olup o bölgede konuşulan dilin farklı olduğuna işarettir. Zaten Fransızca sözü dahi /Lingua Franca/ sözünden türer ki Latince “Ortak Dil” demektir. Demek ki, Fransa birleşip tek bir ülke olunca ortak bir anlaşma dili gerektiğinden Latin kökenli Fransızca kabul edilmiştir.
  Fransa’nın güneyinde birçok mahalli dil konuşulurdu. Bunlar OK dili, Provensal, Overnya, Gaskon, Limuzin ve Alp dilleridir.
Ee bunun Türkçe ile ne alakası var? Oradaki Oc "Occitain"den geliyor bir kere, o yöre halkının adı o. Gayet de Fransızca'nın bir lehçesidir.

Adam haçı bile Türk simgesi yaptı ya.
Bi "o" harfi bi haç hadi yallah Türksün.

OC "Occitain" dan gelmiyor.  "Occitain" OC tan geliyor arkadaşım.

Haç Türklerin bir eşyasıdır. Kendilerine ilk barınak yapmaya başladıklarında (Yurtlar) o işareti çatısına koyarlardı ve ben diyiim onbinlerce yıl, sen de binlerce yıldır o işarete bakarak uyudular. O işaret eşit kollu haç dediğimiz işarettir. Eşit kolludur çünkü eşit olmazsa Yurt dengesiz olur. Yapı zayıf olur, geometri yamuk olur. Kutsal geometri diyorlar bu tip zırvalara.

http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=kutsal%20geometri
http://www.sacred-texts.com/mas/morgan/morg08.htm
http://en.wikipedia.org/wiki/Jacob%27s_Ladder
http://www.crystalinks.com/qabbalah.html
http://www.mysundial.ca/tsp/wide_gnomon_equatorial_sundial.html

Hayatında bu kadar yalan bilgiyi bir arada bulamazsın: http://en.wikipedia.org/wiki/Cross
http://www.crystalinks.com/quetzalcoatl.html

http://en.wikipedia.org/wiki/Sun_cross

"Ethnography

The sun cross is used to represent the Indo-European peoples."

Al sana sahtekarlık. Oldu mu sana bütün dünya Indo-European?
 
Romalılar Aquitani isimli bir Kelt kabilesinin yaşadığı yere Aquitania adıını veriyor sonra Fransızlaştıkça bu isim Aquitaine oluyor buranın doğusu da Occitanie oluyor.

Fransız lehçesi olduğu konusunda yanılmışım, Gallo-Roman diliymiş. Langue d'oc denmesinin sebebi Latin dillerinin "evet"lere göre isimlendirilmesi. Fransızca da langue d'oil mesela.
ancalimon said:
Haç Türklerin bir eşyasıdır. Kendilerine ilk barınak yapmaya başladıklarında (Yurtlar) o işareti çatısına koyarlardı ve ben diyiim onbinlerce yıl, sen de binlerce yıldır o işarete bakarak uyudular. O işaret eşit kollu haç dediğimiz işarettir. Eşit kolludur çünkü eşit olmazsa Yurt dengesiz olur. Yapı zayıf olur, geometri yamuk olur. Kutsal geometri diyorlar bu tip zırvalara.
Uydur uydur.
Türkler çadırlarının tepesine hilal koyardı bir kere.



ancalimon said:
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=kutsal%20geometri
http://www.sacred-texts.com/mas/morgan/morg08.htm
http://en.wikipedia.org/wiki/Jacob%27s_Ladder
http://www.crystalinks.com/qabbalah.html
http://www.mysundial.ca/tsp/wide_gnomon_equatorial_sundial.html

Hayatında bu kadar yalan bilgiyi bir arada bulamazsın: http://en.wikipedia.org/wiki/Cross
http://www.crystalinks.com/quetzalcoatl.html

http://en.wikipedia.org/wiki/Sun_cross
Çok fazla gereksiz link var, banane lan Kabbala'dan Jacob's Ladder'dan laf kalabalığına mı getirmeye çalışıyorsun anlamadım ki.



ancalimon said:
"Ethnography

The sun cross is used to represent the Indo-European peoples."

Al sana sahtekarlık. Oldu mu sana bütün dünya Indo-European?
Bunu kim dediyse götünden sallamış böyle birşeyin hiçbir tarihsel dayanağı olamaz.
 
Sana bir kaç yurt çatısı örneği göstermek istiyorum.


yurt_circle_big.jpg
eastern_odyssey.1181203200.p1070693.jpg
yurt_roof_wheel.jpg
yurt-detail-roof.jpg
4356133297_3c988cebb5.jpg
roof1.jpg
watch-the-stars-thru-roof-c.jpg


http://www.mobexnortheast.org.uk/Quickstart/ImageLib/Yurt-Roof.jpg

http://www.tarayurts.co.uk/kyrgyurt.html
 
Ulan çatısına koyardı deyince ben de sandım tepesine diktikleri aksesuarı diyosun.

Haç haç dediğin bu muydu yani

Milletin boynuna taktığı mezarlara diktiği haç bu mu şimdi? İlk, 3. ve 4. resimdekiler haçtan çok Budizm sembolüne benziyor napıcaz şimdi?

İki tane kesişen çizgi *** çok mu zor şunu yapmak?
 
Allegro said:
Ulan çatısına koyardı deyince ben de sandım tepesine diktikleri aksesuarı diyosun.

Haç haç dediğin bu muydu yani

Milletin boynuna taktığı mezarlara diktiği haç bu mu şimdi? İlk, 3. ve 4. resimdekiler haçtan çok Budizm sembolüne benziyor napıcaz şimdi?

İki tane kesişen çizgi *** çok mu zor şunu yapmak?

Kolay görünüyor. Hiç zor olduğunu söylemedim ki.

Bu işaret yurtların en yukarı, "UÇ" kısmında olur. Buna UC derler çünkü en yukarıdadır.

Ayrıca: Örneğin dünyanın çeşitli yerlerinde bulunan piktogramlarda kuşlar + şeklinde tasvir edilir. Söyle bana kuşlar gökyüzünde ne yapar?
(+ işaretinin "UÇ" diye okunduğunu ima etmiyorum. + işaretining simgelediği şeylerden biri UÇ diyorum. Duruma göre AT ta olur başka bi şeyde olur.)

PS: En aşağıdaki Yurt kaloriferli!  :lol:  :lol:
 
Hayır varmaya çalıştığın nokta nedir, bir insanın 2 tane çizgiyi 90 derece açıyla kesiştirmesi onun Türk olduğu nalamına mı geliyor?

Karpuzun çoğu sudur, dünyanın da çoğu sudur, demek ki dünya bir karpuzdur.

Oldu mu?
 
Allegro said:
Hayır varmaya çalıştığın nokta nedir, bir insanın 2 tane çizgiyi 90 derece açıyla kesiştirmesi onun Türk olduğu nalamına mı geliyor?

Karpuzun çoğu sudur, dünyanın da çoğu sudur, demek ki dünya bir karpuzdur.

Oldu mu?

Senin benim fikrime uydurduğun safsata kendi başına bir safsata.

Bizim dilimizde değişime uğramamış diyorum. Aynen kullanımı da devam ediyor bu işaretin okunuşu. Hiç bir zamanda onu işkence aracı olarak kullanmadı Türkler.
Bir tarafını uzatarak anlamını ve verimliliğini (işe yararlığını) yok etmediler.
ya da peygamberleri üzerine bağlayıp el ve ayaklarından çivilemek için de kullanılmadı.

Bir eşya, aynı zamanda dört yönü, dört rengi, dört ruhu, dört bayrağı, dört erdemi anlatmak için kullanılan basit bir eşya.
Güneşi ve insanı anlatmak için kullanılan bir eşya.


Bu işareti kullananlar tarihin her evresinde "göçebe barbarlar"
 
Back
Top Bottom